Genler sporda belirleyici faktör

Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Uzm.Dr. Onur Oral, genetik yapının spor performansını etkileyen belirleyici faktör olduğunu söyleyerek, sporda gen yapısını uzun mesafeli sporlar ve kısa mesafeli patlayıcı güce dayalı sporlar olarak ikiye ayırdı


  • Oluşturulma Tarihi : 19.06.2017 07:12
  • Güncelleme Tarihi : 19.06.2017 07:12
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Genler sporda belirleyici faktör

ONURHAN ALPAGUT-ÖZEL HABER

Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Görevlisi Uzman Doktor Onur Oral, son yıllarda spor dünyasının ilgi çeken konulardan biri olan genetik yapının spor performansı üzerindeki etkilerinden söz ederek bilgilendirmelerde bulundu.

İnsanda gen yapısının sporda performansı ortaya koyan belirleyici faktör olduğunu kaydeden Oral,  spor kulüplerinin gerçekleştirdiği yetenek seçimlerinde fizik, boy, kilo veya sportif becerilerin gözlemlendiğini ancak bunun ötesinde genetiğe bakıldığını söyleyerek, “Ayrıntıya inen inceleme yöntemi; Avrupa’nın ve dünyanın yapmış olduğu genetik incelemelerdir. Bu incelemeler özellikle altyapı çalışmalarında, antrenörlerin fizik yapıya ve kapasiteye göre seçtiği kişilerde sportif genetikler hekimler tarafından araştırılır. Bu genler iki türlüdür. Birincisi; uzun mesafe ve uzun süreli gerçekleştirilen sportif genlerdir. Kişilerde yapılan araştırma sonucu kişinin uzun mesafeli spora yönelik üst performans şansı vardır. Bu tip sporlar; bin metre ve üzeri koşular, beş yüz ve üzeri yüzme stilleri, uzun bisiklet yarışları, alp sporları ve müsabaka süresi uzun olan oyunlardır. Sporcularda uzun süreli performans  ve direnci yüksek kişiler aranır. Araştırmalar sonucu çıkan gen oranlarına göre sporcular altyapılarda branşlara dağıtılır. Bunun tam terside mevcuttur. Bazı sporcuların gen yapılarında ise kısa mesafeli sporlara yatkınlık vardır. Bu kişilerde patlayıcı, ani güç artımı aranır. Spor dalları olarak; cirit,disk, gülle atmaları, halter, yüksek atlama gibi faaliyetler örnek gösterilebilir. Yapılan araştırmalar sonucu sporcularda bazı ortak genler saptanmıştır” dedi.

ARAŞTIRMALAR UMUT VERİCİ

Yapılan genetik araştırmalarda her spor dalından üst düzeyde bini aşkın sporcunun genetik yapılarının gözetildiğine dikkat çeken Oral, “Sporcularda ortak genler aranır. Uzun vadeli ve pahalı araştırmalardır. Bizlerde elimizden geldiğince bu çalışmaları takip etmekteyiz. Amerika, Kanada, Avustralya gibi ülkelerin çalışmalarından faydalanarak bu genleri öğreniyor ve saptıyoruz. Ülkemizdeki uzmanlar ile bilgileri paylaşıyoruz. Türkiye’de genetik branşın iyi olduğu hastanelerde bunların yapıldığını duyuyoruz. Acıbadem Hastanesinde birkaç gene bakılabiliyor. Bu güzel bir başlangıçtır. Gen şifresi bir çok şeyi saptar ve hayatınızın seyrini belirler” dedi.

TIP İLE SPOR KOLKOLA

Genetik biliminde garanti sonuçların aranamayacağını ancak çıkan sonuçların yüksek bir değer sayılarak kabul edilebileceğini söyleyen Oral, spor ve tıp biliminin kol kola yürüyen iki arkadaş gibi olduğunu ifade ederek, “Sporda ana tema insandır. Özellikle sporcudan bahsedecek olursak, kişi 10-15 yıl süren yüklemeler ile hayatını sürdürmektedir. Bu yüklemelerde metabolizma sürekli üst sınırları zorlar. Üst sınıra da ulaşır. Bunu da gerçekleştirmek için tıp bilimine başvurulur. Bu sebeple tıp, sporun merkezindedir. Dünyada sporda yüksek düzeyde başarı eden ülkelere bakacak olursanız, tıp ile spor her zaman kol koladır. Bu ülkelerin sportif yapılarını incelediğinizde ise hekimlerin ciddi bir etkisine rastlarsınız. Türkiye’de henüz bu aşamaya geldiğimizi söyleyemeyiz ancak çalışmalar umut verici” diye konuştu.   

Haber Merkezi