- Gündem
- 23.03.2025 10:14
Gezi Parkı soruşturması çerçevesinde gözaltına alınan gazeteci İsmail Saymaz emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye götürüldü. Saymaz ifadesinin ardından ev hapsi talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine yönlendirildi. İsmail Saymaz hakkında Sulh Ceza Hakimliğince ev hapsi kararı verilirken Saymaz'ın hakimlikteki ifadesi de ortaya çıktı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma çerçevesinde, gazeteci İsmail Saymaz'ın Gezi Parkı davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen Osman Kavala'nın web sitesinin hazırlanmasında ve eylemleri basın yoluyla yayma amacıyla kurmayı planladığı televizyon kanalının kurulması için rol alan kişilerle konuşma içerikleri belirlendi. Soruşturma çerçevesinde Saymaz'ın, Gezi Parkı sanıkları Mehmet Osman Kavala, Şerafettin Can Atalay, Çiğdem Mater Utku ve Ayşe Mücella Yapıcı ile olaylar sürecinde yoğun irtibatı olduğu, sosyal medyadan olaylar hakkında çok sayıda paylaşım gerçekleştirdiği, olaylarda aktif rol alarak sosyal medyada gerçekle bağdaşmayan bilgiler vererek vatandaşları kolluk kuvvetlerine karşı kışkırtmaya çalıştığı tespit edildi. Soruşturma kapsamında Saymaz, 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım' suçundan gözaltına alındı. Saymaz emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye götürüldü. Saymaz hakkında ev hapsi kararı verilirken, Sulh Ceza Hakimliği'nde verdiği ifade de ortaya çıktı.
İsmail Saymaz'ın eşi Şeyda Saymaz ve Halk Tv Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş da adliyede bulundu. Gazeteciler Barış Pehlivan, Şule Aydın, Barış Terkoğlu ve Timur Soykan da İsmail Saymaz'a destek için adliyedeydi.
Gezi Parkı soruşturması çerçevesinde gözaltına alınan gazeteci İsmail Saymaz emniyetteki işlemlerinden sonra adliyeye götürüldü. İfadesinden sonra ev hapsi talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen İsmail Saymaz hakkında Sulh Ceza Hakimliğince ev hapsi kararı verildi. Saymaz’ın Sulh Ceza Hakimliği'ndeki ifadesi ortaya çıkarken Saymaz'ın ifadesinde, "Hiçbir şekilde sokağa davet ve iktidara karşı protestoya veya kanun dışı bir eyleme çağrı yapmadım. Bu tweetlerim arasında bazı şiddet olaylarını eleştirdim" cümlelerini kullandığı bilgisine ulaşıldı.
Saymaz'ın Sulh Ceza Hakimliği’ndeki ifadesinde, "Gezi Parkı eylemlerini organize ettiği söylenen kişilerle herhangi bir bağım yoktur. Osman Kavala, Can Atalay ve Mücella Yapıcı ile yalnızca gazetecilik çerçevesinde görüşmüşümdür. Osman Kavala isimli şahısla görüşmem Gezi Parkı eylemlerinden 1,5 yıl sonra gerçekleşmiştir. Bunun nedeni de Gezi Parkı eylemleriyle ilgili haber yapmak istememdir; bu haber de 2 gün sonra yayımlanmıştır. Can Atalay ile Taksim’i yayalaştırma projesinde avukat olduğu için görüştüm. Dosyada bulunan tape kayıtları Gezi olaylarıyla alakalı değildir; bu görüşmeler Gezi Parkı eylemlerinden 8 ay veya 1 yıl sonra yapılmıştır. Bu görüşmelerde ben aranmıştım. Ben Gezi Parkı eylemlerinin ne organize edilmesinde ne de yaygınlaştırılmasında bulundum. Ben sadece gazetecilik faaliyeti çerçevesinde haber yapmak amacıyla görüşmeler yaptım. Sosyal medya paylaşımlarım ise Gezi Parkı eylemlerine ilişkin haber içeriklidir. Hiçbir şekilde sokağa davet ve iktidara karşı protestoya veya kanun dışı bir eyleme çağrı yapmadım. Bu tweetlerim arasında bazı şiddet olaylarını eleştirdim. Yine tweetlerimde FETÖ’cü polisler tarafından yapılan çadır eylemleri ve yoğun gaz sıkma olaylarını da eleştirdim. Hakkımda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma yürütüldüğünü haftalar öncesinden haber almıştım. Bu soruşturma 14 Şubat 2025 tarihinde başlamıştır. Bunu bilmeme rağmen Londra, Paris ve Frankfurt’a gidip geri geldim. Kaçma şüphem yoktur. Uzun yıllardır sabit ikametgah sahibiyim, bilinen ve tanınan bir gazeteciyim. Hakkımda istenen adli kontrol tedbirinin reddine karar verilerek, direkt serbest bırakılmamı talep ederim" ifadeleri yer aldı.