Gaziemir nükleer atık davası AYM’ye taşındı

Gaziemir’deki nükleer atık davasında beraat kararı çıkmasının ardından İzmirli çevreci avukatlar ve mahalle sakinleri Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulundular. Davada, davacı tarafın avukatı Arif Ali Cangı konuya ilişkin bilgilendirmede bulundu.


  • Oluşturulma Tarihi : 13.07.2015 06:40
  • Güncelleme Tarihi : 13.07.2015 06:40
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Gaziemir nükleer atık davası AYM’ye taşındı

ONURHAN ALPAGUT

Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki görülen dava ile Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurunun muhataplarının ayrı olduğunu belirten davanın avukatı Arif Ali Cangı konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. Cangı,  ”Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava ile başvurusunu yaptığımız dava birbirinden ayrı davalar. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava: Şirket yetkilileri hakkında açılan davaydı. AYM’ye yaptığımız başvurusu ise, soruşturma izni verilmeyen, soruşturma açılmayan tüm görevliler hakkında. Açılacak dava da Şirket yetkilileri, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı’ndaki görevliler hakkında suç duyurusunda bulunduk. Savcılık kamu görevlileri dosyasını ayırmıştı, Şirket yetkilileri ile ilgili dava açmıştı. Bu davada beraat kararı verilmişti. Şimdi bunun temyiz aşaması var. Yargıtay temyizi değerlendirecek. Bu karar mahkemenin gerekçeyi beraat kararını bekliyor. Gerekli karar geldiği takdirde biz de gerekçeyi temyiz yetkimizi kullanacağız. Kamu görevlilerinin olduğu soruşturmada, Türkiye Atom Enerjisi kurumu yetkilileri hakkında savcılık soruşturma izni dahi istemedi. Valilik, Büyükşehir Belediyesi yetkilileri hakkında tahakkukken etkisiz olduğunu, kimisine istediği, kimisine istemediği kesin karar itiraz yolu yoktur diye bir karar verdi savcılık” dedi. Cangı, savcılığın bu takipsizlik kararını değerlendirerek, “Bu kararda gerçekle bağdaşmayan, bilimsel olmayan şeylerde vardı gerçekleşen bu tespitte. AYM’ ye yaptığımız itirazda böyle bir takipsizlik kararı verilemeyeceğini sonucu soruşturmayı genişletmemiz istendi. Savcı ancak bunu genişletmedi. Başka bir takipsizlik kararı alındı. Bu kesin bir karar olduğu için kamu görevlileri hakkında soruşturma alınan bu karar sonucunda bize de AYM’den başka bir seçenek kalmadı” diye konuştu.

BU DAVA ÇÖZÜLMEZSE BENZER DAVALAR İÇİN SONUÇ ZORLAŞABİLİR

AYM’ye başvurmalarının gerekçelerini açıklayan Cangı, ”Ağır Ceza Mahkemesi’nin gerekçesinde daha doğrusu beraat kısa kararında; 2004 yılında şirkete ara depolama lisansının verilmiş olmasının suçu ortadan kaldırır unsur olarak değerlendirildi. Çevreyi kirletseler dahi suç oluşmaz gibi bir yaklaşım içerisinde bulundu Ağır Ceza Mahkemesi. Lisansa rağmen çevreyi kirletme sonucu bu bir suç oluşturmaz mı? Tartışması var. Diğer yandan ‘lisansı veren kamu görevlilerinin bu konuda sorumluluğu yok mudur?’ yaklaşımıyla AYM’nin değerlendirmesini istiyoruz. Çünkü; Ortada bir suç, kirletme var. Dolayısıyla biz de diyoruz ki ‘Suçun olduğu yerde mutlaka bir suçlu vardır’ birilerinin yargılanması gerekiyor. Bu konuda biz AYM’ye gittik.  AYM’nin yapacağı değerlendirme gerek sağlıklı çevrede yaşamanın ihlali boyutunda gerekse etkin hak arama özgürlüğü ihlalleri boyutunda vereceği, hak ihlali kararı önümüzde ki süreçte uzlaşacağımızı düşünüyoruz. Zira Ağır ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamada mahkeme suç mahallinde keşfe dahi gitmedi. Önüne gelen Çevre Bakanlı’ğının, Türkiye Enerji Odası kurumunun raporlarına, tespitlerine göre karar verdi. Oysa biz onlardan da şikayetçiyiz. Diğer taraftan bu bir nükleer santral atığıysa da Türkiye’de nükleer santral yok. Bu yasadışı yollarla yurt dışından geldi. Biz bunun araştırılmasını istedik. Mahkeme bu konuda da araştırma yapmadı. Gaziemir nükleer atıklarına ilişkin soruşturmada, soruşturulması gereken pek çok husus var. Bu nedenle bir taraftan beraat kararının Yargıtayca bozulması için çaba harcayacağız diğer taraftan da AYM’den de kamu görevlilerinin soruşturulması, kovuşturulması için bir ihlal kararı çıkması için çabalayacağız ki bir yerden yeni bir yol açılsın. Diğer taraftan bu yollar kapandığı zaman oradaki atıkların temizlenmesi zor gözüküyor. Benzer olayların çözülmesi de zorlaşır diye düşünüyoruz” ifadesinde bulundu.

2012 yılında Radikal’in haberi üzerine Yeşiller ve Sol Partisi Eş Sözcüsü olarak ilk başvuruyu yapan Arif Ali Cangı’nın ardından meslek odaları ve mahalleliler AYM’ye başvuruyu gerçekleştirdi. Muhatabın bulunamadığı dava da herhangi bir isim zikredilmedi. Yapılan başvuruda ‘Yetkili kimse’ onun muhatap alınması bekleniyor.

Haber Merkezi