- Gündem
- 14.05.2025 13:33
Bir telefon mesajıyla işten çıkarılan İBB evde bakım işçilerinin direnişi 13 gündür sürüyor. Çarşamba günü İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan görüşmenin olumsuz olduğunu duyuran işçiler, eyleme devam kararı aldı
SULTAN GÜMÜŞ KAYA
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne taşeron hizmet veren GSM Medya Sosyal Sağlık Hizmetleri şirketinde evde sağlık ve bakım hizmetleri sunan 33 işçi, 21 Temmuz günü bir mesajla işten çıkarıldı. Talepleri işe iade, sosyal haklar, güvenceli şartlarda çalışmak ve taşeron işçiliğin kaldırılması olan işçiler, yaklaşık 13 gündür direniyor.
Geçtiğimiz Çarşamba günü İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kendilerine olumlu bir adım atıldığını ancak ‘akrabalık’ gerekçesi gösterilerek taleplerin İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Soyer aracılığıyla reddedildiğini kaydeden işçiler, Kültürpark İzmir Büyükşehir Belediyesi binası önünde eylemlerine devam etti.
EMEKÇİLERİN ‘ÇÜRÜK ELMA’ İSYANI
Basın metnini okuyan direniş emekçilerinden Sevgi Esen, “Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı taşeron firmada 5 yıl boyunca emek vermiş Evde Sağlık ve Bakım İşçileriyiz. Bakım personeli, hemşire, temizlikçi, şoför, çamaşırhaneci vs. işlerde çalışan 33 işçi. 21 Temmuz perşembe günü 5 yıldır çalıştığımız işimizde önce ‘çürük elma’ diyerek bir ayrımcılığa uğradık ardından bir Whatsapp mesajıyla çıkarıldık. Biz bu birimi, dört duvardan alıp bugüne taşıdık ve bir daire başkanlığı haline getirdik. İzmir’in en yoksul ve yoksun bölgelerine hizmet taşıdık. Büyükşehir Belediyesinin övünerek reklamını yaptığı hizmeti biz ürettik. Bunun ödülü işten çıkarılmak krizde işsiz bırakılmak oldu” dedi.
İYİ NİYET SANDIK, OYALANDIK
“Biz ekmeğimizi yerde bırakmadık” diyen Esen, sözlerine şöyle devam etti: “11 gündür direniyoruz. İşimize geri dönmek için. Ekmeğimizi yerde koymamak için. Ve taşeronun zulmünde, güvencesiz ve ağır iş yükü altında çalışmak değil, güvenceli, sosyal haklara sahip biçimde çalışmak istiyoruz. Miting meydanlarında, kamuoyuna söylenen ‘Taşeronu Kaldıracağız’, ‘Taşerona Hayır’ sözlerinin bizim için karşılığının olmasını bekliyoruz. Ama tam tersini yaşıyoruz. 11. günümüzde bizlere verilen ‘Sizin işbaşı yapmanız için çalışma yapıyoruz’ sözleri tutulmuyor. Büyükşehir Belediyesi sorumluluktan kaçıyor ve bizi oyalıyor. İyi niyet sandık, oyalandık.”
İKİ AY EVVEL AKRABA OLMADIK
Esen, “Geçtiğimiz hafta bir iyi niyetli adım atıldığı için biz çarşamba günü eylemimize ara verdik. Bizden Çarşamba günü İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Barış Karcı ile yaptığımız görüşmede, başvuru belgelerimizi İnsan Kaynaklarına vermemiz istendi. Ve biz direnişte olan 5 arkadaşımız dışında bunu yaptık. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin bu sözünü, ciddi, iyi niyetli ve çözümcül bir adım olarak gördük ve eylemimize ara verdik. 5 arkadaşımızın daha ismini içeriye ilettik ve onların da insan kaynakları tarafından aranması ve geri dönüşlerin yapılması için toplu bekleyişe geçtik. Ve Büyükşehir Belediyesi bizim akraba olduğumuzu 5 yıl sonra mı keşfetti. Biz ciddi bir adım beklerken cevap aksi yönde geldi. Genel Sekreteri Barış Karcı ‘yoğun akrabalık bağlarımızın olduğu’ gerekçesiyle dosyalarımızın Tunç Soyer tarafından onaylanmadığı bilgisini iletti. İzmir Büyükşehir Belediyesi bizim akraba olduğumuzu öne sürerek bizi işe alamayacağını iddia ediyor. Biz dün akraba olmadık, 2 ay evvel akraba olmadık, biz 5 sene önce işe girdiğimizde de akraba idik” eleştirisinde de bulundu.
DİRENECEĞİZ, DAYANACAĞIZ
Esen, son olarak, “Çoğu aynı evde yaşamayan, kendi ailesi olan, aynı evde olsa bile aldığı ücret ile evini kıt kanaat geçindiren işçilere verilen ‘akrabalık var’ cevabının verilmesi, bizim için İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ‘Taşeronu onayladığı’ anlamına geliyor. Taşeronda kuralsız çalışmaya, ağır koşullarda çalışmaya göz yuman, işçiyi haksız yere kapı önüne koyan İzmir Büyükşehir Belediyesi, işçiler işini geri isteyince, güvenceli çalışma koşulları talep edince, işçinin hakkını yok sayıyorsa, bu Taşeron sistemine ‘Evet’ demektedir. Bu cevabı kabul etmiyoruz ve bunun takdirini İzmir kamuoyuna sunacağız. Taleplerimiz; Taşeron çalışmaya, güvencesiz, sosyal haklardan mahrum çalışma koşullarına son verilmesi, evde Sağlık ve Bakım hizmetini üreten işçilerin kadrolu olarak istihdam edilmesi, 33 işçinin de eksiksiz işe geri alınması. Haklarımızı alana kadar direneceğiz, dayanacağız ve inanıyoruz ki hep birlikte kazanacağız. Akrabalık değil iş ve ekmek davamız” bilgisini paylaştı.