Sayfa Yükleniyor...
Toplumun her kesiminden insanın desteği ile Filistin halkını desteklemeye devam edeceklerini söyleyen Damarsardı, İstanbul’da mart ayında yapmayı düşündükleri vicdan mahkemesinin sinyalini verdi
TUNAY AFYON-ÖZEL HABER- İsrail’in Filistinlilere yönelik orantısız güç kullanımına karşı dünyada olduğu gibi Türkiye’den de tepkiler büyüyerek devam ediyor. İsrail karşısında Filistin ve Filistinlilerin haklarını dünyaya duyurmak için yola çıkan Filistin’e Özgürlük Platformu, oluşturduğu insan zinciri ve düzenlediği vicdan mahkemeleri ile Filistin’in yaşadığı dram için farkındalık oluşturmayı amaçlıyor. Geçen yılın kasım ayında oluşturulan platform, kısa sürede 500 civarında destekçiye ulaşmış durumda. Platform yöneticisi Ersin Damarsardı, platform faaliyetlerine ilişkin açıklama ve değerlendirmelerde bulundu.
ANTİ-SEMİTİZMDEN UZAK ÇİZGİDEYİZ
Oluşturdukları platformla Filistinlilerle birlikte, bölgede saldırıya uğrayan Yahudiler için de ses çıkardıklarını dile getiren Damarsardı, “Kurduğumuz platform ile doğrudan bir Yahudi karşıtlığı olmaksızın anti-semitist olmadan Siyonist İsrail’in saldırısına karşı bir duruş sergiliyoruz. Bölgedeki Yahudilere yönelik saldırılara karşı da ses çıkarmaya çalışıyoruz. Tabi esas derdimiz İsrail’in, Filistin’de yapmış olduğu katliam, hatta soykırımı teşhir etmek ve buna karşı geniş bir cephe oluşturmak” dedi. İsrail’in, ilk saldırıyı Hamas’ın başlattığını öne sürerek bütün Filistinlilere saldırdığını ifade eden Damarsardı, “Biz, Filistin’in liderliğini kimin yaptığından bağımsız olarak, tüm Filistin halkının yanında yer almaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
İSTANBUL’DA VİCDAN MAHKEMESİ
İstanbul, Ankara ve İzmir’de aralık ve ocak ayında önce birer insan zinciri ile sonrasında da İstanbul’da dayanışma konseri gerçekleştirdiklerini aktaran Damarsardı, yakın zamanda öncelikli hedeflerinin İstanbul’da vicdan mahkemesi oluşturmak olduğunu belirtti. İçinde farklı kesimlerden, çeşitli meslek gruplarından, çeşitli siyasal görüşlerden hukukçular, sağlıkçılar, öğretmenler, gençler, kadınlar ile gazetecilerin yer aldığı üyelerle 10’dan fazla başlıkta masalar oluştuğunu aktaran Damarsardı, “Bu masalar kendi alanlarında Filistin’de yaşanan dramı belgelemeye çalışacak. Şu an seçim süreci de başladı. O yüzden İstanbul’daki etkinliğimizi mart başına sıkıştırmaya çalışıyoruz. Sonrasında belki yine benzer şekilde insan zincirleri belki İzmir’de bir dayanışma konseri yapabiliriz, üzerine düşündük ve konuştuk. Ama şu an somut bir şey yok dedi.
DİĞER DERNEKLERDEN FARKLIYIZ
Damarsardı, Filistin’e Özgürlük Platformu’nun diğer Filistin’le dayanışan yapılardan ayırt eden önemli farklar olduğunu vurguladı. “Filistin’de yaşananlara önem veren diğer derneklerle bir dizi şeylerde belirgin ayrılıklar olduğunu kaydeden Damarsardı, “Onlara da çağrı yapıyoruz. Ama dediğim gibi maalesef ki bu meselede kimi gruplar Hamas’ın liderliğini öne sürerek Filistin’e destek vermiyor ya da ‘amalı-fakatlı’ destek veriyor. Kimi gruplar daha anti-semitist bakış açısıyla konuya yaklaşıyor. Bu ikisiyle de tartışmaya devam ediyoruz, anlaşabildiğimiz konularda da yan yana durmaya çalışıyoruz” dedi. Şu an platform olarak yeni bir kadın çalışma grubu oluşturduklarını aktaran Damarsardı, “Bu grubun içinde LGBT arkadaşlar da Filistin’de LGBT bireylerin yaşadıklarına ilişkin çalışma başlatıyorlar. Bu bizim içimizde de bir tartışma konusu oldu. Bizim yaptığımız, sonuç olarak her türden bireyin özgürce tartışabildiği, hak alanlarını genişletebildiğimiz bir şey üretebilmeye yönelik. Platformumuzda sanatçılar var, Müslüman kesimden insanlar var, sosyalist kesimden arkadaşlar var ya da daha merkez siyasi anlayışlardan kişiler var. O çerçevede olabildiğince anlaşabilen herkesin içinde rahat hissedebileceği bir ortam oluşturmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
GÜNEY AFRİKA’NIN ELİNİ GÜÇLENDİRMEK
Platform olarak yürüttükleri çalışmalarda amaçlarını, Filistin’deki meseleyi her boyutuyla tartışmaya açmak ve medyanın gündeminde kalmasını sağlamak olarak tanımlayan Damarsardı, “Biz bunu daha önceki savaş karşıtı mücadelelerde de yaşamıştık, yine darbe karşıtı meselelerde de Türkiye’de vicdan mahkemesi diye bir deneyim var, oradan örnek alarak yola çıkmıştık. Ama tam bu süreçte Güney Afrika Cumhuriyeti, Uluslararası Adalet Divanı’na İsrail’in, Filistin’de bir soykırım gerçekleştirdiğini iddia ederek bir başvuruda bulundu. Bu adım bizim vicdan mahkemesinin amacını da aslında pekiştirmiş oldu” dedi. Damarsardı, yaptıkları çalışmaların, Uluslararası Adalet Divanı’nda devam eden davada Güney Afrika’nın elini güçlendirecek bir şey olduğunu düşündüklerini belirtti.
HABER MERKEZİ