Hükümete Çağrı

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN / ÖZEL HABER

İzmir Büyükşehir Belediyesi yıllardır Çiğli sınırları içerisinde bulunan Harmandalı Çöp Depolama Alanı’nı kaldırmak için çeşitli girişimlerde bulundu. Buca, Torbalı, Bornova derken Çiğli’deki çöp depolama alanı, yeni ve modern bir tesis yapılamadığı için bir türlü kaldırılamadı. Geçtiğimiz günlerdeÇiğli’de sivil toplum kuruluşları İzmir’in bütün çöpünün depolandığı Harmandalı Çöp Depolama Alanı’ndaki çöplerin Manisa’daki Uzunburun Katı Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisi’ne verilmesi için harekete geçti. Toplantı düzenleyerek bir araya gelen sivil toplum kuruluşlarının (STK) temsilcileri, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün Uzunburun Katı Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisi’nin açılışında, “İnşallah, tüm Ege illerinin çöplerini alırız” cümlesini kurmasının üzerine gidilip çöpün Çiğli’den kaldırılmasını istiyor.

Çiğli’den çöpün kaldırılmasını isteyen STK’lara cevap Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan’dan geldi. Belediye Başkanı Hasan Arslan, Çiğli Harmandalı’da bulunan vahşi çöp depolama alanı ile ilgili açıklamalarda bulundu.

BİNALİ YILDIRIM DA DEVREYE GİRDİ

Çöp depolama tesisinin Çiğli’den kaldırılması konusunun yıllardır süren ve bugüne kadar bir türlü çözülemeyen bir konu olarak niteleyen Başkan Arslan, “Türkiye’nin üçüncü büyük şehri olan İzmir’de İzmir Büyükşehir Belediyesi bertaraf tesisleri yapmak için yıllardır seferber oldu. Önce Torbalı’da bir yer bulundu ancak Torbalı’da halk galeyana getirildi. Aziz Başkan bu sefer Buca’da bir yer buldu. Orada da yine aynı senaryo düzenlendi. Bornova’da bulundu yine aynı senaryo ile karşılaşıldı. En son Yamanlar Dağı’nda ormanın olmadığı kıraç bir bölgede, bir yer tespit edildi. Bütün mimar ve mühendis odaları oraya götürülerek yer onlara da gösterildi. Mimar ve Mühendislerin hepsi burada önlemler alınmak kaydıyla burasının uygun bir yer olduğu görüşünde birleşti. Bu gelişmeler üzerine Aziz Başkan ÇED raporlarının alınması ve projenin düzenlenmesi noktasında çalışma başlattı. Bütün ÇED raporları alındı bir tek Orman ve Su İşleri Bakanlığından ÇED raporları alınamamıştı. Onlar da direndiler vermemek için. Sonuçta Başbakanımız Binali Yıldırım devreye sokuldu. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın olumlu ÇED raporu vermesi konusunda olumlu sinyal alındı. Ancak bu arada iki tane avukat orada yapılacak olan tesisin hava ve çevre kirliliği yaratacağı gibisinden nedenlerle İdare Mahkemesi’ne başvurdular. İdare Mahkemesi de esastan görüşmek üzere yürütmeyi durdurma kararı aldı. Bilirkişiler atandı. Bilirkişiler değişiyor itirazlar yapılıyor, şu andaki yasalara göre İdare Mahkemesi’nin esastan görüşmesi devam ediyor. Bilirkişiler bir takım raporlar hazırlıyorlar. Taraflar bu raporlara itiraz ediyor. Bu böyle devam edip gidiyor. Bu işte aslında İdare Mahkemesi’nin hakimlerinin de oturup kendi kanaatlerini kullanmaları lazım” dedi.

BELEDİYENİN ÖNÜNÜ AÇAN ÇALIŞMA YOK

Vahşi depolama yapılan bir bölgenin belediye başkanı olarak herkesten önce çöpten kendisinin rahatsızlık duyduğunun altını çizen Başkan Arslan, “Tüm İzmir’in çöpü Çiğli’ye geliyor ve vahşi bir şekilde depolanıyor. Bundan sonrada üstü örtülüyor. Burası bir milli servet. Ben bu konuda mevcut hükümeti hatalı buluyorum. Artvin’de maden ocağı açılması sorunu oldu. Vatandaş isyan etti. Buna rağmen hükümetimiz o maden ocağının açılmasına yardımcı oldu. Buradan İzmir’e geliyoruz, İzmir’de iki tane avukat, bu konuda yürütmeyi durdurtuyor. Hükümetten ses yok. OHAL’deyiz. Kanun Hükmünde Kararnameler çıkarılıyor. Burada 4 milyon nüfusu aşan İzmir’de bir bertaraf tesisinin yapılabilmesi için belediyenin önünü açacak hiçbir çalışma yok. Burada yüzeysel olarak çöpler Manisa’ya gönderilsin deniyor. Manisa Bertaraf Tesisi ile ilgili ilk bu söylemler çıktığı zaman, Manisa Bertaraf Tesisinin yetkilisi biz kapasitemizi arttırmak kaydıyla ancak böyle bir şey yapabiliriz dedi. Biri gitsin oradan bir izin çıkartsın. Bertaraf tesisleri şu anda çöpü kabul ediyor desin. O zaman da Aziz Başkan bu konuyu herhalde düşünür. Ne yapılacağı konusunda, ulaşımın nasıl sağlanacağı konusunda çalışmalar yapar. Böyle bir çalışmaya Aziz Başkan girebilir” ifadelerini kullandı.

HÜKÜMET YARDIMCI OLMALI

Başkan Arslan, çöpün siyaset malzemesi haline getirildiğine dikkat çekerek, “Ben Belediye Başkanı olarak Vali ile de görüştüm. Vali bana bu konu Büyükşehir’i ilgilendiriyor biz bu konuda bir şey yapamayız dedi. Çiğli’de biz de bir şey yapamayız. Çünkü bu konu Büyükşehir’in konusu. Büyükşehir’e hükümet yürütmenin durdurulması veya başka bir yasa çıkarılması konusunda yardımcı olabilirse, zaten finansman sorunu halledilen bir proje 1-2 yıl içinde yapılır ve hizmete açılır. Ancak burada her şeyden önce engelleri kaldırmak lazım. Nükleer santrallere de vatandaş karşı çıkıyor. Onların da aleyhine davalar açıldı. Ancak projeler yürütülüyor. Burada yapılacak olan hükümetin; Büyükşehir’e ve bize yardımcı olmasıdır. Engellere yönelik çalışma yapılmalıdır. Bunu yapmadığımız sürece İzmir’in çöpü Çiğli’ye gelmeye devam eder” şeklinde konuştu.

ÇÖP SORUNU, HEPİMİZİN SORUNU

Harmandalı vahşi çöp depolama alanına çöp dökülebilmesi için yeni kamulaştırma yerlerinin yapıldığının duyumunu aldığını belirten Başkan Arslan, “Ben Çiğli Belediye Başkanı olarak bu olaya üzülüyorum. Engellerin kaldırılması noktasında hükümetin elini taşın altına koyması lazım. Çöp depolama alanı ile ilgili konuşulan ‘Çöp kayıyor, çöp suları çevreye hastalık yayıyor, hava kirliliği yaratıyor, insanlar nefes alamıyor’ gibi söylemlerin hepsi doğru. Hepsine bende katılıyorum. Burada da tekrar tekrar ifade ediyorum. Çözüm yeri hükümetin destek olmasıdır. Yoksa biz çöpü Manisa’ya gönderelim adı altında siyasi şov yapıp, bunu siyasi oy meselesi haline getirmenin hiç kimseye bir yararı yok. Bu böyle oldukça tam tersi yönde vatandaş bu iş farkında olduğu için, vatandaş tam tersi davranıyor. Yıllardır bu çöp meselesi, siyasi malzeme olarak kullanıldı. Ama hiç kimseye de bir fayda sağlamadı. Bu konuda benim görüşüm; bu konunun siyasi malzeme yapılmamasıdır. Çöp sorunu hepimizin sorunu. Burada Valilikte, Kaymakamlıkta biz de bir şey yapamıyoruz. Halkın tepkileri doğru ama halkın tepkilerine cevap verebilecek merci hükümettir” diye konuştu.

ÇÖPTEN ENERJİ ÜRETİLİYOR

İzmir’de bir tane dahi katı atık bertaraf tesisinin olmadığına işaret eden Başkan Arslan, “Kıyı Ege Belediyeler Birliği tarafından Avrupa’da bertaraf tesislerini görmek için gezi düzenlendi. Oradaki tesisleri gezerken, AK Partili meclis üyeleri ve belediye başkanları da aramızdaydı. Burada yapılan incelemede katı atık bertaraf tesisinin çevreye hiçbir zarar vermediği, çevresinin bir takım parklar ile güzelleştirildiği ve hiçbir kokunun oluşmadığı, hatta çöpün parayla satın alındığı ortamları gördük. O tesisinin üzerine de bertaraf tesisi yazmamışlar, enerji tesisi yazmışlar. Çünkü orada enerji üretiliyor. Orada yaşayan nüfusa sıcak su hizmeti sağlanıyor. Atıkların bertarafı konusunda ayrıştırma yapılıyor ve elektrik enerjisi elde ediliyor. Bu da ekonomiye bir destek ve gelir sağlıyor. Bertaraf tesislerine dava açan avukatların gidip bertaraf tesislerini yerinde görmesi gerekiyor. Bertaraf tesislerinin çevreye ve tabiata zarar vermediğini yerinde görmeliler. Ama avukatlar görmemiş olsa bile bilirkişilerin bunu bilmesi lazım. Bilirkişilerin bertaraf tesislerini gidip görmeleri, izlemeleri gerekiyor. Durdukları yerde çevreyi kirletir, havayı kirletir, tabiata zarar verir gibi birtakım yüzeysel düşüncelerle rapor hazırlamalarını doğru bulmuyorum” dedi.

UMUDUMUZU KAYBETMEDİK

Son olarak Çiğlili hemşerilerine seslenen ve umutlarını kaybetmemelerini isteyen Başkan Arslan, “Büyükşehir Belediye Başkanımızın bu tesisin yapılabilmesi noktasında direndiğini, direnç gösterdiğini hemşerilerimizin bilmeleri gerekiyor. Ben Çiğli Belediye Başkanı olarak umudumu kaybetmiyorum. Aziz Başkan da umudunu kaybetmemiş durumdadır. Biz ne yapacağız, edeceğiz bertaraf tesisinin belirlenen yere yapmak noktasında elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bu işin de siyasi malzeme yapılması hiç kimseye yakışmıyor” diye konuştu.

Haber Merkezi