- Gündem
- 21.04.2025 00:51
İstanbul Bilgi Üniversitesi İzmir’de “Bulanık Gelecekten Beklentiler: Yetenekler ve Kurumlar El Ele Verebilir Mi?” adlı panel düzenleyerek, daha sonra İzmir’deki etkinliklerini arttıracaklarını belirtti
BURCU YANAR
İstanbul Bilgi Üniversitesi, son yıllarda artan teknolojik gelişmeler nedeniyle değişime uğrayan iş dünyasını farklı açılardan ele almak ve yüksek lisans eğitiminin önemine dikkat çekmek amacıyla “Bulanık Gelecekten Beklentiler: Yetenekler ve Kurumlar El Ele Verebilir Mi?” isimli paneli İzmir’de gerçekleştirdi. Etkinliğe Bilgi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkan Yardımcısı Dr. Ecmel Ayral, Bilgi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Gonca Günay ve yine Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç.Dr. Emre Erdoğan katılarak, düzenlenen panelde söz aldı.
ETKİNLİKLER ARTACAK
Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Dr. Ecmel Ayral, İstanbul Bilgi Üniversitesi mezun ailesinin 3 binden fazlasının İzmirli olduğuna dikkat çekerek, İzmirlilere önümüzdeki dönem için hazırlıklarını yaptıkları projeler hakkında bilgiler verdi. Dr. Ayral, “Eylül ayından itibaren İzmir’de yeni bir mekanda etkinlikler ve seminerler düzenleyeceğiz. Örgütsel gelişim üzerine çalışmalar yapacak olan LOOP projesi ile İzmir’de yenilikçi kurumsal eğitimler vereceğiz” şeklinde konuştu. Yeni kurulan mezun platformunun duyurusunu da yapan Dr. Ecmel Ayral, İzmirli mezunlarla daha yakın iletişim halinde olacaklarını söyledi. Etkinlikte söz alan Doç.Dr. Emre Erdoğan ise nesiller arasındaki farkı vurgulayarak, “Her çatışma iki nesil arasındaki farklılıktan kaynaklanır” dedi. Erdoğan, 1950 ve öncesi doğumlulardan günümüze dek nesillerin sahip olduğu farklı özellikleri aktardı. İlk kez dört neslin birlikte çalıştığını belirten Erdoğan, günümüz gençliğinin özelliklerini şöyle sıraladı: “1987-2000arası doğumlular yeniliğe açık ve enerjik. Ortalama iki yılda bir iş değişikliği yaşıyorlar. İşten beklentileri farklı; yeni şeyler öğrenmeliyim, karar sürecine katılmalıyım diyorlar. 2000 sonrası doğumlular ise önceki kuşaklara göre çok daha farklı alışkanlıklara sahip. Belki de küresel bir milenyum (2000’li yıllar) kuşağının doğumuna şahitlik ediyoruz. Bu kuşak daha önceki kuşaklara benzemekten çok, diğer ülkelerdeki yaşıtlarına benzeyecek. Eğlenceye çok düşkün bir kuşak yetişiyor.”
TEKNOLOJİ KARŞISINDA YENİK DÜŞÜYORUZ
Prof.Dr. Gonca Günay ise, yaptığı konuşmada nesiller değişse bile bireylerin temel ihtiyaçlarının aynı olduğuna değindi. Günay, “İnsanların motivasyonu çok değişmiyor; her kuşak sosyalleşme, paylaşma, etkileşim ihtiyacı duyuyor. Bunun yanı sıra farklı alışkanlıklar ve davranışlar da görülebiliyor. Nesiller arası çalışmaları, gelecek trendlerle ilgili öngörüleri takip etmek, yorumlamak çok önemli. İş dünyasında sıklıkla telaffuz edilen çeviklik buradan gelmektedir. Toplumsal değişimler ve dijital dönüşüm, yapay zeka gibi teknolojinin getirdiği değişikliklere hızlı tepki veren organizasyonlar ve kişiler ayakta kalmayı başarıyor” diye belirtti.
Dr. Ecmel Ayral ise diğer konuşmacıların ardından tekrar söz alarak; “Beceriler teknoloji karşısında yenik düşebiliyor. Önemli olan yetkinlikleri artırmak ve değişen koşullara ayak uydurmak” dedi. Ayral, günümüzde değişikliklerin sayısı kadar değişim hızının da arttığını belirttiği konuşmasında; “Gelecekte meslek kavramı da değişecek. Dolayısıyla yalnızca meslek odaklı bir eğitim yeterli olmayacak. Geleceğin çalışma dünyasında bireyleri bir adım öne çıkarabilecek yetkinlikler ve yeterlilikler üzerinde yoğunlaşmış, yaratıcılığı ön plana çıkaran bir eğitim fark yaratacak” ifadelerine yer verdi.