İzmir’de otellerin kapısı sağlıkçılara açık!

İzmir’de oteller sağlık çalışanlarına kapılarını ücretsiz açmaya hazırlanıyor. Kaygılarını dile getiren ETİK Başkanı İşler, devletin birkaç noktada kendilerine güvence vermesini istedi


  • Oluşturulma Tarihi : 30.03.2020 07:19
  • Güncelleme Tarihi : 30.03.2020 07:19
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
İzmir’de otellerin kapısı sağlıkçılara açık!

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER
Koronavirüs salgını nedeniyle İstanbul başta olmak üzere, birçok kentte oteller sağlık çalışanlarına kapılarını açmış durumda. Öyle ki The Marmara otelinin yönetimi, İstanbul’un en önemli noktalarından Taksim Meydanı’nda bulunan otellerinin odalarını çevrede görev yapan sağlık çalışanlarına ücretsiz olarak açtı. Yine İstanbul’da Koç’un sahip olduğu Divan otelleri de sağlık çalışanlarına kapılarını ücretsiz bir şekilde açtığını duyurdu. Bu noktada gözler İzmir’deki turizmcilere çevrildi. Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet İşler, şu anda bir virüse karşı savaş koşullarının oluştuğunun altını çizerek İzmir’deki otellerin de bu savaşta en ön cephede savaşan sağlık personellerine kapılarının sonuna kadar açık olduğunu vurguladı. Otel yöneticilerinin sahada toplum sağlığını düşünerekten cevaplanmasını istediği bir takım sorularının da olduğunu belirten İşler, otellerin fiziksel altyapısını virüse karşı güçlendirmenin yanın sıra otel personellerinin de bu salgınla ilgili eğitimden mutlaka geçmesi gerektiğini vurguladı.



KURUMLARLA İLETİŞİM HALİNDEYİZ!
Oluşan bilgi kirliliğine açıklık getiren İşler, İzmir’de gerekli kurumlarla iletişim halinde olduklarını bildirdi. İşler, şunları söyledi: “Biz şu an bir savaş ortamındayız. Bu savaşta karşımızdaki düşman gözle görünmeyen bir virüs. Bu durumda bir pandemi ilanı yapılmıştır. Savaşta da bir ülke topyekun mücadele etmek zorunda. İzmirli turizmciler olarak biz de kesinlikle böyle bir savaşta otellerimizi sağlık çalışanlarımıza açmamak gibi düşüncemiz asla olamaz. Birileri söyledi diye de bunu yapmıyoruz. Burada bir bilgi kirliliği var. Bir kere bunu düzeltmemiz lazım. Biz zaten gerekli kurumlarla iletişim halindeyiz. Balçova’da bir huzurevinde bulunan vatandaşlarımızdan durumu iyi olanlarla virüs riski olanların ayrılması için otellerimize bir talep geldiğinde biz seve seve ‘evet’ demiştik. Ancak daha sonra buna gerek olmadığını, yaşlıların Urla karantinaya sevkleri yapıldığını söylediler, dolayısıyla bu otel kararından vazgeçtiler. Bu tarihten sonra zaten bu konuyla ilgili bize herhangi bir talep de gelmedi” dedi.
“HAYIR” MÜMKÜN DEĞİL!
Sağlık çalışanlarının belli bir disiplinle, iyi bir yönetme ve yönlendirmeyle otellerde misafir edilmesi gerektiğinin altını çizen İşler, aksi takdirde virüsün daha fazla yayılmasına yol açılabileceğini dile getirdi. İşler, “Otellerimizin kapılarını sağlık çalışanlarımıza sonuna kadar açtık. Ancak ‘Hadi bütün sağlık çalışanları burada kalın’ diyemeyiz. Çünkü burada bir virüs tehlikesi var. Bunun kontrolü bir şekilde yapılması lazım. Bu kontrolün yönetme biçimi de valilik ve valiliğe bağlı birimler tarafından organize edilmesi gerekiyor. Amatörce bir çağrıyla bu insanları otellerimize davet ettiğimizde zaten kendileri gelmezler, gelemezler. Çünkü dediğim gibi iyi bir yönetişim tarafından insanlar yönlendirilerek kontrolün yapılması gerekiyor. Aksi halde biz bu virüsü daha fazla yaymış oluruz. Yapılması gerekeni ilgili kurumlar zaten zaruriyete göre bunu ön görerek, bize gerekli çağrıları yapıyorlar. Sağlık çalışanlarımız, dinlenmek ve hastaneden çıkıp bu virüsü ailelerine bulaştırmamak için otellerde kalmak istiyor. Bizim böyle bir talebe hayır dememiz mümkün değil. Sağlık çalışanlarımız bu virüsün göbeğinde mücadele ediyor. Bizim sağlıklı kalmamız için verdikleri bu mücadelede onların yanlarında olmamız çok doğal. Fakat dediğim gibi biz birileri çağrıda bulunuyor diye bunu yapacak değiliz. Biz devletimizin yanındayız, burada valiliklerimiz, valiliklerimizin ilgili birimleri var. Onlar doğru bir yönetim biçimiyle hareket ediyorlar. Bu noktada devletimizin bir talebi ve emirleri geldiği takdirde hiç kimse buna hayır demeyecek kadar vatansever ve aynı zamanda ülkesini milletini düşünen insanlar” değerlendirmesinde bulundu.  
SORULARIMIZA YANIT İSTİYORUZ!
Sahada yaşanması muhtemel gelişmelerle ilgili sorulara cevap aradıklarını da belirten İşler, şöyle konuştu: “Turizm sektörünün konuyla ilgili sahada sorduğu bir takım soruları var. Bu sorularımızı sıralamak istiyorum. Öncelikle kayıtsız şartsız biz, böylesi bir dönemde buraları hizmet vermeyle ilgili olarak hiçbir kuşkumuz yok. Bizim tesislerimiz kamunun malıdır. Devletimizin hizmetine amadedir. Bu düşünceyle ilgili hiçbir tereddüt yok. Ancak sahada dediğim gibi bir takım sorularımız var. Otellerde personel yok çünkü şu anda otellerimizin çoğu kapalı ve sadece güvenlikçileri var. Personellerimizi bu hizmet için çağırdığımızda virüs korkusundan dolayı gelmek istemeyebilir. Çünkü personel şunu düşünüyor bize de iletiyor: “Bana burada sağlıkçılardan virüs bulaşabilir ben de bu virüsü eve sevdiklerime bulaştırabilirim’ diyor. Otel yöneticisi de cevap olarak ‘Tamam sen de otelde kalırsın sana da oda veririz’ deyip personeli ikna edebilir. Ancak burada çalışmaya başlayan otel personeline virüs bulaştı diyelim ve bu personel hayatını kaybetti. Bu bir işyeri kazası olarak kayıtlara geçer, kanun böyle diyor. Personelin ailesi tazminat davası açabilir. Bu tazminat davasını kim karşılayacak? Devlet mi? İşveren mi karşılayacak? Yoksa böyle bir tazminat açılmayacak mı denecek? Ben soruları soruyorum. Bunların hiçbiri bizim otellerimizi açmamamıza her hangi bir sebep olamaz. İyi bir yönetim biçimi gerekiyorsa, bu soruların da cevaplanması gerekiyor. Gelmek istemeyen personel nasıl getirtilir? Zorla mı, jandarmayla mı? Gelenle ilgili olarak bunlar evlerine dönecek mi? Yoksa sağlık personelleri gibi otelde bir yer mi tahsis edeceğiz? Oteldeki hizmetlerinden dolayı herhangi bir otel personelimizi virüsten kaybedersek bunun sorumluluğu kimde olacak? Bunun maddi ve manevi doğacak sorumluluklarını kim üstlenecek? Sahanın böyle de gerçekleri var.”
DEVLET DESTEĞİ ŞART
Personelin bir eğitimden de geçmesi gerektiğini belirten İşler, devletten bir kararnameyle destek istediklerini belirtti. İşler, “Otel personellerimizin bu virüse karşı herhangi bir eğitimi yok. Bize bu virüsten korumayla ilgili alanında uzman kişiler tarafından ciddi bir eğitim verilmesi gerekiyor. Otelin muhakkak virüse karşı olabilecek fiziksel altyapısının oluşturulması lazım. Personellerin gönüllülük esaslı çalışması lazım. Kimseyi zorla evinden getirtemeyiz. Burada çalışan personellere herhangi bir şey olduğunda ailelerinin tazminat açma durumu olabilir bununla ilgili bir kararname, bir tamim veya bir genelge çıkması lazım. Sağlık çalışanlarımızın normal bir misafir gibi ağırlanmaması gerektiği bilinmesini isterim, bu çok ciddi bir konu. Herkesin kaygıları var ve bu kaygıların giderilmesi gerekiyor” diye konuştu.
1 NİSAN’DA BAŞLAYACAK
Bütün sahadaki kaygılara rağmen 1 Nisan’dan itibaren Ege Üniversitesi lokasyonunda bir otelin sağlık çalışanlarına ücretsiz bir şekilde hizmet vermeye başlayacağını belirten İşler, “Bizim bir tane tesisimiz Ege Üniversitesi yakınında 1 Nisan’dan itibaren bu hizmeti vermeye başlayacak. Bunun yanında yine Konak’ta da böyle bir hizmetin verilmesi noktasında bir talep var. Diğerleri ise virüsle ilgili olabilecek sayının artmasıyla doğru orantılı bir şekilde devreye girebilir” şeklinde konuştu.

Haber Merkezi