Gazinocuların acı isyanı

İzmir’de, kentin içindeki en büyük yeşil alanlardan Kültürpark’ta bulunan işletmeler için tahliye kararı çıktı. 1980’li yılların ünlü sanatçılarının sahne aldığı gazinolar ile Kültürpark’la özdeşleşen lunaparkın kaldırılması acı bir tablo oluşturdu

  • Oluşturulma Tarihi : 06.11.2019 08:40
  • Güncelleme Tarihi : 06.11.2019 08:40
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Gazinocuların acı isyanı haberinin görseli

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin simgesi Kültürpark’ın iyileştirilmesi çalışmaları kapsamında, fuar içerisinde bulunan dokuz işletme için tahliye kararı aldı. Belediyeden yapılan açıklamada, ‘fuzuli işgalci’ konumundaki kiracıların mahkeme kararıyla tahliye edildiği belirtildi. Yine yapılan yasadışı eklentilerin de kaldırıldığı belirtilen açıklamada, Lunapark dışındaki yapıların tahliye işlemleri büyük ölçüde tamamlandığı vurgulandı. Ancak görüşlerine yer verdiğimiz işletme sahipleri, gazinolar dışında Lunaparkın kapısına da kilit vurularak, Kültürpark’ta koca bir tarihin yok edildiğini söyledi. 1980’li yılların ünlü isimlerinden Bülent Ersoy, Zeki Müren, Hakkı Bulut ve Emel Sayın gibi sanatçıların sahne aldığı Göl Gazinosu, Ada Gazinosu ve Kübana Gazinosu’nda eklentiler bir hafta önce çıkarılmaya başlarken, ‘Biz terörist miyiz?’ diyen işletme sahipleri kendilerine sadece altı gün mühlet verildiğini, en başta elemanların ve gazinoda düğün yapacak kişilerin mağdur edildiğini belirtti. “60 senedir burada kiracılık yapmışız fakat nedense iki senedir işgalci olarak ilan ediliyoruz. Kültürpark’a gazino yakışmıyor ama pazar yakışıyor öyle mi? ” ifadelerini kullanan işletme sahipleri tahliye kararından dönülmesi gerektiğini savundu. Eserlerin nitekim bazı işletmecilerin hataları nedeniyle tanınmaz hale geldiğini iddia eden Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı ve Kültürpark Platformu yetkililerinden Halil İbrahim Alpaslan da “Çok kötü durumdaydılar. Biz istiyoruz ki hem mimari hem de bu tarihsel belleğe kazınmış nitelikler çok daha iyi, saygın bir şekilde sunulabilsin. Böyle bir işletme modeli geliştirmek istiyoruz” diyerek farklı bir görüş ortaya attı.



“BİZİ İNSAN YERİNE KOYUN!”
Tahliye kararının insanın içini acıttığını söyleyen Göl Gazinosu ile Ada Gazinosu’nun Danışmanı Ertan Erbay, 200’e yakın ailenin işsiz kaldığını belirtti. “Ömrümün 50 yılını burada geçirdim, birçok anım var” diyen Erbay, şunları ekledi: “Aziz Kocaoğlu zamanında Kültürpark için bir proje çıkmıştı. Ama seçimlerden önce bu proje iptal oldu. Kültürpark içerisinde gördüğünüz bütün mekanlar belediyenin kiracısı. 60 senedir burada kiracılık yapmışız fakat nedense iki senedir işgalci olarak ilan ediliyoruz. Son iki senedir ödemek için gittiğimiz kiraları da almıyorlar. Peki, 60 senedir paramızı alıyordunuz şimdi neden almıyorsunuz? Bir proje yoksa bu yıkımlar nedendir? Belediyeye ait üç tane tuvalet var ama üçü de üç senedir kapalı, çalışmıyor. Kiramızı vererek bekçilik yaptık. Bir de diyorlar ki ‘Amaçlarının dışında kullandılar’. Ne yaptık biz? Belediyeden bir yetkili üç, dört polisle gelip bana diyor ki ‘Sen buradan ne zaman tahliye olursun, altı gün yeter mi?’ Biz terörist miyiz de sen bana altı gün mühlet veriyorsun. Her şey bu kadar kolay mı kuruldu? Bu işin içinde büyük bir rant var. Lozan kapısında pazar kuruyorlar. Üç haftadır buradalar. Kültürpark’a gazino yakışmıyor ama pazar yakışıyor öyle mi? Bizi önce bir insan yerine koyun. Hiç kimseyle konuşmadan tahliye ettiler. Bir de polisle geliyorlar. Saldıracak mıyız size?”



“PARASIZ BEKÇİLİK YAPIYORDUK”
Diğer bir işletme sahibi M. Ali Yıldırım ise “Yıkım işlemi başlayalı neredeyse bir hafta oldu. Buralara ne olacak inanın bilmiyorum. Elinde bir projen olur, yıkarsın anlarım. Ancak bizlere hiçbir şey söylenmedi. Geçen sene sadece bir uyarı geldi ‘tahliye edeceğiz’ diye ama sonrasında müsaade ettiler. Bu sene ise hiç acımadılar. 35 senedir buradayım, şu çam ağacını ben diktim. Yarın bir gün torunumu alıp geldiğimde göstermek istiyorum. Emeğimiz var burada. Bir sürü kişi işsiz kalacak. İzmir’in Saat Kulesi neyse Kültürpark için de gazinolar öyle. İnsanların ayaklanması lazım. Ancak kimse sesini çıkarmıyor. Düşünebiliyor musunuz şu an Lunaparkın kaldırılacağından kimsenin haberi yok. Her tarafı yıkıp tuvalet yapacaklar herhalde. Çünkü fuarda tuvalet yok. Yılların gazinoları bunlar. Bunu yok ettiler. Daha önce hayvanat bahçesi vardı fuarda. 2007’de onu alıp Sasalı’ya götürdüler. Fuar o dönem bundan dolayı bir düşüşe geçti. Şimdi de gazinolar. Burayı tamamen Hasan Ağa Parkı yaptılar. Ölü, hayalet bir fuar kalacak geriye. Akşam burayı tek başınıza gezemezsiniz. Ayyaşı, sarhoşu çıkar her taraftan. Biz burada parasız bekçilik yapıyorduk. Biz gittikten sonra daha beter olacak” dedi.



“ÇOK KÖTÜ DURUMDAYDILAR”
Kültürpark’taki tahliyelerin yeni bir olay olmadığını hatırlatan Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı ve Kültürpark Platformu yetkililerinden Halil İbrahim Alpaslan da “Yanlış bilmiyorsam Aziz Kocaoğlu zamanında bu karar alınmıştı. Açıkçası bizler de bu kararı doğru buluyorduk. Şu açıdan; orada Kültürpark’ın birçok nitelikli mimari eseri var. Ama bu eserler nitekim bazı işletmecilerin hataları nedeniyle tanınmaz hale geldi. Çok kötü durumdaydılar. Yani oradaki işletme modeli mimariye zarar veren bir duruma gelmişti. Bizler de bu işletme modelinin değişmesi gerektiğini sıklıkla söylemiştik. Yanlış anlaşılmasın işletmeci değişsin demek istemiyorum. İşletme modelinin değişmesi gerekiyordu. O anlamda tahliyelerin olacağı gündemdeydi ve kaçınılmazdı. Bugünler de somut olarak gerçekleşti” sözlerine dikkati çekti. Hem mimari hem de tarihi değeri olan yapıların daha saygın bir şekilde kullanılması gerektiğini dile getiren Alpaslan, “Yakılsın, yıkılsın istemiyoruz elbette. Ada Gazinosu, Göl Gazinosu çok nitelikli mimari eserler. Kesinlikle yıkılmasın. Ama bu haliyle de geçmişindeki önemini sergiler durumda değiller. Biz istiyoruz ki hem mimari hem de bu tarihsel belleğe kazınmış nitelikler çok daha iyi, saygın bir şekilde sunulabilsin. Böyle bir işletme modeli geliştirmek istiyoruz” dedi.



 “YARINLARA TAŞIMAK İSTİYORUZ”    
“Neler yapılacağı belediyenin inisiyatifinde olan bir şey. Neler yapılabiliri ben öneri olarak sunabilirim” cümlelerini kullanan Alpaslan, “Mutlaka bu yapıların mimari gözü elden geçirilmeli. Bütün yapıların envanteri çıkarılmalı. ‘Hangileri korunmaya değer, hangileri korunmasa da olur, yıkılabilir’ diye sınıflandırılması lazım. Korunmaya değer bulunanlar aslına uygun restore edilmeli. Ve o haline zarar vermeyecek bir işletme modeli ile halkın hizmetine sunulmalı” diye konuştu. Lunaparka ilişkin de konuşan Alpaslan, şöyle devam etti: “Evet, Lunapark da Kültürpark’ın ruhuna işlemiş bir mevzu. Karar almadan önce iyi düşünmek lazım. Ancak bugün ki Lunapark işletmesinin çok da Kültürpark’a yakışan bir işletme olduğunu söyleyemeyiz. Çok yüksek sesli müzik, sağlıksız ortamlar… Kesinlikle yok edelim, yıkalım demek istemiyorum. Ama bir anlamda o eğlence anlayışıyla Kültürpark’ı nasıl bir araya getirebiliriz diye yeni öneriler geliştirilebilir. Lunaparkın bu şekilde devam etmesi bana çok doğru gelmiyor. Çünkü gerçekten parka ciddi anlamda zarar veriyor. Tamamen de silelim, yok edelim değil, orayı çok farklı bir eğlence alanı haline getirebiliriz. Kültürpark’la ilgili gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Belediyeyle birlikte şu anda TMMOB’a bağlı ilgili odalarla beraber Koruma Amaçlı İmar Planını da hazırlama sürecindeyiz. Bu yönde dikkatli bir şekilde ilerleyerek Kültürpark’ı yarınlara taşımak istiyoruz.”