- Gündem
- 05.05.2025 00:30
A Milli Futbol Takımı kaptanı Arda Turan, Makedonya maçı sonrası uçakta gazeteci Bilal Meşeye saldırıda bulunmasına İzmirli gazetecilerden tepki gecikmedi. Yaşananları tasvip etmediklerini belirten gazeteciler, Bilal Meşeye de sahip çıktı
YUSUF ÇAĞIRTEKİN - ÖZEL HABER
Türkiye A Milli Futbol Takımımızın kaptanı Arda Turan, önceki gün oynanan Türkiye-Makedonya maçının ardından uçakta Milliyet Gazetesi Spor Yazarı Bilal Meşeye saldırdı. Bilal Meşenin boğazını tutan Arda, ağır küfürler etti. Bu durum karşısında sessiz kalmayan İzmirli gazeteciler, Ardaya tepki gösterdi. Ardanın yaptığı hareketin izahı olmadığını söyleyen gazeteciler, basın mensuplarına uygulanan bu şiddetin bir an önce son bulmasını istediklerini belirtti.
ÇOK ÇİRKİN BİR HAREKET
Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) İzmir Şube Başkanı Bahri Okumuş, Her ne olursa olsun hiç kimsenin bu tür bir eylemde bulunmasını kabul edemeyiz. Çok çirkin bir hareket olduğunu düşünüyorum. Kimse kimseye bu hakkı veremez dedi. TSYD İzmir Yönetim Kurulundan Murat Atilla ise konuyla ilgili, Ardanın yaptığı yanlış kadar Fatih Terimin ve diğer milli takım yetkililerinin de suskunluğu aynı derecede vahim. Türk futboluna çeyrek mafya yöntemleriyle yön vermeye çalışırsanız; bu yaşananlara da ses çıkartamazsınız. Bugüne kadar sadece taraftarlara uygulanan 6222 sayılı sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesine dair yasanın, Arda ve onun gibi sporcuları uygulanmasını talep ediyorum diyerek tepki gösterdi.
ŞİDDETİN GEREKÇESİ OLAMAZ!
İzmirde yerel basında çalışan gazetecilerin tepkilerini baktığımızda, Ticaret Gazetesinden Fatih Özkılınç, Türkiye Cumhuriyeti Milli Takımının kaptanı olan bir kişinin, bir meslektaşımıza hakarete ve küfre varan cümleler kurması ve fiziksel saldırıda bulunması kabul edilemez bir davranış. Arda Turanın kendisinin hoşuna gitmeyen yazılar ve haberler dolayısıyla meslektaşımıza tepki göstermesini eleştirmesini anlayabiliriz ama bu tepkisini küfürle, fiziki şiddetle göstermesi bir acizliktir dedi. Gazetemizden mesai arkadaşımız Emircan Işıldak ise konuyla ilgili, İçeriği ve nedeni ne olursa olsun; bir gazeteciye fiziksel her türlü şiddetin gerekçesi olamaz! Gazeteciler fikrin ve düşünce özgürlüğünün yegâne temsilcileridir. Arda Turan gibi Türk futbol tarihinin en değerli isimlerinden birinin, bir basın mensubuna yaptığı bu şekilde bir müdahale kabul edilemez. Sporcuların yalnızca icra ettikleri işle ilgili gündemde olmaları gerekirken, ne yazık ki ülkemizde utanacağımız bu tür tablolar ile sürekli karşılaşıyoruz. Gazetecilere karşı işlenen bu fiziki şiddet ilk değil, belki de son olmayacak! Bu problemlerin kişisel atışmalardan sıyrılması ve sorunun çözümü için basın temsilcilerinin, oyuncuların ve federasyon yetkililerinin bir araya gelmesi gerektiğini düşünüyorum. Basın mensuplarına haber yaparken asla atlamaması gereken etik kurallar olduğu gerçeğini göz önünde bulundururken, topluma mal olmuş kişiler ve olaylar hakkında yapılan haberlerdeki eleştiri boyutunu da dünya basınını biraz irdeleyerek göz önünde bulundurması gerekiyor. Umarım bundan sonraki süreçte futbolcular, sporcular yalnızca başarıları ve kariyerleri ile anılırlar dedi.