Hedeflere ulaşacaklar

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, Ticaret Bakanlığının desteğiyle, “Turkish Dried Fruits URGE Projesi”ne start verdi. Proje ile kuru meyve sektörünün 2023 ihracat hedeflerine ulaşmak amaçlanıyor

  • Oluşturulma Tarihi : 03.08.2018 08:34
  • Güncelleme Tarihi : 03.08.2018 08:34
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Hedeflere ulaşacaklar haberinin görseli

KENAN YEŞİL
Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, Türk kuru meyve sektörünün 2023 yılı için ortaya koyduğu 3 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmak için Ticaret Bakanlığının desteğiyle, “Turkish Dried Fruits URGE Projesi”ne start verdi. Proje ile Türkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu, geleneksel ihraç ürünlerinden çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incirde katma değerli ürün ihracatını arttırmak, üretim süreçlerini iyileştirmek ve Türk kuru meyve sektörünün 2023 yılı için ortaya koyduğu 3 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmak amaçlanıyor. Bütçesi 3 milyon doların üzerinde olan ‘Turkish Dried Fruits URGE Projesi’nin yüzde 80’ini devlet üstleniyor. Yüzde 20’sini ise projede yer alan 21 firma karşılıyor. Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, Turkish Dried Fruits URGE Projesi’nin Türk kuru meyve sektörüne sağlayacağı katkıları anlatmak için basın toplantısı düzenledi. Turkish Dried Fruits URGE Projesi’ne danışmanlık hizmeti verecek olan Albert Solino Yönetim Danışmanlığı Hizmetleri firmasından danışmanlar Erden Tüzünkan ve Kadir Ayaz da toplantıda yer alarak projede nasıl bir rol üstleneceklerini anlattı.
TÜRKİYE BİR MARKADIR
Toplantıda 3 yıl süreli projenin yol haritasını oluşturacak “İhtiyaç Analizi” faaliyeti çalışmalarına start verdiklerini açıklayan Celep, proje kapsamında sektörlerinin en önemli ürünleri olan, üretim ve ihracatında dünya lideri oldukları çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısının daha katma değerli ihracatı için çalışmalar gerçekleştireceklerini belirtti. Kuru meyve sektörü ile ilgili bazı hususları hatırlatan Celep, “Proje konusu olan ürünlerle ilgili olarak hepimizin şu gerçeği unutmaması gerekir. Bir cep telefonu ya da herhangi bir teknoloji ürünü konuşulduğunda, nasıl akla bir uluslararası markanın adı geliyorsa, kuru meyve söz konusu olduğunda akla ilk gelen uluslararası marka Türkiye’dir. Bu konu hiçbir zaman mütevazi olmayacağımız ve olmamamız gereken bir konudur. Bu bakış açısını, sektörümüze hedefler çizerken de önümüze çıkan sorunlara çözüm ararken de her zaman aklımızda tutuyoruz. Ancak ne yazık ki, bu gerçeklikten yeterince faydalanamıyoruz” dedi
HEDEFTEN UZAKLAŞIYORUZ
Son 5 yıldır kuru meyve ihracatının 1.3-1.4 milyar dolar düzeylerinde tıkanmış durumda olduğunu dile getiren Celep, ihracat miktarının da 450 bin ton civarında seyrettiğini söyledi. 2023 yılı ihracat hedefi içinde kuru meyve sektörüne düşen paydan her geçen gün uzaklaşıldığına dikkat çeken Celep, Türkiye’de üretilen, ortalama 70 bin ton kuru incirin yüzde 85-90’nı, ortalama 140 bin ton kuru kayısının yüzde 90’ından fazlası, ortalama 300 bin ton çekirdeksiz kuru üzümün ise yüzde 85’inin ihraç edildiğini dile getirdi. Sektörün sahip olduğu potansiyelden daha verimli bir şekilde faydalanması için yürütmekte oldukları faaliyetlerden birisinin de URGE projesi olacağını vurgulayan Celep, “Bu projeye ayrı bir önem vermemizin nedeni iş birliğini zorunlu kılmasıdır. Proje üyesi firmalarımızla omuz omuza vererek önce ortak sorunlarımızı tespit edeceğiz ve üç yıllık bir yol haritası ile bu sorunlara yine ortaklaşa çözümler geliştireceğiz. Startını vereceğimiz ‘İhtiyaç Analizi’ faaliyeti ile 21 üye firmamızı danışman firmamızla işletmelerinde derinlemesine inceleyeceğiz ve bu incelemeleri ulusal ve uluslararası sektör verileri ile harmanlayarak özelden genele tüm süreçleri göz önünde bulunduran nokta atışı hedeflere sahip bir yol haritası oluşturacağız” diye konuştu.
2 TEMEL HEDEF
Projeyi 2 temel hedef doğrultusunda oluşturduklarını aktaran Celep, “Bunlardan birincisi işletmelerimizi daha verimli ve düşük maliyetli bir yapıya dönüştürmek ve daha katma değerli ürün üretecek hale getirmek. İkincisi ise daha kaliteli ve katma değerli ürettiğimiz ürünlerimizi sadece mevcut pazarlarımızda değil potansiyel barındıran ancak yeterince değerlendiremediğimiz yeni pazarlara ihraç etmektir. Bu noktada Uzakdoğu ülkelerine özel bir önem atfediyoruz. Zira Uzakdoğu ülkelerini geleceğin değil, bugünün pazarları olarak görüyoruz. Bunda yüksek nüfus oranları ve sürekli artan kişi başı gelirleri ve değişen tüketim alışkanlıklarının önemli bir payı vardır. Bu hedeflere ulaşmak için öncelikle firmalarımızın mevcut üretim maliyetlerini yüzde 15 – 20 oranında düşüreceğini öngördüğümüz yalın üretim anlayışının işletmelerimizce benimsenmesini sağlayacak bir danışmanlık faaliyeti gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Yalın üretim felsefesinin işletmelerde hakim kılınması sayesinde sektörel anlamda gözle görülür bir değişimin yaşanacağına inanıyorum” dedi.
ÇÖZÜM KATMA DEĞERLİ ÜRÜN
Birol Celep, pazarlama ve tanıtım faaliyetlerine de yenilikçi bir yaklaşım geliştireceklerini, hedef pazarlarda etkin tanıtım ve pazarlama faaliyetleri gerçekleştirerek, kısa bir süre içerisinde ihracatta sıkışmış olan 1.3-1.4 milyar dolar direnç bandını 2023 hedefleri yönünde güçlü bir şekilde kıracaklarını dile getirdi. İşletmelerde verimliliği artırmak ve hedef pazarlarda tanıtım yaparak satışları artırmakla iş birliğinde ilk adımın atmış olacaklarını belirten Celep, gerçek çözümün katma değerli ürün üretmekten geçtiğini vurguladı. Kuru meyve sektörü firmalarının önemli bir kısmının henüz yabancı oldukları Ar-Ge projelerinin yürütülmesi ve hatta Ar-Ge merkezi oluşturulması konularına dikkat çeken Celep, “Sektördeki tüm aktörlere faydalar sağlayacak olan bu çalışmaların bireysel çabalarla hayata geçirilmesinin neredeyse imkansız olması nedeniyle URGE projesinin önemini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Ayrıca, proje üyesi olan 21 firmamızın, proje konusu ürünlerin toplam ihracatında temsil ettiği oranları göz önünde bulundurduğumuzda, proje çıktılarının sadece bölgesel değil, ulusal seviyede olacağını belirtmek isterim” ifadelerini kullandı.
UCUZ MAL ALMAK İSTEMİYORUZ
Tüm dünyaya Türkiye’nin ürünlerinin ne kadar lezzetli olduğunu anlatacaklarını söyleyen Celep, aynı zamanda sağlıklı yaşam politikası olarak olmazsa olmazları olduğunu belirtti. Projede bir bütün olarak hareket ederek sonuç alacaklarını vurgulayan Celep, Manisa’da üzümcülerle, Malatya’da kayısıcılarla, Aydın’da incircilerle bir araya geldiklerini aktardı. Çiftçiden ucuz mal almak istemediklerine dikkat çeken Celep, çiftçinin de insan sağlığına uygun bir biçimde üretim yapması gerektiğini belirterek, “Mal alırken kazanılır düşüncesi çok yanlış. Bize verilen ürünü değerlendirmenin bilinci içindeyiz. Bir sinerji yaratarak neler yapabiliriz onu bakıyoruz. Her şey üretimden başlıyor. Ürünü üreticiye anlatmamız gerekiyor. Yönetim olarak buna detaylı olarak değer veriyoruz. Biz çiftçimizden ucuz mal almak istemiyoruz. Üreticinin de insan sağlığına uygun bir biçimde ürün üretme bilincinde olmasını aktarmak zorundayız” dedi.

Kabul Ediyorum
İlkses Gazetesi olarak sistemimizde sadece sizin izinleriniz doğrultusunda bilgilerinizi kullanıyoruz. Detaylı Bilgi cookie script