- Gündem
- 08.05.2025 09:47
İstanbul'un Şişli ilçesinde eski eşi Rüstem Elibol tarafından öldürülen Bahar Aksu (34), memleketi Edirne'de toprağa verildi.
Şişli'de önceki gün işe gitmek üzere yola çıkan Bahar Aksu, eski eşi Rüstem Elibol ve üç arkadaşı tarafından kaçırılmaya çalışıldı. Kaçma girişimi sırasında Aksu, eski eşi tarafından öldürüldü. Şüpheliler kaçmaya çalışırken yakalanırken, Aksu’nun cenazesi Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. Burada yapılan işlemlerin ardından cenaze, Aksu'nun ailesi tarafından alınarak memleketi Edirne'ye getirildi. Aksu'nun cenazesi Eski Cami'ye götürülüp burada düzenlenen cenaze törenine katılanlar, taziye dileklerini Aksu'nun annesi Gülçin Küçüktorun, üvey babası Yücel Altınbaş ve üvey kardeşi Berin Nur Altınbaş'a iletti. Acılı anne ve kardeşi, cenaze töreninde ayakta durmakta güçlük çekti. Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın da törene katılarak, Aksu ailesine başsağlığı diledi.
Çok sayıda kadının saf tuttuğu namazdan sonra Bahar Aksu'nun cenazesi, Yenişehir Mezarlığı'nda toprağa verildi. Buradaki define Bahar Aksu'nun biyolojik babası İngiliz kökenli İbrahim Aksu da katıldı. Berin Nur Altınbaş ile Gülçin Küçüktorun, Bahar Aksu’nun mezarı başında gözyaşlarına hakim olamadı. Anne Küçüktorun, bu sırada kızı Berin Nur'u, "Kızım artık ablan korkmayacak, o en güvenli yere gitti" diyerek teselli etti.
Cenaze toprağa verildikten sonra basın açıklaması yapan üvey baba Yücel Altınbaş, büyük acı yaşadıklarını ama aynı zamanda öfkeli olduğunu belirterek, "Üzgünüm, bizim canımız yandı. Bu bize denk geldi. Bizden sonrakilere de denk gelecekti ya da gelecek. Geçmişteki mağdurların hepsine Allah rahmet eylesin. 1,5 yaşındayken Bahar, benim kucağıma aldığım, öz evladım olarak kabul ettiğim evladımdır. Dolayısıyla yasal ifadedeki şekil beni şu etapta çok ilgilendirmiyor, canı yanan yine benim, yine anası, ailesi. Bu iş artık bu saatten sonra böyle yürümemeli. Neyi düşünmemiz gerekiyorsa, ne yapmamız gerekiyorsa artık herkes ben olarak düşünmeli. Çünkü sadece onun veya senin başına gelmiyor. Bu saatten sonra kanımın son damlasına kadar mücadele edeceğim" diye konuştu.
Adalete inancının tam olduğunu belirten Altınbaş, "Bu uğurda Sayın Cumhurbaşkanımın kıymetli eşleri hanımefendinin ne kadar hassas olduğunu herkes söyler, herkes bilir. Bu olaya daha da çok sahip çıkacağını, bir caninin bu şekilde ortalıkta neden dolaştığını, herkese hesabını sorulacağından eminim, şüphem yok. Adalete inancım her şeye rağmen sonsuz. Bir devletin adaleti var, yasaları var, bir Allah'ın adaleti var" dedi.
'HİÇBİR HAFİFLETİCİ SEBEBİ OLAMAZ'
Bahar Aksu'nun kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan birisi olduğunu söyleyen Altınbaş, "Bahar kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, güçlü, kendine inanan, naif bir insandı. Öyle şikayet etmek, sağdan soldan yardım dilenmek gibi bir huyu yoktu. Kendine göre çok temiz bir dünyası vardı. Ama ortaya çıkan görüntüler herkese artık her şeyi ifade ediyor. Bu saatten sonra hiçbir makamda, hiçbir insan evladı geri adım atamaz. Kızımı dört kişi çete oluşturarak, kaçırmaya çalışıyor. Başaramayınca yanında, arabasından inerken daha elinde silahla beraber yakalıyor. Orada ensesinden kahpece vuruyor. 3 kere tutukluk yapan silahıyla ısrarla 6 kurşunu kafatasına sıkıp paramparça ediyor. Bunun hiçbir hafifletici sebebi olamaz bu saatten sonra. Bu görüntülerin, bu şahitliklerin neticesinde artık bu yoldan geri kimse dönemez. Bir Allah'ın kulu dönemez" diye konuştu.
'İLK VE SON AÇIKLAMAM'
Bundan sonraki süreçte yargı sürecinin takipçisi olacaklarını belirten Altınbaş, "Bu benim ilk ve son basın açıklaması şeklinde duygularımı ifade etmeye çalıştığım bir şey. Bundan sonra avukatlarla herkes gereken bilgileri alacak. Aile olarak konu hakkında yargı süreci de başlayacağı için konuşmayacağız ama bu demek değil ki ben konuşmayacağım ya da sen konuşmayacaksın. Arkadaşlar artık konuşacağız. Cesaretimizi toplayalım, yeter. Bugün benim canım yandı, dün ben konuşmuyordum. Bugün konuşmak zorundayım ve bunu konuşuyorum. Yarın senin canın yanacak. Eğer bugün konuşmuyorsan, yarın sen de benim gibi ağlayacaksın" dedi.
Öte yandan Altınbaş, kızı Aksu için basında çıkan 'Hristiyan olduğu' yönündeki söylemlere tepki gösterip, "Kızımın Hristiyan olduğundan, niye Müslüman mezarlığında defnedildiğinden bahsetmeye çalışıyorlar. Onlara prim vermeyeceğim. İsmini de zikretmiyorum. Onlarla ilgili de yasal süreci başlatacağım. Halkı kin ve nefrete sürüklemek suçu var; her şeyden önce yaptıklarıyla. Bu doğrultuda da ayrıca bir dava süreci yaşayacağız" diye konuştu.