Sayfa Yükleniyor...
21 Günde Mutluluk isimli kitabında enerji vampirlerine karşı dikkatli olunması gerektiğini açıklayan ünlü Sunucu Yazar Saba Tümer, mutluluğun koşullara bağlı olmayan bir seçim olduğunu söyledi
NİLGÜN TAZE
21 Günde Mutluluk kitabını yazmak ve Saba Tümer yerine Saba ile ilgilenebilmek için bir süre ekranlardan uzak durmaya karar veren ünlü Sunucu Yazar Saba Tümer memleketi olan İzmirde mutluluğun sırlarını anlattı. İçten gelen kahkahalarının azalmaya başladığını hisseder hissetmez kendini rahatsız eden eylemleri yapmaktan vazgeçmeye başladığını, özellikle negatif eylem ve söylemleriyle insanların enerjilerini çeken enerji vampirlerine karşı dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Tümer, sonbahar aylarına doğru tekrar ekranlara dönmeyi düşünüyor.
Neden mutluluğun sırları, yeteri kadar kendinizi mutlu hissetmediğiniz için mi bu kitabı yazmaya karar verdiniz?
İnsanlar her ne kadar kendilerinin ve çevrelerindeki insanların canını yakacak davranışlarda bulunurlarsa bulunsunlar temelinde hep mutlu ve hoşnut hissedebilme çabası yatar. Ne var ki mutluluk sadece doğru yaşamanın bir ürünüdür. Çoğu zaman anlık hazlarımızın peşine düşerek uzun vadede kendimize hem maddi hem de manevi zararlar veririz. Aslında hepimizin aradığı mutluluk. Sosyal medyada paylaştığımız anlarımız, insanların bizi görmesini istediğimiz halimiz, mutlu ve eğleniyormuş gibi verdiğimiz pozlar, hep bu arayışın bir sonucudur. Ancak bu anlık mutlulukların o an duyulan şartların uygunluğundan kaynaklanan bir mutluluk değil de, bir yaşam biçimi olması gerekiyor. Hepimizin ortak amacının mutlu olmak ve bunu sevdiklerimizle paylaşmak olduğunu görüyorum.
KALICI MUTLULUK
Gerçekten söylediğiniz gibi gülümseyip kahkaha atınca her şey düzeliyor mu?
Yıllardır birçok insan çok fazla kahkaha attığım için bana gelip mutluluğun sırlarını sorar. Ben de dediğiniz gibi hep cevap olarak, Gülümseyin, kahkaha atın, her şey düzelir! derdim. Kendim de bunu uygulayan biri olarak hep sonuca odaklandığımızı fark ettim. Bu fark edişten sonra ekranların yüzü Saba Tümer yerine gerçek Saba ile ilgilenmem gerektiği ortaya çıktı. Bence insanın kendi öz benliğini ihmal etmesi kendisine karşı yapacağı en büyük yanlış. İçimden gelerek attığım kahkahaların azaldığını fark edince, daha kalıcı, daha derinlerde hissedebileceğim bir mutluluğun arayışına girdim. Bugüne kadar sayısını hatırlamayacağım kadar çok kişisel gelişim seminerine katılıp yine sayısız kitap okudum. Hepsinde hep aynı vurgu vardı kendinle ilgilen, kendini sev, kendine saygı duy. Bunun yolu da insanın kendisini iyi tanımasından ve gerçek sağlıklı sınırları araştırarak öğrenmesinden geçiyor. Her ne kadar uzun zaman ve çok büyük çaba gerektirse de. Her şeyin bir bedeli var ve mutluluğun bedeli de insanın kendi sefaletini terk etmesinden geçiyor.
Ben kitabımı Ben yapabiliyorsam herkes yapabilir anlayışıyla yola çıkarak yazdım.
MUTLULUĞUN FORMÜLÜ
Peki şimdi sizce mutluluğun formülü ne?
Çok ilginçtir. Yaptığım araştırmalar sonucunda gördüm ki mutluluğun bir değil birçok formülü varmış. Bunlardan bir tanesi yürüyüşe çıkmak. En ilginç ve yaratıcı fikirlerin insanın kendisi ile baş başa kaldığı yürüyüş zamanlarında ortaya çıkarmış. Gerçekten de öyle. Bir diğer formül ise sizi yoran, üzen, enerjinizi çeken ve en kıymetli zamanınız olan Şimdinizi mahveden enerji vampirlerine Hayır diyebilmek. Hayır diyebilmeyi öğrendiğimden beri yanlarından ayrıldığımda ya da konuşurken kendimi rahatsız hissettiğim insanlardan uzaklaşabiliyorum. Benim şimdilerde uygulamaya çalıştığım herhangi bir sebep-sonuç ilişkisine bağlı olmayan kalıcı bir mutluluğa kavuşmak. Başarıya, kariyere, paraya, evliliğe bağlı olmayan bir mutluluk anlayışı bu. Hayat karşıma ne çıkarırsa çıkarsın, iç huzurumu yakalayıp bu dünyadaki yolculuğumun tadını çıkarmak istiyorum.
ACI VE DEĞİŞİM
Bir yerde çektiğiniz acılar sonucu değişime uğradığınızı okumuştum. Bu nasıl bir süreçti?
Biz ailece ani ve beklemedik kayıplar, çok sert ve acı deneyimler yaşadık. Annemi çok erken kaybettim örneğin. Teyzemi de. Bu kayıplar aslında hiçbir şey üzerinde kontrolümün olmadığını ve hayatın kendine has bir işleyişi olduğunu gösterdi bana. Ben her ne kadar bu gidişe isyan etsem de hayat kendi bildiğini yapıyor. Uzun bir süre sonra anladım ki hayatla savaşmak doğru değil. Yapmam gereken tek şey olana teslim olarak kabullenmek. Ne kadar çabuk kabullenebilirsem o kadar az acı çekiyor ya da hiç çekmiyorum.
İSTANBUL SÜRECİ
İzmirden sonra İstanbula gitmek sizi zorladı mı?
Annemi ve teyzemi kaybettikten sonra İzmir bana çok fazla üzüntü verdiği için İstanbula gitme kararını vermek çok da zor olmadı. Bu acıdan kendimi kurtarmam gerekiyordu ve bunun yolu da babam İstanbullu olduğu için İstanbuldan geçti. Hayatta her şey sizin olmasını istediğiniz gibi güllük gülistanlık olmuyor. Ben yapı itibari ile oldum olası karamsar olmayı sevmedim. Hayat bir oyun ve bizlerde bu oyunun bir parçasıyız. Oynamaktan başka çaremiz yok. Tek fark bu oyunu nasıl oynamak istediğim. Olaylara karşı eleştirici, yargılayan ve sorumluluklardan kaçmak için akıldışı bahaneler üreterek kendime üzüntü yükleyen biri de olabilirim. Tam tersini yaparak her ne kadar hoşuma gitmese de gerçekleri kabullenerek anımı mutlu, huzurlu ve sıcak geçirebilmeyi de tercih edebilirim. İnsanlar aynı olaylara farklı tepkiler verebilirler. Bu bir seçim.
21 GÜN SİHRİ
Neden 21 gün?
Herhangi bir alışkanlığın insana yerleşme süresinin 21 gün olduğu ispatlanmış. Bunu bir kuluçka dönemi gibi düşünün. Yani 21 güne ulaşan alışkanlık, artık bizim bir parçamız haline geliyor. Aynı şekilde kurtulmak, uzaklaşmak, geride bırakmak istediğimiz herhangi bir alışkanlıktan 21 gün uzak kalmayı başarabilirsek, o alışkanlıkla ilgili bağımızı koparmak için en önemli adımı atmış oluyoruz. Örneğin sizi aldatan, üzen, onunla birlikte iken zamanınızın çoğunda kendinizi rahatsız hissettiğiniz bir sevgiliniz var ancak yalnız kalmak istemediğiniz için de ilişkiyi bitirmek istemiyorsunuz. Eğer 21 gün o insandan ayrılma kararınızı besleyebilir ve ne kadar acı çekerseniz çekin bu acının geçeceğini bilerek dayanabilirseniz ayrılmayı başarabilirsiniz. Bu nedenle kitabımın ismini 21 günde mutluluk koydum. Burada önemli olan uygulamaların alışkanlığa dönüşebilmesi.
Saba Tümer kimdir?
5 Aralık 1970 tarihinde, Alsancak, İzmirde dünyaya geldi. 1995 yılında annesini kaybetti. Orta dereceli eğitimini Özel İzmir Fatih Lisesinde aldıktan sonra, üniversite eğitimi için Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünü tercih etti. Annesinin izin vermemesi üzerine, o sırada yeni kurulmakta olan Show T.V.de asistanlık fırsatını geri tepmek zorunda kaldı.
Üniversiteyi bitirdikten sonra, Sky T.V.de bir süre çalıştı ve de bu zaman zarfında diksiyon dersleri alarak kendisini geliştirdi. Sky T.V.de altı ay çalıştıktan sonra buradan ayrılan Tümer, emekli T.R.T. spikeri Günay Oğuzdan diksiyon dersleri aldı ve de Ege T.V.de altı ay spikerlik yaptı.
Ege T.V.nin ardından, bütün Türkiye tarafından tanınmasını sağlayan NTVye 1997 yılında geçti. NTVde dört yılı aşkın bir süre günlük haberleri sundu, ayrıca bu zaman zarfında Nstyle dergisinde yazar olarak çalıştı. Tümerin, NTVden sonraki durağı Reha Muhtarın yönetimindeki Show T.V. oldu. Show T.V.de dış haber sorumlusu olarak çalıştı, bu görevi SKYTURKte Serdar Akinan ile beraber sunduğu Ne Var Ne Yok adlı program izledi. Ne Var Ne Yokdaki performansı, internette yapılan bir oylama sonucunda kendisine En İyi Bayan Haber Spikeri ünvanını kazandırdı.
SKYTURKten sonra tekrar Show T.V.ye dönerek, Saba Tümer İle Bu Gece adlı programı sundu; bir yandan da Okan Bayülgen ile Haber Makinası adlı programda yer alıyordu. Aynı günlerde köşe yazarı Pakize Suda ile Star TVde "Lütfen bu konuya girmeyelim" isimli kadın programını sundu.
Daha sonra, gene Show T.V.de Cem Özer ile birlikte sundukları Haberiniz Var Mı? adlı programda yer aldı. Haberiniz Var Mı? İki ay sonra yayın hayatının sonuna geldikten sonra, bir yıl boyunca ekranlardan uzak kalan Tümer, 31 Mart 2008 tarihinde, Haber Türk kanalında, Saba Tümer İle Bu Gece adlı programı sunmaya başladı.
Oya Germen ile birlikte Yok Daha Neler isimli programın sunuculuğunu yaptı. Daha sonra CNN Türke geçti ve Saba Tümer İle Bu Gece adlı programını yaptı. CNN Türkde bir yıl çalıştıktan sonra Show TVye geçti ve Saba Tümer gece programını yapmaya başladı.
Haber Merkezi