Karikatür ile dolu dolu 45 yıl

Küçük yaşlarda karikatür ile alakası gelişen Karikatürist Mustafa Yıldız, sanatta 45.yılını doldurdu. Hem çizerliği hem de bu işin eğitimini vermesi ile sanatın gelişmesine katkı sunan Yıldız, Karikatür ile olan hikayesini anlattı


  • Oluşturulma Tarihi : 22.01.2020 08:26
  • Güncelleme Tarihi : 22.01.2020 08:26
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Karikatür ile  dolu dolu 45 yıl

ONURHAN ALPAGUT-ÖZEL HABER
Karikatürist Mustafa Yıldız’ın karikatüre olan ilgisi televizyon ve internetin olmadığı yıllarda başladı.  Abisinin eve getirdiği Akbaba Mizah Dergisi Yıldız’ın sanata olan ilgisini daha da artırdı. İlk eserlerini 1976 yılında Ege Ekspres Gazetesi’nde yayınlayan Yıldız, sonrasında birçok gazete ve dergiye karikatür çizdi. Sadece çizmekle de yetinmeyen Karikatürist Yıldız, karikatür sevdalısı gençleri de bir yandan eğitmeyi sürdürüyor. Yıldız, karikatür ile olan hikayesini şu şekilde aktardı: “Bir şekilde ailenizde birileri sanat ile ilgileniyorsa, sizde dolaylı yoldan etkileniyor ve ilgilenmeye başlıyorsunuz. Karikatüristliğin yanı sıra gazetecilik ile oldukça ilgiliydim. Ticaret ile uğraşmama rağmen hiçbir zaman basından da kopmadım. Dolayısıyla bu durum biraz da etkileşimden kaynaklanıyor.” Karikatür çizmenin de diğer sanat dalları gibi çok tekrar ve uğraşı isteyen bir dal olduğunu söyleyen Yıldız, bir takım becerilerinde kendiliğinden geldiğini söyledi.



ZAMANLA BECERİ ARTIYOR
Sözlerini şu şekilde sürdüren Yıldız: “Bu durum müzik aletlerine ilgi duyan bir çocuğun eline kemanı aldığında bir takım sesler üretebilmesine rağmen müzik denilecek şeyi zamanla elde etmesine benziyor. Karikatürün herhangi bir eğitimi yok. Bu durumu ben İzmir genelinde aşmaya çalışıyorum. Haftanın yedi günü çocuklarla buluşuyorum. Üç belediye, birkaç özel yer, bunun yanı sıra özel ve devlet okullarına gidiyorum. Çocukları yetiştiriyorum. Karikatür özgünlük isteyen bir sanat dalı. Okullarda bunun eğitiminin verilmemesinin bir sebebi de bu olabilir. Karikatür, muhaliftir zaman gelir okuluna kafa tutabilir. Bu iş sadece karikatür çizmekle bitmiyor. Espiri ve şaka yönü var” diye konuştu.



EFLATUN NURİ İLE TANIŞTI
İzmir’e 1970’li yılların başında gelmesiyle beraber karikatür alanında çalışmalarının hız kazandığını dile getiren Yıldız, 1976 yılında Eflatun Nuri ile tanışmasıyla beraber çizimlerinin gazetelerde çıkmaya başladığını söyledi. Yıldız Karikatürle alakasının 45 yıldır devam ettiğini ifade etti. Yıldız, “ Basında yayınlanan ilk karikatürüm Ege Ekspres’te yayınlandı. Arkasından Akbaba Dergisinde çıktı. Ortaokul son sınıftaydım. Gırgır ve Çarşaf’ın çok sattığı yıllarda bir çok gençte benimle beraber çiziyordu. Oralara da çalışmalarıma göndermeye başladım. Karikatür, üstat Oğuz Aral’ın da dediği gibi ‘Bir basın sanatı’ başka sanat dalları gibi duvarı asılıp sergilenecek bir sanat dalı değil. Dergi ve gazete aracılığı ile çok kimseye ulaşması gereken bir sanat dalı” dedi.



GENÇLERİ EĞİTİYOR
Yerel’de karikatürün gidişatını değerlendiren Karikatürist Mustafa Yıldız, “ Çizen gençlerimiz var. Ama daha çoğalması gerekiyor. Bu işin okulu olmadığını söyledim. Hal böyle olunca çocuklar kendileri bir şeyler üretmeye çalışıyor. Bizim de yaptığımız iş onları eğitmekten öte elinden tutmak. Benim Eflatun Nuri hocayla olduğum gibi Usta-Çırak ilişkisiyle bu işi yapıyoruz. Karikatür geniş bir çerçevede olduğu için belli bir kalıp yada müfredatla yürümesi de biraz zor. Ondan dolayı gençlerin karikatüre sevdalanıp, kendiliğinden sürdürmesi, bizlerin de onların elinden tutması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
BASKI VE SANSÜR HER ZAMAN VARDI
Karikatürün muhalif bir sanat olmasından dolayı gördüğü ve göreceği baskı ve sansürün kaçınılmaz olduğunu söyleyen Yıldız, “ Bu demek değil ki sadece iktidara muhalefet etmek. Bugün küresel ısınmanın Avustralya ormanlarını yok ettiği bir dünyada karikatüristin duyarsız kalması münkün değil. O yüzden biraz iğnelemesi gerekir. Giden kötü gidişat ne olursa olsun mutlaka karikatürcünün çizimle ve mizahla yoğurarak karşı tarafa aktarması gerekiyor. Bu sebeple karikatürün muhalefet etmesi lazım. Basın çizerliğini sevdiğim için birçok gazetede karikatürlerim yayınlandı. Ancak Karikatüristlerin bir takım karikatürleri kendi kendine sansürlemesi kaçınılmaz oluyor. Bu yeni bir olay değil. İlk mizah dergiciliğinin çıktığı 1970’lerden beri devam ediyor. Sürekli yönetenler, iktidar karikatür ve mizah dergiciliğini bir baskı altına almış. Bazı karikatüristler Türkiye’den kaçmak zorunda kalmış. Yada hapislere atılmış. O yüzden mizahçılar, karikatüristler ister istemez kendilerini sansürlemek yada sansürlenmek durumunda kalıyor” dedi.
BASILI MİZAHI ETKİLEDİ
İnternet karikatürcülüğünün mizah dergilerini olumsuz etkilediğini belirten Yıldız, “İnternet ortamında, dijital mizah dergileri var. Ayrıca sosyal medya da karikatürler oldukça ilgi görüyor. Binlerce, milyonlarca kişi tarafından görülüyor. Bu da gösteriyor ki karikatür ve mizah bitmedi. Ama gazete bayiine gidip bir karikatür dergisi satın almak bir maliyet. En basit karikatür dergisi 5-6 liradan başlıyor. Bu durum basılı mizahı etkiliyor. Ayrıca şunu da belirtmek isterim ki basılı karikatüre olan ilgide düşüş var. Bu durumda mizah dergileri satmıyor. Birkaç düzgün mizah dergisi kaldı. Onlarda zor şartlarda çıkıyor” diye konuştu.

Haber Merkezi