Halk için mi? Rant için mi?

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
İzmir sahillerinde giderek azalan kum zambakları için duyarlı vatandaşlar tarafından çalışmalar yapılmıştı. Kum zambaklarının ürediği sahillerde çevre temizliği gerçekleştiren Çeşme gönüllüleri, kum zambaklarının yaşam döngüsünü tehdit eden unsurları ortadan kaldırdı. Böylece güzel kokusu ve görünüşü ile dikkat çeken sahillerimizin adeta süsü haline gelen kum zambaklarını yetiştirmek ve korumak hedeflendi. Fakat yakın zaman önce Çeşme Belediyesi ve ‘İmar Barışı’nı fırsat bilen şahıslar tarafından meydana gelen bir tahribatla Delikli Koy ile Altınkum sahilinde yetişen kum zambakları yok oldu. Birçok duyarlı vatandaş tarafından tohumları toplanarak yetiştirilen kum zambaklarının üzerinden buldozer geçmiş, katran ardıçları köklenmiş, bungalovlar inşa edilerek bölge demir tel örgü ile girilemez hale getirilmiş. Yıllardır emek verdikleri kum zambaklarının yok oluşu karşısında hesap soran Ekinoks İzmir Kültür ve Çevre Derneği Başkanı Başak Yasemin Kumaş, kişilerin yapılaşma merakı yüzünden kum zambaklarının üreme alanlarına doğrudan müdahale edildiğini kaydetti. Çeşme’de 3194 sayılı İmar Kanunun getirdiği 16. maddenin kötü niyetle kullanıldığını vurgulayan Kumaş, “Yine turizm olsun, yine turistik işletmeler olsun ama kıyı kanunlarına ve doğal yapıya da saygılı olunsun” dedi. Hazine parsellerine, kıyılara, koylara ve deniz kenarındaki alanlara gözle görülür bir saldırının olduğunu belirten Kumaş, CİMER üzerinden resmi müracaatta bulunduklarını söyleyerek olayın peşini bırakmayacaklarını kaydetti.
“YAPILAŞMA MERAKIMIZ YÜZÜNDEN”
Kum zambaklarının bölgenin endemik bitki türlerinden biri olduğunu söyleyen Ekinoks İzmir Kültür ve Çevre Derneği Başkanı Başak Yasemin Kumaş, “Kum zambakları var olan botanik yapının bir parçası. Kendiliğinden üreyen bir tür. Kum zambakları özellikle Altınkum, Delikli Koy gibi yerler de kendi halinde bırakılırsa çok rahat gelişebiliyor. Fakat bizim bu yapılaşma merakımız kum zambaklarının üreme alanlarına maalesef doğrudan müdahale ediyor. İnsanlar ayaklarıyla basıyorlar veya arabalarıyla üzerinden geçiyorlar. Beach clublar için oralarda tahribatlar yapılıyor” dedi. Tahribatın en sık gerçekleştiği bölgelerden Güvercin Kayalıkları’nı yani Delikli Koy’u örnek gösteren Kumaş, “2014 yılında eski Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç bölgeyi koruduğu için Dokuz Eylül Üniversitesinden bir adet plaket aldı. Fakat 2018 Haziran ayında buldozerle burada bir düzeltme çalışması yapıldı. Resmi olarak kimin yaptığını bilmiyoruz. Fakat Çeşme Belediyesinin yaptığı tahmin ediliyor. Çünkü belediyenin bölgede çöp bidonları, konteynırları ve portatif, taşınabilir tuvaletleri var. Rahatça araçlar girebilsin, park edilebilsin diye bir alan oluşturuldu. Oraya araç girişinin yasaklanmasını istiyoruz. Hatta kum zambaklarının üzerine müdahale edilmeden insanlar için ahşap yürüyüş parkurları yapılsın” diye konuştu.


BUNGALOVLAR YERLEŞTİRİLDİ
İkinci bölge olarak Altınkum sahilini işaret eden Başak Yasemin Kumaş, şunları ekledi: “Bizler dernek gönüllüleri olarak her sene Altınkum’da temizlik çalışmaları yapıyoruz. 2028’in Ekim-Kasım ayları ise kum zambaklarının tohumlarının patlama dönemi. Bunların uçabilir, çok narin tohumları var. Erozyonla, rüzgarla uçup kaybolan tohumlar. Biz bunların patlama döneminde, toprağın içine batırma şeklinde üremesine yardımcı olmak için tohumlama çalışmaları yaptık.” Geçtiğimiz Nisan ayından sonra ise İmar Barışından faydalanan kişiler tarafından bölgeye bungalovların yerleştirildiğini kaydeden Kumaş, “Aynı zamanda çok güzel katran ardıçları vardı. Buranın endemik bitki türlerinden biri de odur. Fakat katran ardıçları da kesilmiş halde. Buldozerle yollar açılmış, alan düzlemesi yapılmış, bölge tel örgüyle çevrilmiş. Bunları kimin yaptığını bilmiyoruz ama” ifadelerini kullandı. CİMER vesilesi ile Milli Emlak Müdürlüğüne resmi müracaatta bulunduklarını aktaran Kumaş, şunları söyledi: “Alanın koruma alanı olduğunu bildirdik. Buralar 1/ 100 binlik Çevre ve Şehircilik Planlarında ‘Doğal Sit’ tabir ettiğimiz alanlar, koruma havzası bölgeler. Buralardaki doğal yapıya zarar vermemek gerekiyor. Mal sahibi birisi dahi varsa kimsenin kişisel menfaatiyle, malıyla, mülküyle, ticaretiyle bir sorunumuz yok. Fakat etraftaki doğal yapının zarar görmemesi üzerine çeşitli kanun hükümleri var. Her şeyden önce Kıyı Kanunları var. Bunlara dikkat edilmesi, etraftaki bitkilere zarar verilmemesi hususunda elimizden gelen çabayı gösteriyoruz.”
ÇEŞME YAĞMALANIYOR! 
Çeşme’de konuya ilişkin çok ciddi sıkıntıların olduğunu vurgulayan Kumaş, “Tüm bu sorunlar özellikle İmar Barışı’ndan sonra yaşanmaya başladı. Hazine parsellerine, kıyılara, koylara ve deniz kenarındaki alanlara saldırı var. Çeşme’de 3194 sayılı İmar Kanunun getirdiği 16. madde kötü niyetle kullanılıyor. Bu bütün doğal yapıyı da doğrudan etkiliyor. Birçok kurumun, çevre derneklerinin, STK’ların, kent konseylerinin ve belediyelerin birlikte hareket etmesi gerekiyor. Şu an da yağmalama haline dönen olayın önüne geçilmesi lazım” dedi. Seferihisar, Gümüldür ve Özdere gibi yerleri örnek göstererek kum zambaklarının gayet iyi korunabildiği alanları işaret eden Kumaş, “Bunların örnekleri var. Çeşitli sahillerde kum zambaklarının üreme bölgeleri gayet güzel korunuyor. Yani olmayan bir şeyi talep etmiyoruz. Yine turizm olsun, yine turistik işletmeler olsun ama Kıyı Kanunlarına ve doğal yapıya da saygılı olunsun” diyerek sözlerini sonlandırdı.
“ÜZGÜNÜM VE KIZGINIM”
Delikli Koy ve Altınkum’da kum zambaklarına yönelik yapılan tahribat sosyal medya üzerinden de eleştirildi. İşte o yorumlar:
*Asuman Rau: Yıllardır emek verdiğim, tohumlarını tek tek ektiğim yüzlerce kum zambağı gitmiş. Birini tahrip etmenin cezası 48 bin lira. Bunun sorumlusu kim? Doğal zemin buldozerle yerle bir edilmiş. Allah kahretsin! Nedir bu açgözlülük! Belimizin dizlerimizin ağrısına rağmen 10 yıllık çöpleri çoluk çocuk toplamıştık! Bunu yapan ahlaksız bir de ‘bu bungalovlar burada vardı diyormuş!’ Gördüğümüz felaket karşısında gözyaşlarımızı tutamadık. 
*Nedime Şimşek: Geçen yıl Ekim - Kasım aylarında, Ekinoks gönüllüleriyle bu alanda çöpleri topladıktan sonra gidip zambak tohumlarını toplayıp yüzlercesini dikmiştik. Onca emeğimiz de boşuna gitti ve birkaç yıllık soğanlar, yeni tohumlar böylelikle tahrip oldu, çok üzgünüm ve kızgınım.
*Sema Kurç: Rant uğuruna yine güzelim doğa katlediliyor! Kasım başında zambakları ve diğer bir sürü bitkileri çöplerden kurtardık! Doymak bilmediniz! Doğa bunun hesabını er ya da geç soracaktır! Sayın Belediye Başkanı Ekrem Oran’ı buraya davet edin de görsün talanı!
*Vedat Aksak: Belediyemizde çevre düşüncesi çok zayıf. Belediye ve Muhtarlar halk için mi var yoksa rant için mi?