- Gündem
- 22.04.2025 00:45
Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin hayatını kaybettiği facianın ikinci yıl dönümünde, acı yüreklerde ilk günkü gibi yaşandı. Aileler, faciada can veren yakınlarının mezarlarına koştu, gözyaşları sel oldu
Soma'da 13 Mayıs 2014 tarihinde yaşanan faicada, 301 madenci hayatını kaybetti. Türkiye'nin en büyük maden faciası olan kaza, tüm vatandaşların hafızalarına acı olarak kazındı, günlerce Soma'da yaşananlara kilitlendi, gözyaşı döktü, ailelerin acılarına ortak oldu. Maden Şehitliği'ne ilk gelen Fatma Özcan, son iş gününde can veren oğlunun eşinin hamile olduğunu bilmediği için doğan kızından bile habersiz olduğunu ama torunlarına evladının çok sevdiği 'Buğlem' ismini verdiklerini anlattı. Bir başka madenci annesi Gülsüm Çolak ise "Zamanla geçer dediler ama bu acı katlanarak sürüyor" sözleriyle duygularını anlattı.
MADENCİ ŞEHİTLİĞİ, YÜREKLERDEKİ ACININ BULUŞMA YERİ
Acının merkezi haline gelen Soma'da, facianın ikinci yıldönümünde yine gözyaşı, hüzün, kaybedilen evlatlara özlem vardı. Faciada, en büyük acıyı yaşayan ölen 301 madencinin ailelerinin, buluşma alanı sabahın erken saatlerinden itibaren madenci şehitliği oldu. Resmi törenin saat 11.00'de başlayacağının duyurulmasına rağmen aileler, erken saatlerde kaybettiklerinin mezarlarına koştu. Mezarların başına çöken annelerin, babaların, eşlerin çocukların, iki yıldır yüreklerinde biriken acı, gözyaşı olup şehit madencilerin mezarlarına aktı. Yeniden çimlendirilmiş olan şehitlikte, siyah mermerden yapılan madenci mezarları ile onları simgeleyen madenci üzerinde el fenerlerinin bulunduğu kaideler Türk bayraklarıyla donatıldı.
ÇOK SEVDİĞİ İSİM, GÖREMEDİĞİ KIZINDA YAŞAYACAK
Şehitliği ilk gelen, 23 yaşında madende can veren Tolga Özcan'ın annesi Fatma Özcan oldu. Oğlunun madene çalışmaya giden arkadaşlarını gördüğü zaman Soma'nın kendisine dar gelmesinden dolayı ilçeyi terk ettiğini söyleyen Fatma Özcan, "Bir insan evladını kaybettiği zaman nasıl acı yaşıyorsa bir anne olarak ben de aynısını yaşıyorum. Herkes burada ne kadar acı çekildiğini anlasın. Ben tonla ilaçla ayakta duruyorum artık. Bu acı oğlum mezara girdiği anda başladı ve aynı şekilde sürüyor. Acı geçer mi?" dedi. Oğlunun izne ayrılacağı için madende son iş gününde can verdiğini ve doğan kızından bile habersiz olduğunu hüzünle anlatan Fatma Özcan, "Oğlum izne ayrılacakta, temelli aramızdan ayrıldı. Son günü oldu. Eşinin halime olduğundan habersiz olduğu için şimdi 1.5 yaşında olan kızından artık hiç haberi olmadı. Annesinin karnında babasını kaybeden torunuma oğlumun çok sevdiği 'Buğlem' adını verdik. Oğlumun çok sevdiği isim kızında yaşayacak. Şimdi yanımızda olsa, çocuğunu öpse koklasa iyi olmaz mıydı?" dedi. Acılı anne daha sonra oğlunun mezarının başındaki fotoğrafını aldı, dakikalarca öpüp elinden bırakmadı. Şehitliği gelen madenci Uğur Çolak'ın annesi Gülsüm Çolak ise "Zamanla geçer dediler ama, bu acı katlanarak sürüyor" sözleriyle içindeki özlemi sözcüklere döktü. Çocukları için adalet istediklerini, sorumluların en tepeye kadar cezalandırılmasını beklediklerini ifade etti. Sarı baretleriyle şehitliğe gelen bazı madenciler de kaybettiği arkadaşları için dua etti.
MADENCİ ANITINDA, ÖZLEM ANLATILDI
Bu arada madenci şehitliğinde, geçen yıl yaptırılan anıtta, 'yanan kömür' şeklindeki anıttan ailelerin isteği üzerine yerine konulmadan vazgeçilmişti. Bu yıl ailelerin isteğine göre şekillenen 'Özlem' temalı anıt facianın ikinci yıldönümünde Manisa Büyükşehir Belediyesi tarafından kaidesine yerleştirildi. Aileler, ilk kez gördükleri anıta büyük ilgi gösterdi ve uzun süre inceledi. Öte yandan mezarlara üzerinde Bir avuç kömür için bir ömür verenlere yazan, mezarda yatan madencinin fotoğrafının bulunduğu tabelalar konuldu. Mezarlıkta yoğun güvenlik önlemleri de dikkat çekti. Hem asker ve polis sayısının arttığı ham de bomba köpekleriyle arama yapıldığı gözlendi.
GÖNÜLLÜ OLDULAR
Aileler kaybettikleri yakınlarının mezarları başında Kuran-ı Kerim okudu, gözyaşı döktü. Kimi madenci çocukları, babalarının mezarlarına dersleriyle ilgili bilgi verip çizdikleri resimleri bıraktı, kimi madenci yakınları da kaybettiklerini anlattıkları yazıları koydu. Anma töreninde Kızılay gönüllüsü olarak gelen lise öğrencisi iki kızın hikayeleri ise yürekleri dağladı.
Faciada can veren İbrahim Duman'ın kız kardeşi lise öğrencisi Büşra Duman ile Sefer Hazar'ın kızı Aysel Hazar, törenlerde şehitliği ziyaret edenlere yardım etmek için Kızılay gönüllüsü oldu. Yaşıtları gönüllü gençlerle, gelenlerin ihtiyaçlarını gidermek için çabalayan Büşra Duman ve Aysel Hazar, bir süre sonra metanetlerini korumaya çalışmalarına rağmen, yaşadıkları acıya daha fazla dayanamayıp yakınlarının mezarları başında gözyaşı döktü. Büşra Duman'ı annesi Zehel Duman ve babası İsmail Duman, teselli etmeye çalıştı. Oğlunun acısının yanı sıra kızının gözyaşlarını silen anne Zehel Duman, "Kızılay kazadan sonra çok yardım etti. Kızım da onlara yardım etmek için okula gitmesi gerektiği halde buraya gelip gönüllü oldu. Ama ağabeyinin ve diğer can verenlerin acısına dayanamadı" dedi. Aysel Hazar'ı da, arkadaşları teselli etti. AK parti milletvekili Recai Berber de sohbet etti.
RESMİ TÖRENDE, ŞEHİTLER İÇİN DUA
Soma Madenci Şehitliği'ndeki resmi anma töreni, Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, AK Parti Milletvekili Recai Berber, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Soma Kaymakamı Ahmet Altıntaş, Soma Belediye Başkanı Hasan Ergene'nin şehit mezarlarına çiçek bırakmasıyla başladı. Törende şehitler için kuran okundu. Manisa Müftüsü Sinan Cihan, 301 madenci için dua etti. (DHA/MANİSA)