Emekli usta öğreticiler geri plana atıldı

BURCU YANAR/ÖZEL HABER

Halk Eğitim Merkezleri’nde ek ders ücreti karşılığında haftalık 40 saat çalışan usta öğreticiler, kamu görevi yürütmesine rağmen devlet memuru haklarından yararlanamıyor. Üstelik 12 Haziran 2021 tarihinde değiştiği belirtilen yönetmelikle emekli olan usta öğreticiler, geri plana atıldıklarını ve yeni ders alamadıklarını dile getiriyor. Emekli usta öğreticiler, Halk Eğitim’de görevlendirmelerin puan üstünlüğü ve genel sıralamaya dahil edilerek yapılması gerektiğini belirtiyor.

KREDİÇEKİP EMEKLİ OLDULAR

21 yıllık eğitmen olan ve Milli Eğitim’e bağlı olan Halk Eğitim Merkezleri’nde bilgisayarlı muhasebe, finans ve bilgisayar dersleri eğitimi veren Naile Şebnem Atav, Türkiye genelindeki sayıyı bilmediğini ancak bu sorunu yaşayan yaklaşık 250 kişilik bir WhatsApp grubunda bir araya geldiklerini söyledi. “Emekli olurken herkes benim yaşadığım sorunu yaşıyor çünkü bizim sigortalarımız saat ve gün hesabına göre yatıyor” diyen Atav, “Böyle olduğu için bizler eksik olan günleri Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) parasal olarak hesaplatıp ödemek zorunda kalıyoruz. Ben de 2017 yılında emekli oldum fakat emekli olurken gün sayımda eksik çıktığı için üzerine ilave para ödemek zorunda kaldım. Bu sebepten dolayı bankadan kredi çekerek emekli olmak zorunda kaldım” açıklamasında bulundu.

HAK İHLALLERİ GİDERİLSİN

12 Haziran 2021 tarihine kadar sağlıklı bir şekilde görevlerine devam ettiklerini fakat son çıkan yönerge doğrultusunda emekli usta öğreticilerin, genel puan sıralamasından çıkartılıp ayrı bir listede sıralamaya tabi tutulduklarını aktaran Atav, “Bu yönetmelikle puanları yüksek, işlerinde mahirleşmiş, tecrübe sahibi emekliler Halk Eğitim müdürlerinin inisiyatifine bırakılmış ve görev almaları zorlaştırılmıştır. Halk eğitimde görevlendirme, puan üstünlüğü ve genel sıralamaya dahil edilerek yapılmalıdır. Böylece hak ihlalleri giderilmiş olacaktır. Biz devlet memurluğundan emekli olmadığımız için eğer çalıştırılamazsak çok düşük maaşlarla emekli olup bir de üzerine kredi ödeyerek emekli olmak zorunda kalan halk eğitimin eski çalışanları olarak çok büyük mağduriyetler yaşamaya devem edeceğiz” ifadelerini kullandı.

CEZALANDIRILMIŞ HİSSEDİYORUZ

Usta öğreticiler olarak kendilerini cezalandırılmış hissettiklerini de dile getiren ve 31yıllık dikiş öğretmenliği yapan Aylin Özmen, “Bizler hiçbir sosyal hakkımız olmadan hafta sonları bile çalıştık. Biz usta öğreticiler derse girdiğimiz kadar ücret alıyoruz. Belli bir maaşımız yok. Bu kursa gelen kadınlar dışarıdan çok yüksek fiyatlara alacakları kıyafetleri çok uygun kumaşçılardan kumaş alarak kendileri dikiyorlar ve böylece iş sahibi oluyorlar” dedi.

TEKRAR ÇALIŞMAK İSTİYORUZ

Yıllardır bilgisayarlı muhasebe eğitimi verdiğini söyleyen Gülcan Üresin, en son ders verdiği 13 kişilik gruptan 8 kişinin işe girdiğini söyleyerek, “Bu çok güzel bir rakam. Biz bu kurslarla birçok insana iş fırsatı yarattık. Fakat emeklerimizin karşılığı bizi geri plana atmak oldu. Yıllarca çalıştık ve ben de borçlanarak emekli oldum. Yıllardır ilerleyen sistem şimdi bir anda değişti. Hepimiz tekrar çalışmak istiyoruz” diye konuştu.

ÖĞRENCİLER ARIYOR

Halk Eğitim’de alaylı olduğunu ve bu işi babaannesinden öğrendiğini aktaran Mükerrem Karademir, benim verdiğim geleneksel el nakışları kursunda kadınların psikolojik olarak çok rahatladıklarını gördüm. Evlerinde nakışlar yapıp sattılar. 2 saat önce iki senedir kurs vermediğim halde bir kursiyerim aradı ve o günleri hatırladığını tekrar gelmek istediğini söyledi. Ankara’dan yönerge geldiği için müdürler de bu konuda inisiyatif kullanamaz hale geldi” açıklamasında bulundu.

DESTEK İTİYORUZ

Güzellik ve saç bakım hizmetleri alanında eğitim veren Ayla Albayrak ise hiçbir değer görmeden bir kenara atılmanın çok zoruna gittiğini ifade ederek, “Böyle bir şey ile karşılaşacağımızı bilmiyorduk. Hepimiz şaşkınız. Bu konuda Milli Eğitim Müdürlüklerinden, Hayat Boyu Öğrenme Merkezlerinden destek istiyoruz. 30 saat olmasa bile belli saat aralıklarında tekrar ders almak istiyoruz. Çünkü ekonomik koşullarımız bizim hayatımızı sürdürmeye yetmiyor” şeklinde konuştu.