Sayfa Yükleniyor...
Tıp eğitiminin daha iyiye gitmesi için yoğun çaba harcayan İKÇÜ Tıp Fakültesi, kalitesini belgelendirmek adına önemli bir adım attı. İKÇÜ Ulusal Tıp Eğitimi Akreditasyon Kuruluna akreditasyon başvuru yaptı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ), Mezuniyet Öncesi Eğitiminin Akreditasyonu için Ulusal Tıp Eğitimi Akreditasyon Kuruluna akreditasyon başvuru yaptı. Başvurusu kabul edilen İKÇÜye gelen, Tıp Eğitimi Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (TEPDAD) Başkanı Prof.Dr. İskender Sayek ile Genel Sekreteri Prof.Dr. Halil İbrahim Durak, tıp fakültesi akademisyenlerine akreditasyonla ilgili başlıkları içeren bir sunum yaptı. İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Konferans Salonunda gerçekleştirilen toplantıya, Rektör Prof.Dr. Mehmet Tokaç, Kurucu Rektör Prof.Dr. Galip Akhan, Tıp Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Gökhan Köylüoğlunun yanı sıra çok sayıda akademisyen katıldı. Toplantının açış konuşmasını yapan İKÇÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Gökhan Köylüoğlu, tıp eğitiminin dünya var olduğundan bu yana değişerek devam ettiğine işaret etti. Geçen yüzyıllarda usta-çırak eğitiminden yola çıkılarak başlayan tıp eğitiminin, 20.yüzyılın başlarında; aktif eğitim, karma eğitim, entegre eğitim, probleme dayalı eğitim, öğrenci temelli eğitim, yeterlilik bazlı eğitim gibi bir sürü kavramla yeniden şekillendiğini kaydeden Prof.Dr. Köylüoğlu, Günümüzde artık karma eğitim, simule hasta eğitimleri gibi ve kanıta dayalı tıp uygulamaları gibi bir sürü kavramla üçüncü nesil tıp eğitiminden bahsediliyor. Tıp eğitimi dünyada çok değişiyor. Dünya, tarihinde görünmediği kadar hızla bilgi ve teknoloji üretiyor. Sağlık sektörü ve tabii ki tıp da bundan nasibini alıyor ve bilgi yarı ömrü diye bir kavram çıkıyor. Hatta 2020li yıllarda bilginin geçerli olduğu sürenin 2,5 aya düşeceği söyleniyor dedi.
EĞİTİMİMİZİ TAÇLANDIRMAK İSTİYORUZ
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin de bu gelişmelerden uzak kalmasının mümkün olmadığını vurgulayan Prof.Dr. Köylüoğlu, İKÇÜ Tıp Fakültesi olarak Ulusal Tıp Eğitimi Akreditasyon Kuruluna (UTEAK) başvuruda bulunduklarını söyledi. Prof.Dr. Köylüoğlu, Kurulduğumuz günden bu yana bu akreditasyon sürecini aktif olarak takip ediyoruz. İlk kuruluş aşamamızdan beri akreditasyon sürecini bütün eğitim programımıza yansıttığımız için bu süreci taçlandırmak istedik. UTEAKa başvurup varsa eksiklerimiz onları ortaya çıkartıp arkasından da bu belgeyi almak için bu süreci başlattık diye konuştu. Akredite süreci ile ilgili de bilgi veren Dekan Prof.Dr. Köylüoğlu, 7 yıllık bir fakülte olmamız, bir afiliasyon hastanesi içerisinde olmamız nedeniyle başvurmak için bir süreç geliştirdik. Bütün öğretim üyelerimizle, koordinatörler kurulumuzla, fakülte kurulumuzla görüşmeler yaptık. Sonuçta bütün fakültemizin katılımıyla bu sürece başvurmamız gerektiği sonucu çıktı. Bu süreçte hocalarımızın başvurmaya öz güveni ve istekleri, akreditasyon süreciyle ilgili çalışmaları, ne kadar başarılı bir sonuç verdiğini göstermektedir. Akreditasyon belgesi almak, bir amaç değil aslında araçtır, tıp eğitimimizi uluslararası standartlar düzeyinde tutabilmek amacıyla kullanılması gerek bir yöntemdir. Bu açıdan da akreditasyon sürecinin bize çok şey kazandıracağını düşünüyorum şeklinde konuştu.
İKÇÜ TIP FAKÜLTESİNE SİMÜLE HASTANE
İKÇÜ Rektörü Prof.Dr. Mehmet Tokaç ise konuşmasında akreditasyon sürecinin tıp fakültesi adına oldukça önemli bir adım olduğuna değindi. Tıp eğitiminde her türlü alt yapının sağlandığını söyleyen Rektör Prof.Dr. Tokaç, Gerçekten eğitim konusunda her türlü alt yapımızı sağlamış durumdayız. Bu arada en önemli şeylerin başında simule eğitim ve simülasyon merkezi yer alıyor. Simüle eğitim konusunda da kampüste çok büyük bir simülasyon alanı, simüle hastane alanı oluşturduk. Eğitimimizin belki önemli bir bölümünü bu simule hastane üzerinden yapacağız. Kısa bir süre içerisinde bu simüle hastaneyi tamamlayacağımızı ümit ediyorum. Akredite sürecinden başarıyla geçeceğimizi ümit ediyorum dedi. HABER MERKEZİ
Haber Merkezi