Fiyatı ucuzsa dikkat!

E. ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER

Karşıyaka Belediyesi zabıta ekipleri, Bostanlı Pazaryeri’nde "tereyağı" diye "margarin, patates nişastası ve tereyağı esansı" karışımın satıldığını tespit etti.

Yapılan incelemeler sonucunda, normal margarine patates nişastası, tereyağı esansı ve tereyağı asidi karıştırılarak tereyağı görünümü verildiği, ürünün sahte ve etiketsiz olarak satıldığı tespit edildi. Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Reha Keskinoğlu, hileli gıdalar hususunda cezaların caydırıcı olmadığına dikkat çekerek, kanunlardaki eksikliklerin giderilmesi gerektiğini belirtti.

GERÇEK TEREYAĞI NASIL ANLAŞILIR?

Tereyağının gerçek olup olmadığının ancak laboratuvar ortamında yapılan analizlerle anlaşılabileceğini söyleyen Keskinoğlu, “Gerçek tereyağı pazarda veya tezgahta anlaşılmaz, hem görünüş hem de lezzet anlamında anlaşılması kolay değildir. Ancak tavaya koyduğunuzda gerçek tereyağı gibi köpürmezse şüphelenebilirsiniz, diğer taraftan tam teşhis ancak laboratuvarda yapılan analizle yapılabilir” dedi.

Tereyağının piyasada kabul görmüş markalardan alınarak tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Keskinoğlu, “Pazardan etiketsiz, üreticisi belli olmayan ürün alınmayacak, ayrıca aldığınız tereyağı her zamanki yani memnun olduğunuz ve piyasada kabul görmüş markalardan alınması gerekir. Diğer taraftan günümüz maliyetleri göz önüne alındığında 1kg tereyağı 18-20-TL’nin altında satılıyorsa şüphe ile bakılmalıdır” ifadelerini kullandı.

“CEZALAR CAYDIRICI DEĞİL”

Türkiye’de gıda terörünün önüne geçmek için kanunlardaki eksikliklerin giderilmesi ve cezalardaki caydırıcılıkların düzeltilmesi gerektiğini vurgulayan Keskinoğlu, “Mevzuatta gereğinin nasıl yapılacağı çok açık yazıyor, toplatılıp imha edilmeli ve üretici ya da satıcıya para cezası uygulanmalı. Bu durumda satıcı veya üretici kontrollerin yetersiz olduğunu bildiği için cezayı ödeyip yine aynı uygulamaya devam edecek. Bu hileden kazandığı para, ödediği cezadan çok olduğu için devam edecek. O zaman cezaların caydırıcı olmadığı sonucu ortaya çıkmaktadır. Her gıdada taklit ve tağşiş yapılmaktadır. G.T.H.B.’lığının yayınladığı son listeye göre; bal, alkollü içecekler, çikolata, kahve, alkolsüz içecekler, zeytinyağı, süt ürünleri, et ürünleri, tahin, takviye edici gıdalar ve benzeri ürünlerde taklit ve tağşiş yapıldığı tespit ve ilan edilmiştir. Türkiye’de gıda terörünün önüne geçmek için; etkin denetim (gıda mühendislerinin istihdamı ile personel desteği), cezalarda caydırıcılık, 5996 sayılı kanundaki eksiklerin giderilmesi, yanlışların düzeltilmesi, uzman meslek örgütlerin de görüşlerinin dikkatte alınması ve ticaret ahlakının tesisi gereklidir” şeklinde açıklama yaptı.