Kampanya sonuç verdi

Yarışma programlarıyla ünlenen çocukların aileleri tarafından açılan sosyal medya hesaplarında reklam amaçlı kullanılmaları imza kampanyası toplanmasına neden oldu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı düzenlenen kampanya üzerine “Sömürülmelerine izin verilmeyecek” açıklamasını yaptı


  • Oluşturulma Tarihi : 08.09.2017 07:59
  • Güncelleme Tarihi : 08.09.2017 07:59
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Kampanya sonuç verdi

SULTAN GÜMÜŞ - ÖZEL HABER

Yarışma programlarıyla ünlenen çocukların, medya ve aile kurbanı olmasına tepki gösteren ve gazetemize konuşan Ege Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik mezunu Halil Koca, yarışma programıyla gündeme gelen 5 yaşındaki Efecan Koçyiğit için başlatılan imza kampanyasına destek verip eleştirenler arasındaydı. Çocukların aileleri tarafından sosyal medya hesapları aracılığıyla reklam amaçlı kullanıldığına isyan eden Koca, kampanyanın sonuç bulması için ellerinden geleni yapacaklarını söylemişti. Ve kampanya binlerce destekçinin çabası sonucunda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından karşılık buldu.

EFECANLARI KORUMA KURULU

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, özel bir televizyon kanalında yayınlanan programda ünlenen ve sosyal medyada kısa sürede binlerce takipçi sayısına ulaşan 5,5 yaşındaki Erzurumlu Efecan Koçyiğit gibi ekran yüzü olan tüm çocuklar için harekete geçti. Bu amaçla bakanlık bünyesinde bir de kurul oluşturuldu. Ekrana çıkan çocukların aileleri ile temasa geçilecek, çocuklara psikolojik danışmanlık hizmeti verilecek, ekonomik anlamda sömürülmelerine izin verilmeyecek.

AİLELERLE GÖRÜŞÜLECEK

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, yurtiçi ve yurtdışından binlerce takipçisi olan “Çitos Efe” için başlatılan kampanyaya seyirci kalmadı. Efecan’ın özellikle fazla kilolu olması ve her görüntüsünde çikolata, dondurma yemesi, sürekli yemekten bahsetmesiyle birlikte başlatılan kampanyada aile hedef haline geldi. Küçük çocuğun ekrana çıkarılmasının ve sürekli yemek yedirilmesinin çocuk istismarı olduğu savunuldu. Bunun üzerine harekete geçen bakanlık, bir kurul oluşturdu. Bu kurulda, reklam filmlerinde, dizilerde, eğlence programlarında çıkan çocukların durumu tek tek incelenecek. Çocukların aileleri ile görüşülecek. Bu çocuklara psikolojik danışmanlık hizmeti verilecek, ekonomik anlamda sömürülmeleri önlenecek. Bu kapsamda ilk olarak Erzurumlu Efecan Koçyiğit’in ailesi ile görüşen bakanlık yetkilileri, aileyi özellikle obezite konusunda uyardı. Efecan’ın doktor kontrolünden geçirilmesi gerektiğini belirten yetkililer, ekrana çıkan miniklerin psikolojik olarak da desteklenmesi gerektiğini söyledi.

NARSİST ÇOCUKLAR YETİŞEBİLİR

Gazetemize konuşan Türk Eğitim-Sen İzmir Şube Başkanı Merih Eyyup Demir, konuya ilişkin şunları söyledi: “Instagram’da karşılaşıyordum. Sonra merak edip izlemeye başladım. Efecan çok tatlı ve çok zeki bir çocuk. Bir o kadar medyanın üzerine atlayabileceği de bir çocuk bu yüzden çok dikkatli olmak gerek. Bu çocuk bir ya da iki programda yer alabilir ama sürekli hale gelirse çocukta narsizm gibi kişilik bozukluğu oluşabilir. İlgiye bağımlı hale gelebilir. Efecan’dan yola çıkarak tüm çocuklar için konuşuyorum. Aile Bakanlığı’nın bu konuda devreye girmesi ve destek verecek olması çok yerinde olmuş. Çocuk neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilemez. Onu yönlendirecek olan ailedir. Ailenin bilgilendirilecek olması da çok doğru.

Demir, bakanlığın bu girişimini gereksiz bulup, “Sokaktaki çocuklarla ilgilensin” açıklamasını yapan aileye de uyarılarda bulundu: “Okuduğum kadarıyla aile bakanlığa rest çekip, sokaktaki çocuklarla ilgilensinler demiş. Evet ülkemizde çocuklara yönelik haddinden fazla sorun var. Ancak önem derecesine göre değerlendirip ilk önce şunu yapsınlar demek doğru değil. Şu an aile ve çocuk bunun farkında olmayabilir. Maddi ve manevi anlamda aşırı mutluluk, heyecan duyulabilir. Ancak zamanla dediğim gibi çocukta narsistik hareketler gözlemlenir, önceden karşılaştığı ilgiyi göremeyince bunalıma girebilir. Bu her anlamda çocuğu etkileyen, onun kişisel gelişimini olumsuz yönleriyle tetikleyen bir süreç olacaktır. Sosyal medya fenomenlerini görüyoruz. Çocuk, genç, yaşlı fark etmiyor. Bir anda parlayıp bir anda sönüyorlar. Ortadan kayboldukları zaman biz tüketiciler ‘Neden piyasada yoklar’ deyip arkasını sorgulamıyoruz. Ancak arka planında, sönüp giden o kişiler açısından müthiş bir tükenmişlik sendromu görülür. Parladıkları bu süreçte de farkında olmadıkları sorunlarla karşılaşırlar. İster istemez bu yoğun ilgi arkadaş çevrelerine karşı daha kibirli olmalarına ve bu huyla gelişmelerine neden olur. Çoğu şeyi para merkezli görmeyecek bir gençlik için çocuklarımıza sahip çıkmalıyız. Yerinde bir karar olmuş.”

YENİ BİR İSTİSMAR CİNSİ

Demir, “Ayrıca daha küçük yaşından itibaren kaba söylemleri üzerinden popülarite kazanan Erzurumlu Efe‘nin gelecekte yaşayacağı ve yaşatacağı sorunlar da kaçınılmaz. Konuşmalarının bu kadar fenomen olmasına sebep olan en önemli etkenlerden biri de ‘kaba bir dil’ kullanıyor olması. Ailesinin de bu konuda çok rahatsız olmadığı hatta aksine bu konuda tetiklediği de görülmekte. Tecavüz, taciz vakalarının bu kadar sık olduğu ülkemizde en büyük sebeplerden biride kuşkusuz ki algıdır. Kendini bu konuşma tarzı ile motive eden bir çocuk büyüdüğü zaman erkek erki üzerinden hayata bakacak ve en değerli varlık olarak kendisini gördüğünden dolayı karşı cinsini ezme durumu ortaya çıkacaktır. Belki de daha vahimi bir sonuçta yaşanabilir. Geleceğin magandasını bugünden hazırlamak yerine geleceğin bilim adamlarını hazırlamaya çalışsak mı acaba? İstismar konusunda karnemizin hayli kabarık olduğu bir dönemde bu yeni bir istismar cinsi olarak ortaya çıktı. Aileler çocuklarına neler yaptığının farkında olmadan istismar edip, zarar vermeye devam ediyor. Başlatılan bir imza kampanyası belki bu farkındalığın yaratılmasına yardımcı olacak” diye konuştu.

Haber Merkezi