Sayfa Yükleniyor...
İzmirdeki sivil toplum kuruluşları Myanmar ordusunun Arakan eyaletinde yaşayan Müslüman azınlığa yönelik saldırılarına tepki gösterdi
E. ÇAĞLA GENİŞ
İzmirde İzmir Sivil Toplum Kuruluşları Platformu (İSTOK) ve Memur-Sen İzmir İl Temsilciliği, öncülüğünde bir araya gelenler Myanmarın Arakan eyaletinde Müslümanlara yönelik saldırıları protesto etti. Konak Meydan Camii önünde toplanan grup adına açıklama yapan İHH İzmir Şube Başkanı Rasim Çalar, Arakanda soykırıma dönüşmüş korkunç bir zulüm ve insanlık trajedisi yaşandığını belirterek, Türkiye Dönem Başkanlığını yaptığı İslam Ülkeleri İşbirliği Teşkilatını hemen aktif olarak devreye sokmalıdır. Biz adaleti, insan hak ve özgürlüklerini savunmayı temel ilke edinmiş İzmirliler olarak haksızlığa, hukuksuzluğa, zulme, sömürüye asla rıza göstermedik, göstermeyeceğiz. Gittiğimiz her yerde, bulunduğumuz her platformda mazlum ve Müslümanların meselelerini gündeme taşıyacak, insanlık vicdanını uyandıracağız dedi.
VAHŞİCE ÖLDÜRÜLÜYORLAR
Dünyanın Arakanda yaşanan katliam için sessizliğini muhafaza ettiğini ifade eden Çalar, Hiçbir suçu, günahı olmayan ve son derece kötü fiziki koşullarda yaşamaya mahkum edilmiş insanlar, anlaşılmaz siyasi, ideolojik hesaplarla kadın, genç, yaşlı, çocuk demeden en acımasız, en vahşi yöntemlerle öldürülmektedir. Bütün insanlığın gözleri önünde hiçbir hak, hukuk, adalet ve etik ilkelere itibar etmeksizin işlenen kitlesel cürüm ve cinayetlere başta Birleşmiş Milletler olmak üzere, devletler, siyasetçiler, aydınlar, sanatçılar, gazeteciler, sivil toplum örgütleri özetle bütün dünya sessiz kalmaktadır. Sözde medeni dünya insan hakları ve özgürlüğüne ilişkin tüm ilkelerini çiğnemiş, ayaklar altına almıştır. Öyle ki, bu kesin ve feci insan hakkı ihlalleri karşısında dünya sadece koyu bir sessizliği seçmiyor adeta tepki vermeye, zulme karşı sesini yükseltmeye de çekiniyor gözükmektedir ifadelerini kullandı.
ELLERİNDEN TUTMAK ZORUNDAYIZ
Katliamlara maruz bırakılanlar Müslümanlar olunca dünya ülkelerinin sessiz ve duyarsız kalmayı tercih ettiğini savunan Çalar, Anlaşılan o ki, öldürülen, kanı akıtılan Müslümanlar olunca üzülmeye, önlemeye gerek duyulmamaktadır. İnsan hakları ve özgürlüğü Müslümanlar için işlevini yitirmektedir. İşin daha vahim boyutu ve anlatılamaz olan yanı acı ve işkencelere maruz bırakılan kardeşlerine biz Müslümanların duyarsız kalması anlaşılır gibi değildir. Kardeşlerimize insani ve İslami sorumluluğumuz gereği siyasi, ekonomik, medyatik yardım yapmamak, bizi kardeş kılan ruhun çürüdüğünü, bizi bir ve beraber kılan imanımızın zayıfladığını göstermektedir. Bir an önce, hemen şimdi kendimize dönerek, kim ve ne olduğumuzun bilincini yeniden kuşanarak, kardeşlik duygularıyla silkinip Arakanlı kardeşlerimize elimizi uzatmak zorundayız şeklinde konuştu.
DEMOKRATİK EYLEMLER YAPILMALI
Türkiyenin dönem başkanlığını yaptığı İslam Ülkeleri İşbirliği Teşkilatını hemen aktif olarak devreye sokması gerektiğini kaydeden Çalar, şunları söyledi: İslam ülkeleri kendilerini teslim alan ataletten bir an önce kurtulmalı, tarihi, siyasi, ekonomik sorumluluklarını acilen yerine getirmelidir. Sivil toplum örgütleri kardeşlerimizin sorun ve ihtiyaçlarıyla daha yakın, daha yoğun ilgilenmeli, gittikleri her yerde bu zulümlere karşı farkındalık oluşturacak etkinlikler yapmalı, demokratik eylemler yapmalıdır. Biz adaleti, insan hak ve özgürlüklerini savunmayı temel ilke edinmiş İzmirliler olarak haksızlığa, hukuksuzluğa, zulme, sömürüye asla rıza göstermedik, göstermeyeceğiz. Gittiğimiz her yerde, bulunduğumuz her platformda mazlum ve Müslümanların meselelerini gündeme taşıyacak, insanlık vicdanını uyandıracağız. İkiyüzlü Batının, BMnin sessiz kalmasına karşı haykırıyoruz. Dünya beşten büyültür, üstünlük güçte değil haktadır. Öte yandan İzmir Mardinliler Mardinliler Sağlık Kültür Dayanışma ve Kalkınma Vakfı (MARVAK) ve İzmir Mardinliler Genç İşadamları Derneği (İMGİAD) de Arakan'da zulüm edilen müslümanların yanında olduklarının mesajını verdi.
Haber Merkezi