Kalpte erken tanı hayat kurtarıyor

ONURHAN ALPAGUT

Özel Karşıyaka Göz Dal Merkezi Kardiyoloji Uzmanı Opr.Dr. Bülent Gürçay, kalp rahatsızlıkları hakkında uyarılarda bulundu.

Gürçay, kalp krizine yol açan koroner arter rahatsızlığına erken tanı konulması halinde hastaların, sağlıklı insanlar gibi kaliteli bir yaşam sürebildikleri, bu nedenle kuşku duyulan belirtilerde hiç vakit kaybetmeden doktora gitmenin hayat kurtarabileceği belirtti.

“VAKİT KAYBETMEDEN DOKTORA BAŞVURUN”

Özel Karşıyaka Göz Dal Merkezi Kardiyoloji Uzmanı Operatör Dr. Bülent Gürçay, koroner kalp hastalığının belirtilerini sıraladı. Gürçay, “Koroner kalp hastalığında kalbe kan götüren ve kalp kasının beslenmesini sağlayan atardamarların daralması ve kalbe yeteri kadar kan taşıyamaması söz konusudur. Atardamarların damar sertliği plakları ile yavaş yavaş daraldığında, dinlenmede kalp adalesi yeteri kadar kanlanabilir ancak egzersiz sırasında kalp kasının oksijen ihtiyacı arttığı için daralmış koroner damarlardan kalp adalesine giden kan yeterli olmaz. Bu koşullarda hasta egzersiz sırasında göğüs ağrısı hisseder ve ağrı istirahatle veya damar genişletici ilaçlarla geçer. Ağrı her iki kola ve çeneye yayılabilir. Bazen mide ağrısı ile karışabilir. Egzersiz sırasında bayılma, egzersiz sırasında nefes darlığının olması yine koroner hastalığın belirtisi olabilir. Bu belirtilerin herhangi birinin bulunması durumunda doktora danışılmalıdır” uyarısında bulundu.

ENFARKTÜS NEDİR?

Enfarktüs kavramını açıklayan Gürçay, “Miyokart enfarktüsü, kalbi besleyen koroner damarların çok defa bir pıhtı ile tıkanması sonucu oluşur. Böyle bir durumda tıkanmış koroner damarların beslediği kalp kası oksijensiz kaldığı için kalbin o bölgesinde bir harabiyet meydana gelir. Halk arasında kalp krizi olarak adlandırılan bu olay sırasında hastalardan üçte biri ani ölümle hayatını kaybetmektedir. Tıkanmış olan koroner damarın 2-4 saat içinde yapılacak girişimlerle yeniden açılması halinde kalp krizleri, enfarktüs oluşamadan atılabilir. Bunun için ileri teknoloji ile donatılmış, uzmanlaşmış doktor, hemşire ve teknisyen kadrolarının 24 saat çalıştığı kalp merkezine ihtiyaç vardır. Bu merkezlerde kalp krizi geçirmekte olan hastalar derhal anjiyo laboratuvarına alınır, tıkalı olan kalp damarı katater yolu ile yerleştirilen stent ile açılarak enfarktüs önlenebilir. Katater ile açılması mümkün değilse, hasta koroner by pass ameliyatına alınarak miyokart enfarktüsü oluşmadan hayata döndürülebilir" dedi.

RİSK ALTINDA OLABİLİRSİNİZ!

Kalp hastalığını oluşturan risk faktörlerini sıralayan Gürçay, “Kalp hastalığında değiştirilebilen ve değiştirilemeyen risk faktörleri vardır. Ailede erken yaşta kalp krizi geçiren bireylerin bulunması, erkek cinsiyet ve ileri yaş değiştirilemeyen risk faktörleridir. Değiştirilebilen önemli risk faktörleri ise sigara kullanımı, şeker hastalığı, kan yağlarının düşürülmesi, şeker hastalığının ve hipertansiyonun erken yaşlarda tanınarak etkin bir biçimde tedavi edilmesi koroner kalp hastalığının önler. Oluşmuş olan koroner hastalığın ilerlemesini yavaşlatır" diye konuştu.

Risk Faktörleri

-Sigara

-Kolestrol Yüksekliği

-Diyabet

-Hipertansiyon

-İleri Yaş

-Ailede kalp- damar hastalığı hikayesi olması

-Göbek çevresinde alınan kilolar

Haber Merkezi