- Gündem
- 13.05.2025 08:43
Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Torun, “Doğru beslenmenin enfeksiyonları önlemede yararı var mı?” sorusunu yanıtlayarak, sağlığımız açısından önemli bilgiler verdi
SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Doğru beslenmenin enfeksiyonları önlemede yararı olduğunu vurgulayan Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Torun, bilinçli beslenmenin yanı sıra, önemli temel maddeleri içeren beslenmenin de bizleri enfeksiyonlara karşı koruyacağını; gelişi güzel antibiyotik ve ilaç kullanımının da önüne geçebileceğini kaydetti. “Elbette yararı var. Hem de fazla miktarda var” diyerek doğru beslenmenin önemine değinen Mustafa Torun, “Beslenmenin hemen hemen çok yetersiz olduğu, açlığın kol gezdiği geri kalmış ülkelerde enfeksiyon hastalıklarının buna paralel artış gösterdiği hepimizin malumudur. ‘Bilinçli beslenme’ dememizin en önemli sebebi ise gelişi güzel ya da aşırı beslenme olarak algılanmasın diye. Obezitenin de enfeksiyonlar üzerinde olumsuz rol oynadığını artık biliyoruz” dedi.
Enfeksiyonları önlemede rol oynayan temel bazı besin elementlerini sıralayan Torun, şunları aktardı:
*PROBİYOTİKLER
Vücudumuzda bulunan doğal floramıza (mikrop örgüsü) ait bakterilerin, hastalık yapan bakterilere karşı engel olduğunu, bağışıksal savaşımda destek oluşturduğunu biliyoruz. Floramızın çeşitli hastalıklarda ve gelişigüzel antibiyotik kullanımında bozulduğunu göz önüne alırsak, probiyotiklerin bu aşamada yararlı olabileceğini akıldan çıkarmamak gerekir. Probiyotik diye adlandırılan birtakım canlı bakterileri içinde bulunduran ek gıdaları almak sureti ile enfeksiyonlara karşı savunmada önemli mesafe alabiliriz. Probiyotikler geleneksel kültür süt ürünlerinde ve yeni fermente edilmiş süt içeren ürünlerde yer alırlar. Bunların temel etki mekanizmaları hastalık yapan bağırsak bakterileri ile yarışarak onların bağırsakta yerleşmelerini, üremelerini önleyip, salgıları ile de bağırsak bağışıklığında önemli rol oynarlar.
*DEMİR
Dünyada yaygın görülen demir eksikliğinin de enfeksiyonlarda artış olduğu bilinen bir gerçektir.
Demir eksikliğini gidermekle, buna bağlı bağışıksal sorunları giderebiliriz. Enfeksiyon durumunda o an demir vermenin ilgili bakteriyi de besleyeceğini akıldan çıkarmamak gerekir. Enfeksiyonu düzeldikten sonra eksikliği gidermek daha doğrudur.
*YAĞ ASİTLERİ
Oleik asit ve linoleik asit besinlerle alınır. Balık yağında bol bulunan omega-3 PUFA bağışıklıkta önemli rol oynar. Balık yağı ile beslenme katkısı; süreğen romatizmal hastalıklar ile barsak hastalıklarında ve migren tedavisinde yararlı oldukları kanıtlanmıştır.
*VİTAMİNLER
Suda eriyen vitaminlerden ‘Vitamin-C’nin viral hastalıklara karşı direnci arttırdığı aynı zamanda kansere karşı etkili olduğu çeşitli araştırmalarda saptanmıştır. Yağda eriyen vitaminlerden Vitamin-A ve E uygun miktarda alındığı zaman enfeksiyonlara karşı korunmada etkili olabileceği belirtilmektedir.
*ÇİNKO
Çinko eksikliğinin bir çok enfeksiyon etkenini çoğalttığını, bağışıklık sistemini zayıflattığı bilinmektedir. Gelişmekte olan ülkelerdeki çocuklara çinko uygulamakla bağırsak enfeksiyonları ve zatürreelerin azaltıldığı saptanmıştır.
*SELENYUM
Toprakta bol bulunur. Toprağı az olan ülkelerde önemli sorundur. Antioksidan etkiye sahiptir. Önerilen dozların üstünde alınmamalıdır.
Koruyucu hekimliğin önemli bir kısmı olan beslenme belirttiğimiz gibi sadece enfeksiyonlara karşı değil, yaşamımızı etkileyen bir konudur. Bilinçli beslenmenin yanında ifade ettiğimiz temel maddeleri de içeren beslenme, bizleri enfeksiyonlara karşı koruduğu gibi gelişi güzel antibiyotik ve ilaç kullanmamızın önüne geçmiş olur.