Efemçukuru madeninde bilirkişi keşfi yapıldı

Avukat Arif Ali Cangı, Efemçukuru altın madeni için geçtiğimiz cuma günü yeni bir keşif yapıldığını söyleyerek önemli açıklamalarda bulundu


  • Oluşturulma Tarihi : 19.10.2020 08:28
  • Güncelleme Tarihi : 19.10.2020 08:28
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Efemçukuru madeninde bilirkişi keşfi yapıldı haberinin görseli

BURCU YANAR
Efemçukuru altın madeni kapasite artırımı için geçtiğimiz cuma günü bilirkişi keşif gezisi yapıldı. İzmir Yaşam Alanları Platformu’nun sosyal medya hesabından paylaşılan gönderide ‘İzmir’in tepesinde altın madeni var’ denilerek, “İzmir su havzalarının ortasında, Efemçukuru altın madeninin genişleme talebine karşı açtığımız dava İZSU’nun davası ile birleşti. Daha önce olumlu yönde görüş bildiren Ankara’dan yönlendirilen heyetin aynısı ÇED keşfine geldi. Bizler de oradaydık” ifadelerine yer verildi.
MAHKEME HİÇBİR KARAR VERMEDİ
Avukat Arif Ali Cangı’nın hazırlamış olduğu bilgilendirme yazısında ise şu ifadelere yer verildi: “Efemçukuru altın madeni kapasite artırımı projesi için 31.12.2012 tarihli ÇED olumlu kararı vardı. Bu kararın iptali davası ilk yargılama aşamasında iptal ile sonuçlanmış ve hemen 30 gün içinde 2009-7 sayılı genelge ile 17.11.2015 tarihli yeni bir ÇED olumlu kararı verilmişti. Onun iptali için de dava açmıştık. Bu arada 31.12.2012 tarihli ÇED olumlu kararını iptal eden İzmir 1. İdare Mahkemesi kararını Danıştay ‘İYTE laboratuvarının akredite olmadığı ve bilirkişilerin İzmir üniversitelerinden olması’ gibi absürt gerekçelerle bozmuştu. Bozmadan sonra 17.11.2015 tarihli ÇED olumlu kararının bir etkisi kalmamıştı, buna ilişkin dava önce iptalle sonuçlanmış, daha sonra bozma ve davanın reddi şeklinde sonuçlanmıştı. 31.12.2012 tarihli ÇED davası ilk Danıştay bozması üzerine, numune alınmadan yapılan keşif sonunda düzenlenen 7 sayfalık rapor ile reddedilmişti. Bu şekilde sonuçlanan ikinci aşama kararını temyiz etmemiz üzerine, Danıştay bu kez lehimize kararı bozmuştu. Bu bozmadan sonra da keşif ve örnek alma işlemleri şirketin engellemeleri ve baskısı altında gereği gibi yapılamamış ve sonunda davamız bir kez daha reddedilmişti. Bu davanın temyiz sonucu geldi. Danıştay 6. Dairesi; ‘31.12.2012 tarihli ÇED’in iptalinden sonra 17.11.2015 tarihli yeni bir ÇED olumlu kararı verilmiştir, o durumda 31.12.2012 tarihli ÇED olumlu kararının bir geçerliliği kalmamıştır. O nedenle davanın reddi kararını bozuyorum ve dava konusunda karar verilmesine yer olmadığına kesin olarak karar veriyorum’ demişti. Buna göre Efemçukuru altın madeni kapasite artırımı projesine ilişkin 17.11.2015 tarihli ÇED olumlu kararı geçerli hale gelmiş durumdaydı. Bu arada İZSU tarafından da dava açıldığı ortaya çıktı. İZSU’nun dosyası dava küçük esaslı olduğu için bizim dosyamız İZSU’nun dosyasına bağlanmış, oradan keşif ve bilirkişi incelemesine kadar bekletme kararı verilmişti. Bunu üzerine adil yargılanma hakkımızın sağlanması için keşif ve bilirkişi incelemesi yargısal işlemlerine bizi da dahil edin diye dilekçe vermiştik. Dilekçemize mahkeme hiçbir karar vermedi.”
TAHTALI BARAJI YETMİYOR
Bunun üzerine ‘500 İzmirli 50 avukatla Efemçukuru davasına İZSU yanında müdahil oluyor’ kampanyasının başlatıldığını dile getiren Arif Ali Cangı, “500 sayısına ulaşılamasa da yaklaşık 180 İzmirli 10 avukatla İZSU yanında müdahale talebinde bulundu. Müdahale dilekçeleri taraflara henüz gönderildiği için keşif öncesi müdahillik konusunda henüz karar verilmedi. Bu gelişmelerden sonra bu gün keşfi yapacak Naip Hakim Osman Erdoğan ile yüz yüze görüştüm, tüm süreci anlattım ve gerekirse gözlemci olarak keşfe katılmamızın sağlanmasını talep ettim ancak gerek müdahale talebinde bulunanlar yönünden gerekse bu dosyayı bekleyen 2020/747 Esas sayılı davacının davacıları yönünden keşfe katılımın mümkün olmayacağını kesin bir dille ifade etti. Bu durumda yarın keşfi İZSU’nun avukatları ve teknik personeli ile Çevre Bakanlığı ile Tüprag’ın avukatları ve teknik personeli, hakim, mübaşir, katip ve bilirkişiler yapacak. Bizim avukatlar olarak keşfe katılmamız ancak İZSU’nun avukatlarının bize yetki belgesi düzenlemeleri ile mümkün.  Avukatlar olarak kendi aracımızla Keşif aracını takip edelim, son kez keşfe katılma talebinde bulunalım, reddedilmesi halinde, keşif nedeniyle madenin kapısına gelecek müvekkillerimizle buluşup, olanları tutanağa alıp, kamuoyunu bilgilendirelim ve gelişmeleri dava dosyasına yazılı olarak iletelim. Efemçukuru İzmir’in su havzasıdır, 1 Haziran 2011’den beri çalışan altın madeni havzayı kirletiyor. İzmir’in bu yaşamsal sorununa karşı kimsenin duyarsız kalmaya hakkı yok. İzmir’e artık Tahtalı Barajı yetmiyor. Yegane baraja uygun dağlarımıza da altın madeni konuyor. Çamlı Barajı bu yüzden yapılamıyor” diye konuştu.