İzmir’de açık pazar yeri sorunu

İzmir’de kapalı pazar yerlerinin en geç 2017 yılına kadar tamamlanması gerekiyor. İzmir Pazarcılar Esnafı Odası Başkanı Hamdin Erişen, belediyelerin tamamlamak için çalışmalarını sürdürdüğünü ama Konak, Karabağ, Bayraklı ve Buca ilçelerinin bitirilememe riski taşıdığını vurguladı


  • Oluşturulma Tarihi : 21.10.2015 07:47
  • Güncelleme Tarihi : 21.10.2015 07:47
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
İzmir’de açık pazar yeri sorunu

TANER UYANIKER

İzmir’de 5957 sayılı Pazar Yerleri Yönetmeliği’ne göre 2017 yılına kadar açık pazar yerlerinin kapalı pazar yerine çevrilmesi gerekiyor. Bu çerçevede belediyeler çalışmalarını sürdürse de bazı belediyeler risk altında bulunuyor. İzmir Pazarcılar Esnafı Odası Başkanı Hamdin Erişen, tamamlayama riski taşıyan belediyeleri ise şöyle sıraladı: Konak, Karabağ, Bayraklı, Buca.

Sokak pazarlarının bir an önce sonlandırılarak kapalı pazar yerine geçilmesi gerektiğini vurgulayan Erişen, belediyelerin bu sorunu bitirmek için bir çaba harcadıklarını söyledi.  Bazı pazar yerlerinde imar yerinin bulunamamasının sorun yarattığını ifade eden Erişen, “2017’ye kadar muhakkak pazar yeri yapılacak bir alan bulunması gerekiyor. Ya açık pazar yerleri kapatılacak ya da bir kapalı pazar yeri yapılacak. Burada halkın mağduriyeti olur. İnsanlar pazara çıkmak için kilometrelerce yol gitmek zorunda kalır. 5957 sayılı Pazar Yerleri Yönetmeliği’ne göre bunların bitmesi gerekiyor.  Birkaç belediye hemen hemen bitirme aşamasında. Bornova ve Karşıyaka bitirmek üzeredir.  Bayraklı’da hızlı bir şekilde başladı. Bazı yerlerde çok yavaş gidiyor. Daha fazla hızlandırılması lazımdır. Kanununu sona ermesi için 1,5 yıllık bir süre kaldı. Bu süre içinde pazarı tamamlayamama riskini Konak, Karabağ, Bayraklı ve Buca ilçeleri taşıyor” diye konuştu.

“HİÇBİR GÖRÜŞÜMÜZ ALINMADI”

Kapalı pazar yerlerinin halk ve esnaf için uygun olduğunu dile getiren Erişen, bu alanların Tarım Müdürlüğü tarafından kontrolünün önemine dikkat çekti. Buralarda elektriğin, suyun olduğunu belirten Erişen yazı sıcaktan kışın soğuktan korunduklarını ifade etti. Kanunun artıları yanı sıra eksikliklerinin de olduğunu belirten Erişen, “Pazar yerleri yapılırken hiçbir görüşümüz alınmadı. Bir mimar, mühendis bunu proje haline getirip veriyor. Biz orada bulunan insanlarız. Bunun uygulayıcısıyız. Aksayan yönlerimizden birisi o pazar yerlerinde yolların dar olmasıdır. Malımızı iyi sergileyemiyoruz.  Nasıl üç kişi daha alabiliriz diye pazarı sıkıştırıyorlar. Yollar daralıyor. Ne esnaf rahat edebiliyor ne de vatandaş. Yapılırken proje aşamasında bizim de görüşümüzü alın diyoruz ama maalesef uygulayıcıların fikri alınmıyor ve bu masa başında hazırlanıyor. Belediye başkanlarıyla görüşüyoruz. Bizim de oy hakkımız olması gerekirdi” dedi.

“BELEDİYELER YÜKSEK ÜCRET ALIYOR”

Bazı belediyelerin kapalı pazar yeri yaptıktan sonra talep ettiğini dile getiren Erişen, “Torbalı kişilere yer verirken 3-4 bin lira para aldı. Kemalpaşa çok güzel bir yer yaptı onlarda adam başı 4 bin 500 lira para aldı. Bir de her hafta işgaliye parası alınıyor. Ya sen pazarı bana mı yapıyorsun yoksa halka mı? Siz neden bunu bize mal ediyorsunuz? Bu duyuluyor ama bununla ilgilenen kimse yok. Bunun yanında açtığımız ve açmadığımız günlerde de işgaliyesini veriyoruz. Bu işgaliye günlük olması gerekir. Pazarcıların hiç mi işi olmayacak? Pazar yeri uygulamasında metrekare en yüksek 2 lira en düşük 50 kuruş olması gerekiyor ama bazı belediyeler buna da uymuyor. Bazı yerlerde metrekareye çok yüksek ücretler alınıyor. Zam yapılıyor ve uygulamaya geçince haberimiz oluyor. Biz istiyoruz ki 1 lira aşağı alsınlar bizde bunu vatandaşa yansıtalım” şeklinde konuştu.

5957 sayılı Pazar Yerleri Yönetmeliği Kanunu:

-Semt pazarları, tüketici piyasasının büyüklüğü, ulaşım imkânları, semt pazarı sayısı ve bunların birbirlerine yakınlığı ile semt pazarının çevreye, altyapıya ve trafiğe getireceği yükler ile can ve mal güvenliği riski göz önünde bulundurularak belediyelerce kurulur.

 -Belediyeler, modern pazar yerleri kurmak, pazar yerlerinde malların hijyenik şartlarda satışa sunulmasını sağlayıcı uygun çalışma ortamını oluşturmak ve altyapı ile çevre düzenlemelerini yapmak, tüketicinin korunmasına yönelik tedbirleri almak ve gerekli denetimleri yapmakla görevlidir.

 

Haber Merkezi