EŞİK’ten 9. Yargı Paketi eleştirisi: İçişleri Bakanlığı bu hukuksuz dayatmaya derhal son vermeli!

1 Ekim’de başlayacak yeni yasama dönemine ertelenen 9. Yargı Paketi’nin beraberinde getireceği zorlukları değerlendiren EŞİK, “İçişleri Bakanlığı bu hukuksuz dayatmaya derhal son vermeli; AYM’nin iptal kararı doğrultusunda işlem yapmalıdır” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 01.08.2024 12:00
  • Güncelleme Tarihi : 01.08.2024 09:00
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
EŞİK’ten 9. Yargı Paketi eleştirisi: İçişleri Bakanlığı bu hukuksuz dayatmaya derhal son vermeli!

Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), kadının soyadı seçme hakkının ortadan kaldırılmaya çalışıldığı bir düzenlemenin de yer aldığı 9. Yargı Paketi’ni eleştirdi.

1 Ekim’de başlayacak yeni yasama dönemine ertelenen paketin beraberinde getireceği zorlukları değerlendiren EŞİK, “İçişleri Bakanlığı bu hukuksuz dayatmaya derhal son vermeli; AYM’nin iptal kararı doğrultusunda işlem yapmalıdır. İsteyen evli kadınlara ve yeni evlenen kadınlara sadece önceki soyadları ile yaşama hakkı vermelidir” çağrısında bulundu.

KADIN HAREKETİNİN ORTAK MÜCADELESİ BELİRLEYİCİ OLDU

“Öncelikle vurgulayalım, kadının soyadı konusunun yeni yasama yılına bırakılması bile, iktidar bloğunun meclise getirdiği her şeyi geçirdiği koşullarda büyük bir başarı” diyen EŞİK, “Bu başarıda EŞİK’in aylardır yürüttüğü kampanya, kadın hareketinin ortak mücadelesi belirleyici oldu. EŞİK olarak, 9. Yargı paketi içeriği basına sızdırıldığı andan itibaren çok ayaklı bir kampanya örgütledik. Kampanyanın ana sloganı ‘9. Yargı Paketini Geri Çek’ idi. Eleştirilerimiz dört ana konuda toplanıyordu: 6284 sayılı şiddet yasasının en önemli yaptırımı olan zorlama hapsine itiraz yolu açılması, evli kadının soyadı, etki ajanlığı ve mükerrer suçlulara getirilmek istenen af. Kamuoyunun ve muhalefet partilerinin desteğini alarak yürütülen bu kampanya sonucunda 9. Yargı paketinden üç konu çıkarıldı, paket soyadı ile ilgili 15 madde ile meclise sevk edildi” sözlerine dikkat çekti.

HUKUKA AYKIRI BİR SOYADI DÜZENLEMESİNDEN VAZGEÇİN!

EŞİK, açıklamasına şöyle devam etti: “Bu aşamadan itibaren ‘Soyadı Dayatmasına Hayır Kampanyası’nı yükselttik. Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği ve kadına eşinin soyadını kullanma zorunluluğu getiren Medeni Yasa’nın 187. Maddesi aynen geri getirilmek isteniyordu. Medeni Yasa başta olmak üzere kadınların kazanılmış haklarına dokunmayın. CEDAW, AİHS, Anayasa ve yasalara; AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarına uyun. ‘Boşanma davaları uzun sürüyor’ gerekçesiyle erkekler için ‘boş ol diyerek boşanabilme’ sistemi getirme niyetlerinden vazgeçin. Kadın haklarını aşındırmak söz konusu olduğunda durmadan ‘yargıda iş yükü’nden söz edip, yargıya yeni iş yükleri çıkaracak hukuka aykırı bir soyadı düzenlemesinden vazgeçin.”

ISRARLA ANAYASAYI YOK SAYMAK…

“Kadının soyadı konusu, eşlerin soyadı seçme hakkı, kadının çocuğuna soyadını verebilme hakkı ve nüfus kütüklerinde eşitlik hakkı ile birlikte ele alınması gereken bütünsel bir konudur” ifadelerinin yer aldığı açıklamada, “Kadınların doğumla kazandıkları soyadlarını evlilik nedeniyle tek başlarına kullanamamaları eşitliğe aykırıdır; cinsiyete dayalı ayrımcılıktır. Anayasa madde 153 gereğince AYM’nin iptal kararı kişileri ve TBMM dahil tüm kurumları bağlar. Yasa maddesinin iptali kararı yalnızca bireysel etki doğurmaz; herkes için ve yasama organı için tartışmasız, kesin ve mutlak biçimde bağlayıcıdır. Buna rağmen eski maddeyi getirmekte ısrar etmek ısrarla anayasayı yok saymak demektir. AYM’nin iptal kararı 28 Ocak 2024’te yürürlüğe girdiği halde, hala gerek nüfus müdürlüklerine başvuran evli kadınlara ve gerekse de yeni evleneceklere, istedikleri takdirde kendi soyadları ile hayatlarına devam etmeleri hakkı halen verilmemektedir” eleştirisi yapıldı.

YASAL BİR SINIRLAMA YOKSA, KURAL ÖZGÜRLÜKTÜR

Son olarak ise EŞİK, “Anayasa’nın 124. Maddesine göre yasalara aykırı yönetmelik olamaz. Anayasaya aykırı yönetmelik hiç olamaz. Dayanak yasası iptal edilmiş bir yönetmelik uygulanamaz. Yasa yoksa, yönetmeliği de yoktur. İçişleri Bakanlığı bu hukuksuz dayatmaya derhal son vermeli; AYM’nin iptal kararı doğrultusunda işlem yapmalıdır. İsteyen evli kadınlara ve yeni evlenen kadınlara sadece önceki soyadları ile yaşama hakkı vermelidir. Bunun için, uygulamayı düzenlemek üzere, anayasaya ve uluslararası sözleşmelere uygun basit bir genelge ile nüfus müdürlüklerinin nasıl işlem yapacağı belirlenebilir. İlle de yeni bir yasa çıkartılması beklenmemelidir. Kimi ülkelerde (örneğin Büyük Britanya’da) özel bir soyadı yasası yoktur. Yasal bir sınırlama yoksa, kural özgürlüktür” mesajını verdi.

Yazarımız Kim ?

SULTAN GÜMÜŞ KAYA