- Gündem
- 05.07.2025 14:15
11’inci Küresel Isınma Kurultayı’nda konuşan Başkan Soyer, küresel iklim değişikliği ile mücadele kapsamında 8 Aralık’tan itibaren İzmir’de her doğan çocuk için bir fidan dikeceklerini söyledi
ÖZKAN PEKÇALIŞKAN
Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin (EGD) 11’inci Küresel Isınma Kurultayı İzmir’de Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Kurultay’ın açılışını İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer yaptı. Açılışta konuşan EGD Başkanı Celal Toprak, 11 yıl önce yola çıktıklarında ellerinden geldiğince farkındalığı artırıp çalıştıklarını söyledi. Farkındalık noktasında yapılan kurultaylar ile 200’ün üzerinde gazeteciyi kurultaylarda konuşmacı yaptıklarını ifade eden Toprak, bu sayede ufak da olsa bir meslek örgütü olarak küresel iklim değişikliğine değinebildiklerini söyledi.
HEPİMİZİN MESELESİ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise yaptığı konuşmada EGD’nin 11 yıldır bu organizasyonu düzenlemekle ne kadar güçlü bir vizyona sahip olduğunu gösterdiğini belirtti. Küresel iklim değişikliğinin ne üreticinin ne de sadece tüketicinin derdi olmadığının altını çizen Soyer, “Bu mesele devletlerin ya da şirketlerin de meselesi değil. Bu hepimizin meselesi. Din, dil, ırk ve siyaset ayrıştırmadan hepimizin aynı gemide olduğunu gösteren bir mesele. O nedenle EGD’nin bu vizyonu gösterip bunun için organizasyon yapmaya soyunması gerçekten her takdirin üstündedir. Bu nedenle bütün kalbimle tebrik ederken, kolaylıklar diliyorum” dedi.
VARLIKLARIN YAŞAMI PARÇALANAMAZ
İklim değişikliği ve doğal afetlerden dünyada en çok etkilenecek şehirlerin başında maalesef İzmir’in ön sıralarda geldiğini belirten Soyer, “İşte bu gerçeklik üzerinden İzmir’de sadece insanın yaşamını değil, insanın hava ile su ile iklimle yani doğanı tüm bileşenleri ile barışık bir hayat sürdüğü bir kent iklimi yaratmayı en baştan hedef belirledik. Bu nedenle sadece insanların yaşamı değil yanı başımızdaki flamingoların da başkanı olacağımı ifade etmiştim. Çünkü suda, ormanda, dağda, toprakta yani yaşamın olduğu her yerde insanda dahil tüm varlıkların yaşamının parçalanmaz bir bütün olduğunu biliyoruz. Bu nedenden dolayı bu şehrin belediye başkanı olarak doğaya uyumu yerel yönetim anlayışını inşa etmek için kapsamlı bir strateji hazırlayıp birçok çalışma yaptık. İlk olarak iklim krizinin etkilerine dair tedbir almak ve iklim değişikliğine uyum sağlayacak politikalar geliştirebilmek için İklim Değişikliği Daire Başkanlığını kurduk. 2020 yılına kadar sera gazı emisyonunu yüzde 20 oranında azaltma taahhüdümüzü İklim ve Enerji için Başkanlar Sözleşmesi ile 2030 yılına kadar yüzde 40 oranında azaltacak bir şekle getirdik” şeklinde konuştu.
DÖRT BİYOGAZ TESİSİ YAPACAĞIZ
İzmir için güneş enerjisinden elektrik üretmeyi öncelikleri arasına aldıklarını da değinen Soyer, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu konuda Çiğli Çamur Kurutma tesisini, Menderes’teki Solar Çamur Kurutma Tesisi, Bayraklı Ekrem Akurgal Yaşam Parkı ve Spor Salonu, Seyrek Hayvan Barınağı ile Selçuk Katı Atık Transfer İstasyonu çatılarına güneş santralleri kurduk. ESHOT otobüs filosundaki 20 adet elektrikli otobüsümüzü önümüzdeki yılbaşında 40’a çıkartıyoruz. ESHOT’un Buca’daki atölye binaları da bu otobüslerin elektrik ihtiyacını karşılamak için güneş enerji santrali kurduk. İzmir’i demir ağlarla örüyoruz dememizin en temek nedeni de budur. Sağlıklı, güvenilir ve daha temiz bir ulaşım sistemini İzmir’de hakim kılmaya çalışıyoruz. Aliağa İtfaiyesinde 68, Bergama Mezbahasında 74 ve Uzundere Çok Amaçlı Spor Salonunda 35 kilovat gücünde güneş enerji santrali kurmak için çalışmaları başlattık. Geçtiğimiz hafta Harmandalı’da açtığımız Biyogaz tesisi ile İzmir’de atıktan enerji üretimi devrini başlattık. Bu kadarla kalmadık, Bergama, Dikili ve Aliağa’da da dört biyogaz tesisini de en kısa zamanda hayata geçireceğiz.”
ÇOCUKLARI AĞAÇLARI İLE BÜYÜYECEK
Soyer son olarak ‘ormanizmir’ kampanyası başta olmak üzere Türkiye’nin her tarafında büyük bir karşılık buldukları ağaçlandırma çalışmalarını tüm hızıyla sürdürdüklerini belirterek, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Bu kapsamda İzmir’de doğan her bir bebek için bir fidan dikmeyi, 35 yaşayan park kurmayı ve kent içi parkları yeşil koridorlar ile kırsal alanlara bağlamayı hedefliyoruz. 8 Aralık’ta itibaren başlayacağımız hoş geldin bebek paketi ile çocuklarımıza hem zıbın biberon ihtiyaçlarını hem de Selçuk Şirin ile birlikte hazırladığımız 7 kitabı ve doğdukları gün onlar için bir ağaç dikmeyi başlatmış olacağız. Çocuklarımız İzmir’de onlar için dikilen ağaçları ile beraber büyüyecekler.”
Arşivden çıkan ilk 23 Nisan kutlamaları kareleri
Yangının acı rengi: Seferihisar griye boyandı