İzmir’in Pierre Loti’si boş kaldı!

BURCU YANAR/ÖZEL HABER
Kadifekale’de bulunan ve İstanbul’da yer alan Pierre Loti Tepesi’ne benzerliğiyle dikkat çeken Kır Bahçe Aile Çay Bahçesi ne yazık ki beklenen ilgiyi İzmir’de göremiyor. Yaz sezonunun ortasında olmamıza rağmen bomboş kalan çay bahçesi, tüm İzmir’i ayaklarınıza sererek bir an önce ziyaretçilerini bekliyor. Önceki yıllarda bir aile gazinosu olarak işletilen mekanda ünlü sanatçılar, sihirbazlar ve çok daha fazlası hizmet verirken, şimdilerde Kadifekale hakkında çıkan olumsuz haberler sebebiyle kuş bile uçmayan saklı bir cennet haline dönüştü.



“KALE’NİN İŞİ 98’DE BİTTİ!”
Çay bahçesinin sahiplerinden olan ve 30 yıldır ailecek işletmeciliğini yürüten Hüseyin Tabar (nam-ı diğer Kırbaççı Hüseyin) ve oğulları Cesur Tabar ile Mesut Tabar, burayı adeta kendilerininmiş gibi benimseyerek her şey ile ilgileniyor ve Kale’nin içerisinde yer alan en temiz mekan olarak vatandaşa hizmet sunuyorlar. Fakat Kadifekaleli yerli vatandaş dışında bu saklı cennetin varlığından haberi olmayan pek çok insan var. Çocukluğundan beri Kadifekale’de yaşayan işletmeci Mesut Tabar, burası hakkında bilinmeyenleri anlattı. Aslen Mardinli olan Tabar ailesi yaklaşık 30 yıldır Kadifekale’de yer alan Kır Bahçe Aile Çay Bahçesi’nin işletmeciliğini yürütüyor. Tabar, “Abim, ben, ablam, annem, babam hepimiz burayla ilgileniyoruz. Zamanında burası bir aile gazinosuydu. O zamanlar ben küçüktüm ama hatırlıyorum. Sanatçılar gelirdi, sihirbazlar gelirdi ve buralar hep dolu olurdu. İşlerin iyi olduğu o zamanlarda burada en az 40-50 tane garson çalışırdı. Belli bir zaman sonra Kadifekale basının abartılı haberlerinden dolayı insanların gelmeye korktuğu ve çekindiği bir yer haline gelmeye başladı” diye konuştu.
“Kadifekale İzmir’in ufak mahallerinden biri değil” diyen Tabar, “Bugün; Yağhaneler, Eşrafpaşa, Çankaya, Tepecik’in arka sokakları da Kadifekale’ye bağlıdır. Orada olan bazı üzücü olayların Kadifekale’de olduğu söylendi ve bu şekilde halka duyuruldu. O sebeple burası kötü lanse edildi. 1998 yılında terör olayları çok alevlendiği için ve buradaki nüfusunun çoğunluğunun Kürt halkı olmasından dolayı biraz da burası bir kargaşa haline geldi ve önyargılar oluşmaya başladı. 1998’den sonra Kadifekale’nin hemen hemen işi bitti diyebiliriz. Fakat biz yine de o zamandan beri sıkıntılı da olsa burayı işletmeye devam ediyoruz” açıklamasında bulundu. 



“KOCAOĞLU DURDURDU!”
Buranın şu anda bir gelir kaynağının olmadığının da altını çizen Tabar, “Ara sıra burada düğün vs. yapmak isteyenlerden üç beş kuruş para kazanarak anca kira masraflarını çıkartabiliyoruz. Biz buranın tekrar eski dönemlerine dönmesini bekliyoruz. Burayı temiz tutmak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Buraya gelen tek tük birkaç insan da Kale’nin içerisinde tek düzenli ve temiz bir yer olarak buranın var olduğunu söylüyorlar. Yaşını almış insanlar bugün buraya geldikleri zaman hala daha bize eskiden burada sahneye çıkan Sihirbaz Zara’yı soruyorlar. O günlerin geri gelmesini herkes çok istiyor” diye belirterek, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Kadifekale ile ilgili çok güzel plan ve projeleri olduğunu da ekledi ve şunları söyledi: “Tunç Soyer burayı defalarca kez ziyaret etti. Bundan önce İzmir Ticaret Odası’nın eski başkanı Ekrem Demirtaş ve Kale’yi Güzelleştirme Derneği Başkanı Salih Erkekli ve abim, kale için çok fazla çalışmalarda bulundu. İnsanları Kale’ye çekebilmek ve buranın korkulacak bir yer olmadığını anlatmak için uğraştık.” Sonrasında eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun bütün bağlantıları kestiğini iddia eden Tabar, “Buradaki tarihi doku çalışmalarının hepsi de yarım bırakıldı. Şimdiki Başkanımız Tunç Soyer, bir belediye başkanından çok bize bir ağabey gibi davranıyor. Göreve geldikten sonra hemen bu işi üstlenmesi de çok güzel bir şey. Bu sayede Kale’yi tekrar eski haline getireceğiz” şeklinde konuştu.



7 AY İŞ YOK!
Tabar, burada eskiden 50 ailenin ekmek yediğini de sözlerine ekleyerek, “Tekrar söylüyorum burası kötü lanse edildiği için çöktü. Buranın çalışma süresi sadece 5 buçuk ay. Yüksek kesimde olduğu için kışı erken gelir, yazı da geç gelir. Geri kalan aylarda ise burası kendisini çeviremediği için bizler de kendimize başka işler bulmak durumunda kalıyoruz. İnsanların buradaki saklı cenneti fark edebilmesi için, gelip görmeleri gerekiyor. Burada emniyet mensuplarımız her gün nöbet tutuyorlar. Kale’ye gelmekte korkulacak hiçbir şey yok.  Ahmet Piriştina’nın Kadifekale için bir projesi vardı. ‘Burayı ikinci Paris olarak bilecekler’ diye. Bizler Tunç Başkanımızdan Agora’dan buraya kadar uzanacak olan bir teleferiğin de sözünü aldık. Burası şu an kentsel dönüşüm sürecinde, bittiğinde her şey çok daha güzel olacak” dedi.