Engelli vatandaşlar limite takıldı: “Araç alamıyoruz”

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER

Çip krizi, döviz kuru, ÖTV ve al-satçılar sebebiyle araba fiyatları tavan yaptı. Bu sebeplerle artan fiyatlardan engelli araçları da nasibini aldı. Zira engelli vatandaşların araç alabilmesi için devletin kendilerine verdiği limit 450 bin TL. Engelli vatandaşların bu limitle 1-2 araç modeli dışında alabilecekleri başka araç yok.1995 yılından beri oto galericiliği yapan ve ilk defa böyle bir durumla karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Hasan Dönmez, “Engelli vatandaşlar istedikleri aracı alamıyor, çünkü limite takılıyorlar” dedi. Araç fiyatlarının yüzde 300 arttığı bir ortamda devletin engelli bireylere verdiği araç desteğinin yüzde 30’larda kaldığını belirten Türkiye Sakatlar Derneğinden Ahmet Bağbekleyen ise engelli vatandaşların ciddi bir mağduriyet yaşadığına dikkat çekti. 

ARAÇ ALMALARI İMKANSIZ!

Engelli vatandaşların şu anda istedikleri araçları alma şanslarının olmadığına dikkat çeken Hasan Dönmez, verilen 450TL’lik destek limitinin yetersiz kaldığını vurguladı. Hasan Dönmez, şu şekilde konuştu: “Bütün araç fiyatlarında olduğu gibi engelli araçlarının da fiyatları ciddi şekilde arttı. Engelli vatandaşlarımızın araç alabilmesi için devletin verdiği 450 bin TL’lik bir destek limiti var. Engelli bireylerin bu limitten dolayı şu anda 1-2 araç modelinden başka araç alma şansları yok. Bahsettiğim gibi çünkü limitleri yetersiz. Araç fiyatları, araçların ülkemize girişi, ÖTV ve KDV’yi de üstüne koyduğunuzda araç fiyatları 450 bin TL’yi fazlasıyla geçiyor. ÖTV matrahlarında artışın biraz daha olması gerekiyor ki engelli vatandaşlarımız istediği aracı satın alabilsin. Önceden Mercedes’i veya BMV’nin 1,6’lık motoruna kadar alabiliyorlardı. Şu anda bu araçları almaları imkansız. Bahsettiğimiz en ucuz aracın fiyatı 700-800 bin TL’lere tekabül ediyor. Şu anda 450 bin TL olan limitlerin 800 bin TL’ye çıkartılması gerekiyor ki, engelli vatandaşlarımız istedikleri aracı alabilsin.” 

YÜZDE 40’LIK BİR DÜŞÜŞ VAR!

Engelli araç satışlarında yüzde 40’lık bir düşüş olduğunun altını çizen Hasan Dönmez, “Bir buçuk yıldan beri engelli aracı satmıyoruz. Yukarıda da bahsettiğim gibi limitleri yetersiz kalıyor. Bunun yanında ÖTV matrahları da çok yüksek. Bu sebeplerden ötürü engeli araç satışlarında yüzde 40’lık bir düşüş var. 1995 senesinden beri bu işi yapıyorum, ilk kez böyle bir durumla karşı karşıya kaldık” diye konuştu. 

MANTIKSAL BİR AÇIKLAMASI YOK

Araç fiyatlarının yüzde 300 arttığı bir ortamda devletin engelli bireylere verdiği araç desteğinin yüzde 30’larda kaldığını belirten Türkiye Sakatlar Derneği’nden Ahmet Bağbekleyen ise şu ifadeleri kullandı: “Engellilerin kullandığı bütün araç-gereç dövizin yükselmesiyle beraber anormal fiyatlara çıktı. Örneğin devletin 500-1000 TL ödediği tekerlekli sandalyelerin piyasadaki fiyatları şu anda 2500-3000 TL’ye kadar çıkmış durumda. ÖTV muafiyetinde de sıkıntı aslında bu. Ben de 1 buçuk yıl önce ÖTV muafiyetinden faydalanarak bir araç aldım. Hepimizin bildiği gibi 5 yılda bir kullanabiliyoruz bu hakkı. Öncelikle bunun mantıksal bir açıklamasını bulamıyoruz. Yani bir aracın fiyatı yüzde 300 artmış ama devlet ÖTV ile ilgili koyduğu barajı yüzde 30 arttırmış. Limiti 330 bin TL’den 450 bin TL’ye çıkartmış. Bu oran reel gelişmelerle yükseltilmesi gereken rakamın çok altında kalmış.” 

DÜZENLEMENİN GEÇMİŞİ VAR

Bağbekleyen sözlerine şu şekilde devam etti: “Öncellikle engelli vatandaşlar olarak bu durumdan ciddi bir mağduriyetimiz var. Esas meselemiz şu; bu muafiyet nasıl kullanılıyor? Kimlere kullandırttırıyor? Niye böyle bir muafiyet var? Bütün bunları konuşmamız gerekiyor. Ortopedik engellilerin ya da şu anda ÖTV muafiyeti kullanan yüzde 90 üzeri ve engelli olup da bir başkasının bakımına ihtiyacı olan kişilere tanına bir hak bu. Her ikisinde de şöyle bir durum var. Ortopedik engelliler toplu taşıma araçlarını kullanımıyla ilgili bir zorluk yaşadığı için bu yasal düzenleme başlatıldı. Bu düzenlemenin uzunca bir geçmişi var. Dediğim gibi reel fiyat artışlarıyla devletin limit diye koyduğu fiyatın dengeli gitmemesinde kaynaklanıyor. Esas problemimiz bu” diye konuştu. 

TEK ÇÖZÜM: LİMİT KALKSIN

Engelli vatandaşların istediği gibi araç sahibi olması için devletin koyduğu limiti kaldırması gerektiğine vurgu yapan Bağbekleyen, “Benim bir engelli vatandaş olarak şehir içi ya da şehirler arası belli teknik standartlarda ve donanıma sahip bir araç kullanmam gerekiyor ki problem yaşamayayım. Engellilerin araçları piyasadaki araçlardan biraz daha kaliteli olması lazım. Çünkü araç bir sorun yaşadığı zaman biz herhangi başka bir araç da kullanmadığımız için bunun mümkün olduğu kadar kalitesinin yüksek olması gerekiyor. Devlet olarak hem bana böyle yasal bir hak veriyorsun ‘bu hakkı kullan diyorsun’ ama bu hakkı kullan derken belirli kısıtlamalar getirerek de beni başka bir duruma mahkum ediyorsun. Bu sorunların önüne geçmenin bir tek yolu var. Biz diyoruz ki herhangi bir limit olmasın. Ama 5 yılda bir verilen hakkı kademeli ÖTV muafiyeti dediğimiz bir muafiyet sistemiyle geliştir” ifadelerini kullandı.