İlgisizlik medeniyet tarihini tehdit ediyor

Arkeologlar Derneği Genel Başkanı İlkay İvgin, “Arkeolojiye ilgisizlikle dip tarihimizi araştırmakta eksik kalırız. Bu durum medeniyet tarihini tehdit ediyor” ifadelerini kullandı

  • Oluşturulma Tarihi : 21.08.2019 13:04
  • Güncelleme Tarihi : 21.08.2019 13:04
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
İlgisizlik medeniyet tarihini tehdit ediyor haberinin görseli

Arkeologlar Derneğinin verilerine göre, Türkiye’de gençlerin arkeoloji öğrenimine ilgisi azalıyor. 2017-2018 akademik yılında, 3 bin 958 kişilik kontenjanı bulunan 71 arkeoloji bölümüne, yalnızca bin 592 öğrenci yerleşirken, 2 bin 366 kontenjan boş kaldı. Geçen yıl ise 18 arkeoloji bölümü, kontenjanın dolmaması nedeniyle kapandı. Toplam 2 bin 123 kontenjanın bin 820’si doldu, 303’ü ise boş kaldı. Arkeoloji bölümlerinin bu yılki kontenjan durumu ise Ek Yerleştirme sonrasında netleşecek. Arkeologlar Derneği Genel Başkanı İlkay İvgin, yaptığı açıklamada, Anadolu’nun bereketli toprakları ve jeopolitik konumu dolayısıyla farklı medeniyetlere ev sahipliği yaptığını belirterek, bu coğrafya için arkeoloji biliminin büyük önem taşıdığını vurguladı. Anadolu’nun arkeolojik olarak ele alınmasının hem ülkeye hem de dünya tarihine büyük katkılar sunacağını vurgulayan İvgin, Cumhuriyetin ilk yıllarında bilim adamlarının arkeolog yetiştirmek üzere yurt dışına gönderildiğini, eğitimlerinin ardından Türkiye’ye dönen bilim insanlarının, kurulan arkeoloji bölümlerinde iyi arkeologlar yetiştirdiğini anlattı.
ARKEOLOG REFAKATİ ÖNERİSİ
İlkay İvgin, arkeolog istihdamının mezun sayısından az olduğunu, son dönemlerde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan istihdama yönelik çalışmaların da bu yarayı kapatamadığını söyledi. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nda, büyükşehir belediyeleri, valilikler, Bakanlıkça izin verilen belediyeler bünyesinde arkeoloji gibi meslek alanlarından uzmanların görev alacağı koruma, uygulama ve denetim bürolarının, il özel idareleri bünyesinde ise kültür varlıklarının korunmasına yönelik rölöve, restitüsyon, restorasyon projelerini hazırlayacak ve uygulayacak proje büroları ve sertifikalı yapı ustalarını yetiştirecek eğitim birimlerinin kurulmasına dair ifade bulunduğunu kaydeden İvgin, ilgili maddenin uygulanmasının arkeologlar için önemli bir istihdam imkanı sağlayabileceğini belirtti. Tarihi ve arkeolojik veri kaybının önlenmesi açısından, koruma alanları dışında kalan bölgelerde yapılacak her türlü inşaat işlerine bir arkeoloğun refakat etmesinin doğru olacağını savunan İvgin, “Bu önerimizin onlarca uygarlığa ev sahipliği yapmış, her karış toprağı tarihi ve kültürel miras barındıran coğrafyamız için çok da afaki olmadığını düşünüyoruz” dedi. AA/İZMİR