- Gündem
- 20.04.2025 09:25
Türkiye Brükselde toplanacak AB zirvesinde, gündeme getirilmesi beklenen Türk vatandaşlarının Ekim 2016dan itibaren Avrupaya 3 ay süre ile vizesiz seyahat etmesi şeklinde vize muafiyeti tavsiyesini içeren 3. raporun onaylanması GKA engeli ile karşı karşıya
ONURHAN ALPAGUT
Türkiye, Brükselde toplanacak AB zirvesinde, gündeme alınması beklenen Türk vatandaşlarının Ekim 2016 tarihinden itibaren Avrupaya 3 ay süre ile vizesiz geçiş hakkı sağlanması GKA engeli ile karşı karşıya. Mültecilerin imzalanması beklenen anlaşma ile bir pazarlık konusu olmasına Mültecilerle Dayanışma Derneği Başkanı Avukat Eda Bekçiden sert tepki geldi.
HİÇBİR ZAMAN ÜLKE VATANDAŞI GİBİ OLAMAYACAKLAR
Mültecilerle Dayanışma Derneği Başkanı Avukat Eda Bekçi, Avrupaya kaçak yollarla geçen mültecilerle irtibatlarının koptuğunu ancak mültecilerin çoğunun hayal ettikleri yaşam koşullarına kavuşamadığını söyledi. Bekçi, Avrupaya geçiş yapmayı başarabilen mültecilerin dahi orada gelecek sahibi olamama olasılığı yüksek. Geri gönderilebilirler. Belki savaş bölgesine geri gönderilmezler ancak Geri Kabul Anlaşması kapsamında Türkiyeye dönebilirler. Mültecilerin yaptıkları zorlu yolculuklar boşa çıkacak. Her ülkenin kendi içerisindeki mültecileri eritme mekanizmaları farklı biz biliyoruz ki burada dahi mülteciler zor yaşam koşulları altında mücadelelerine devam etmekte. Hiç bir zaman da ülkenin vatandaşı statüsündeki haklara kavuşamayacaklar dedi.
ANLAŞMA MUĞLAK
Türkiye Brükselde yapılacak AB toplantısında gündeme getirilmesi beklenen Geri Kabul Anlaşması (GKA) ile karşı karşıya. AB tarafından onaylanması beklenen ve Ekim 2016 itibariyle Türk vatandaşlarına 3 ay vizesiz geçiş sağlayacak, bu şartın onaylaması yüksek ihtimalle GKA engeline takılacak. İmzalanması muhtemel GKAyı değerlendiren Mültecilerle Dayanışma Derneği Başkanı Avukat Eda Bekçi, Varılan mutabakata bir avukat gözüyle bakacak olursam, muğlak. Avrupa'nın anlaşma sonucu vereceği 3 milyar avroluk yardımın ne zaman ve ne şekilde vereceği belli değil. Anlaşmada vize muafiyetinde bahsediliyor ancak koşulların oluşması durumunda bu hususun değerlendirilebileceği belirtiliyor. Kesin ve net ibareler yok. Anlaşmada 76 adet madde mevcut. Var olan maddelerden 26sının sorunlu olduğu ve Türkiye tarafından tam manası ile yerine getirilmediği söyleniyor. İşin açığı Türkiye 2 Milyon Suriyeliyi ülke sınırları içerisinde tutmayı taahhüt etti ancak AB'den para yardımın ne zaman alacağı belirsiz. Umarım vaat edilen 3 milyar avro gelir de buradaki mülteciler için harcanır dedi.
3 MİLYAR AVRO YETERSİZ
Bekçi, Verilmesi taahhüt edilen para yetersiz. Türkiyede mültecilerin sayısı 2 milyonu buldu. Mülteciler geçici koruma yönetmeliğine tabiler ve bu da adı üstünde geçici koruma durumun kalıcı olarak çözülmesi gerekli. Korumanın ne bitiş tarihi belli ne de insanların uluslararası korumaya erişip, erişemeyeceği belirsizdi. Şimdi varılan mutabakatlarda anlıyoruz ki bu insanlar uluslararası korumadan yararlanamayacaklar. Türkiye bu konuda kalıcı çözüm olmak zorunda. Mülteciler Avrupa'ya yasal yollarla iltica edemeyecekler. Suriye'de savaşın bittiği de yok. Suriye'ye de geri dönemeyecekler. Bu insanlar Türkiye'de kapana kısılmış durumdalar. Acil olarak Türkiye'nin bu insanlara kalıcı bir çözüm üretmesi gerekli. Yapılacak olan para yardımın da iş piyasasına erişim ve çocukların eğitimine acil olarak harcanması gerekiyor. Sağlık konusu ise bir kısım çözüldü. Mülteciler koruma kapsamında sağlık hizmetlerinden faydalanabiliyorlar. Türkiye'de var olan mültecilerden 700 bini çocuk. Bu çocukların ne yazık ki 200 bin kadarı eğitim alabiliyor. 500 bin çocuk hala bu haktan mahrum. Paranın öncelikli olarak iş piyasasına ve eğitime harcanması gerekiyor. Türkiye'ye bize bu konuda çok iş düşüyor" diye konuştu.
MÜLTECİLERİ PAZARLIK KONUSU OLMASI YANLIŞ
GKA ile mültecilerin bir pazarlık konusu haline getirildiğinin altını çizen Bekçi, Yapılan anlaşma doğru değil. Mültecilerin pazarlık konusu haline getirilmesi insan hukukuna aykırı. Ayrıca Türkiye'nin prestiji açısında da kötü bir durum arz ediyor. Bu durum Avrupa içinde utanç verici biçimde. 1951 İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 14. maddesini kabul eden ülkelerin öncelikle bu insanların güvenli bir şekilde Avrupa'ya iltica etmelerini öngörüyor fakat bu yapılmıyor. Türkiye sınır komşusu. Elbette Suriyede savaş var bu insanlar buraya gelecekler. Sonuçta ateş düştüğü yeri yakar. Türkiye mültecilere kapılarını açtı fakat birçok ülke bunu yapmadı. Bu insanların yasal olarak iltica etmelerinin önü şu anda kapatılmış durumda dedi.
kutu kutu kutu
Anlaşma ne getiriyor?
-AB Komisyonu vize liberalizasyonu yol haritası konusundaki ikinci değerlendirme raporunu Mart 2016 başında açıklayacak.
-Her iki taraf Komisyonun 2016 sonbaharında Schengen Alanına giren Türk vatandaşlarına vize muafiyeti tavsiyesi içeren üçüncü raporunu yayımlayabilmesi için geri kabul anlaşmasının (GKA) Haziran 2016dan itibaren tam olarak uygulanması gerektiği konusunda anlaştı. Yol haritasının tüm unsurlarının karşılanması şartıyla vize muafiyeti için hedef Ekim 2016.
- AB, Türkiyeye derhal ve sürekli insani yardım sağlayacak, genel mali yardım belirgin şekilde artırılacak. AB, mülteciler için başlangıç olarak 3 milyar euro verecek.
- 15 Ekimde üzerinde anlaşılan Ortak Eylem Planı hayata geçirilecek. Özellikle kural dışı göçmen akınının frenlenmesinde sonuç alınması gerekiyor. Uluslararası korumaya ihtiyacı olmayanların Türkiye ve ABye seyahatlerinin önlenmesi, mevcut ikili geri kabul anlaşmalarının uygulanması, koruma ihtiyacı olmayanların hızlı şekilde ülkelerine gönderilmesi konularında işbirliği artırılacak.
- 2016nın ilk çeyreğinde Üst Düzey Ekonomik Diyalog Mekanizması hayata geçirilecek. Aynı dönemde Üst Düzey Enerji Diyaloğu ve Stratejik Enerji İşbirliği mekanizmasının ikinci toplantısı yapılacak.
- Gümrük Birliğinin güncelleştirilmesine yönelik hazırlık çalışmaları tamamlandıktan sonra resmi görüşmelere 2016 sonuna doğru başlatılabilir.
- Üzerinde anlaşılan tüm unsurlarda paralel şekilde ilerleme sağlanacak ve bu yakından izlenecek.