Sayfa Yükleniyor...
TURYAP Çiğli Organize Temsilcisi Süleyman Gökhan Aşçı, İzmirde yerli ve yabancı firmaların çok ciddi endüstriyel gayrimenkul arayışında olduğunu, mevcut yerlerin bile yetersiz olduğunu belirterek, İzmirde yeni sanayi alanlarına ihtiyaç var. İzmirdeki bu büyüme 1 milyon kişiye istihdam sağlayacak dedi
ÖZKAN PEKÇALIŞKAN (özel haber)
TURYAP Çiğli Organize Temsilcisi Süleyman Gökhan Aşçı, endüstriyel gayrimenkul, yabancı firmaların Türkiyeye ve özellikle İzmire olan ilgileri, İzmirde sanayi alanındaki gayrimenkullerin genel durumu, İzmirde yükselen gayrimenkul grafiği, kurumsal gayrimenkul şirketlerinin son tüketiciye avantajları ve endüstriyel alanda gayrimenkul yatırımları hakkında gazetemize açıklamalarda bulundu. Uzmanlık alanları ile ilgili konularda çarpıcı bilgiler veren Aşçı, İzmire çok ciddi yabancı yatırımcı ilgisi olduğunu ve önümüzdeki 10 yıl içinde endüstriyel gayrimenkul arayışlarına bağlı olarak İzmirin büyümeye devam etmesinin beklendiğini belirterek, bu büyümenin de İzmire artı 1 milyon istihdam sağlayacağını vurguladı.
SANAYİ ARSALARI YETERSİZ
Öncelikle endüstriyel gayrimenkulün tanımını yapan Gökhan Aşçı, Türkiyedeki en büyük sıkıntılardan bir tanesi artık sanayi arsalarının yetersiz kalmasıdır. Buna bağlı olaraktan endüstriyel alanda yatırım yapacak olan firmalar yer bulmakta sıkıntı yaşıyor. Burada bir boşluk olduğu ortadaydı. 6 yıldır emlak sektöründeyim. Gayrimenkul deyince Türkiyede konut ve konut arsaları akla geliyor. Ancak bize gelen taleplerde şunu gördük; sanayi alanında çalışan firmaların kendilerine uygun yer bulmaları artık bir uzmanlık alanı gerektiriyordu. Biz de bu uzmanlık alanımızı 2012den beri bu alana konumlandırdık. 2012 yılından beri büyük firmaların endüstriyel anlamda gayrimenkul danışmanlıklarını yapıyoruz. Özellikle organize sanayi bölgelerinde ve belediyelere bağlı sanayi bölgelerinde bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz dedi.
ALİAĞADA İMARLI ARSALAR AZALIYOR
Günümüzde artık herkesin zamanla yarıştığını ifade eden Gökhan Aşçı, Büyük kurumsal firmalar kendileri ile ilgili yer arayışlarını çözüm ortaklığı yolu ile kurumsal gayrimenkul firmalarına devretmek istiyorlar. 5 yılı aşkın bir süredir çözüm ortağı olarak birçok firmaya hizmet verdik ve vermeye de devam ediyoruz. Endüstriyel gayrimenkulün şöyle bir özelliği var; her sektörün kendine göre ihtiyaç noktaları var. İzmirde Kuzey aksında Çandarlı Limanı ile birlikte bu bölgede talep artışı oldu. Bizde bu artışa cevap vermeye çalıştık. Sanayinin o bölgeye doğru artması ve genişlemesi gayrimenkulü de tetikledi. Çandarlı Limanının akıbeti belli değil ancak Azerbaycan Firması olan Star Rafinerinin özellikle başlayan projesi o bölgede işgücünü arttırdı. Aliağa bölgesinde endüstriyel gayrimenkul arayışları arttı ve bölgede endüstriyel firmaların arayışı da hızlandı. Liman bölgesi olması dolayısıyla o bölgede depo, antre depo arayışları daha çok oluyor. Ancak imarlı arsalar da gitgide azalıyor. Bu da fiyatların artmasını tetikliyor şeklinde konuştu.
EMLAKÇILIK, GAYRİMENKUL DANIŞMANLIĞI OLDU
Türkiyede emlak sektörünün ağırlığının konut olduğunu ancak konutta oturan insanların da çalışacağı yerlere ihtiyaç olduğunu belirten Gökhan Aşçı, Herkes plazalarda ofis işi yapmıyor. Neticede Türkiyede birçok endüstri kuruluşu var. Endüstriyel gayrimenkulün, uzmanlık istediği de açıkça görülüyor. Burada ilişkileri belirleyen ve eşleştirmeleri yapacak uzman kişilere ihtiyaç var. Hangi firma, hangi sektörde faaliyet gösteriyor? Ne tarz yerlerde üretim yapabilir? gibi soruların uzmanlarca cevaplanması gerekiyor. Burada iş; sadece eski usül emlakçılık değil tamamen profesyonel gayrimenkul danışmanlığına dönüyor. Öncelikle firmaların yaptıkları işle ilgili analiz yapmak gerekiyor. Bu bizim işimize bakışımızı değiştirdi. Birçok firma ya büyümesi gerektiğinin farkında değil ya da mevcut alanının ona büyük olduğunun farkında değil. Firmaların çalıştıkları yerler ile ilgili lojistik, personel kaynağı ve maliyetlerini de göz önünde bulundurup onlara bir maliyet analizi çıkartıyoruz. Bir firmanın Çiğli AOSBde var olması ya da Aliağa ALOSBİde var olması sektör olarak farklılık gösteriyor. Çiğlide tekstil firması Aliağaya göre daha çok kira öderken sektör olarak Aliağaya göre daha ekonomik çalışabiliyor. Çünkü Çiğli AOSB, lojistik açıdan daha çok avantajlı olabiliyor ifadelerini kullandı.
ÇİĞLİ AOSBDEN ALİAĞAYA GEÇİŞ VAR
Çiğli AOSBnin Türkiyenin en değerli ve en iyi yönetilen sanayi bölgelerinden bir tanesi olduğuna dikkat çeken Gökhan Aşçı, En son geçen sene ihale yapıldı ve genişleme bölgesindeki tüm parseller satıldı. Yeni genişleme alanları içinde organize yönetimi çalışma yapıyor. Çiğli AOSBde ikinci el fabrikaların daha çok el değiştirdiğini ve bununla beraber Aliağaya doğru bir geçişin olduğunu söyleyebiliriz. Aliağa OSB (ALOSBİ) yeni bir sanayi bölgesi olmamasına rağmen daha yeni yeni hareketlendi ve Çiğliye göre daha ekonomik yerler var. İzmirin kuzey aksında organize sanayi bölgesi olarak baktığınızda Menemen Plastik İhtisas OSB, Çiğli AOSB ve Menemen-Koyunderede küçük sanayi alanları var. Organizede olmanın firmalara birçok avantajı var; güvenlik, altyapı, ulaşım, daha kurumsal bir yapı ve düzen bunlar firmalar için çok önemli olan özelliklerdir. Bu açıdan OSBler önemli ve her zaman talep görüyor. Organizelerde var olabilmek için bazı koşullarınızın da olması gerekiyor; lojistik depoları sanayi alanında faaliyet göstermedikleri için olmuyor. Üretim yapmayan bir yer iseniz organize sanayide yer alamıyorsunuz. Üretim yapmayan ticari kuruluşlar organize sanayi bölgesinde yer alamıyor. Çalışanların oturacakları alandan üretim yapacakları alana kadar her şeyi onlara hesaplayıp müşterilerimize aktarıyoruz dedi.
ÇİNLİLER İZMİRE İLGİ GÖSTERİYOR
İzmirin özellikle son yıllarda göç almaya başladığının ve bu göçün beraberinde iş kollarını da getirdiğinin altını çizen Gökhan Aşçı, Eskiden İzmir şube iken artık merkez haline geliyor. Önümüzdeki 10 yıl içinde İzmir, artık ekonomik açıdan daha çok sanayi bölgesi haline gelecek. Burada yönlendirici olanlar da endüstriyel gayrimenkul danışmanları olacaktır. Yenilenebilir enerji alanında Çinli firmaların İzmire çok büyük bir ilgisi var. Yaklaşık 7-8 Çinli firma ile çalışma halindeyiz. Yine Almanyadan traktör firması Jhon Deerein de İzmire bir ilgisi var. Yabancı firmaların Türkiyeye güvenleri her ne olursa olsun devam ediyor. İş gücü açısından Türkiyede Avrupayla kıyasla daha iyi, doğuya göre ise daha kaliteli iş çıkıyor. Ülkenin coğrafi konumu da yabancı firmalar için çok önemli. Ülke bazında da Almanya, Hollanda, Çin ve Hindistan firmalarından Türkiye ve İzmire talep var. İstanbul, Ankara, Gaziantep, Kocaelinden çok fazla firma sanayi alanında İzmirde yer arıyor. Önümüzdeki on yılda sadece Türkiyede değil, Avrupada da İzmir çok iyi yerlere gelecektir. Türkiye, hem batıya hem de doğuya yakın güvenli bir ülke diye konuştu.
İZMİRDE FİYATLAR İSTANBULA GÖRE HALA İYİ
Türkiyede ve İstanbulda gayrimenkul sektöründe bir durağanlık olduğunu ancak İzmirin göç almasından dolayı bu durağanlığın İzmirde pek fazla hissedilmediğini belirten Gökhan Aşçı, İzmirde çok ciddi bir kabuk değiştiriyor. Yeni kent bölgesi Bayraklıda gökdelenler oluşmaya başladı. Mavişehirden sonra İzmirliler siteler ile tanışmaya başladı. Talebin gelmesinin en büyük nedeni de göçtür. İzmir 10 yıl daha göç alacaktır. Kuzeyde Menemen Ovası kendini koruyacak. Ama dağlara ve verimsiz arazilere doğru yerleşim teşvik ediliyor. İzmirde site mantığı Mavişehirde sıkıştı kaldı. Ancak Menemen aksı ve Torbalı aksında yapılmaya başlanan ve yaşamın da başladığı daha ekonomik sitelerde, orta ve alt gelirli İzmirliler de site yaşamıyla tanışma fırsatı buldu. İnşaat sektöründe ki rekabet yeni konutlarda da kaliteyi ve insanların hayatlarını kolaylaştıran yaşam konseptlerini beraberinde getirdi ifadelerini kullandı.
İSTANBULUN BÖLÜNEN TİCARETİNE İZMİR TALİP
Gökhan Aşçı, İzmirde gayrimenkul sektörünün belediyelerden hızlı ilerlediğini belirterek, Bizim açımızdan en büyük sıkıntı; İzmirde yaşayanlar olarak sanayinin ve konutun hızlı geliştiği bir yerde belediyelerin bu duruma ayak uydurup altyapı çalışmalarını hızlandıramamasıdır. Ancak İzmir, altyapı sorununu aşmalıdır ve aşacak gücü de vardır. Artık İzmir, Türkiyenin yeni sanayi ve ticaret başkenti olacaktır. İzmirin İstanbulu geçebileceğine inanıyorum. İstanbulun ticareti artık bölünecektir ve bu bölünmeye de İzmir talip. İzmirin art alanı geniş. İzmirin gelişimi, Manisa, Aydın, Balıkesir gibi bölgeleri de besleyecektir. Manisa ve Aydın kendi sanayisi ile zaten güçlü şehirler ancak İzmirin gelişimi onlara da katkı sağlayacaktır şeklinde konuştu.
İZMİRLİ FİRMALAR BÜYÜME TRENDİNDE
İzmirin endüstriyel alanda hızla gelişen bir şehir olduğunu ve İzmirdeki Türk firmaların hızlı bir büyüme trendi içerisine girdiğine işaret eden Aşçı, Büyümek için İzmirde bir çırpınış ve kıpırdanma var. İzmirde hangi sektörlerde kıpırdanma var diye bakarsak eğer tekstil, plastik, demir-çelik ve elektrik-elektronik sektörünü çok rahat görebiliyoruz. Birçok firma kendi markasını yarattı. Ciddi AR-GE yatırımları var. Bunların son tüketiciye faydaları da olacak. Son tüketici derken tüm İzmirden söz ediyorum. Endüstriyel gayrimenkul firmaları ile iş yapan firmalar İzmire birçok seçenek ile geliyorlar. İzmir-İstanbul ve Kocaeli gibi yerlerde yer arayışları var ancak büyük firmalar İzmiri tercih edince İzmire ciddi yatırım ve istihdam olacak. Tüm İzmire önümüzdeki 10 yıl içinde göçlerle birlikte 1 milyon kişinin iş sahibi olacağını düşünüyorum dedi.
İZMİRDE YENİ OSBLERE İHTİYAÇ VAR
Son olarak OSB bölgeleri ile ilgili genel olarak fikirlerini paylaşan Aşçı, sözlerini şöyle sonlandırdı: Aliağa (ALOSBİ) ve Kemalpaşa (KOSBİ) bölgesi ciddi hareketlilik kazandı. Bunun dışında Tire OSB, Pancar OSB, İTOB OSB tam kapasite çalışıyor. Serbest bölgeleri saymıyoruz bile. Bunlar İzmirin büyüdüğünün işaretidir. Burada 5 organize sanayi bölgesi daha yapılsa oraları da dolacaktır. İzmirde yer bulamayan firmaların Manisa ve Akhisar OSBde yer baktığını biliyoruz. Artık İzmirin de yeni alanlara ihtiyacı var. Bağyurdu ve Pancar OSBler nispeten küçük OSBler. O bölgede farklı sanayi alanları da var. Sanayi alanları rant olmaktan çıkarılırsa, üretici firmalar düşük maliyetle daha iyi ve daha güzel üretim alanlarına ulaşabilirler.
Haber Merkezi