Kasaplar ithal et ve fiyat baskısı kıskacında

Et fiyatlarının artmasının mevsim itibariyle kesimlik hayvanın azalmasından kaynaklı olduğunu söyleyen Şenkara, üreticinin asıl sorununun ithal et sebebiyle baskılanan fiyatlar ve haksız rekabet olduğunu belirtti


  • Oluşturulma Tarihi : 02.12.2023 05:20
  • Güncelleme Tarihi : 02.12.2023 05:20
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Kasaplar ithal et ve fiyat baskısı kıskacında

Türkiye genelinde yaşanan kırmızı et krizi her geçen gün artarken fiyatlardaki artış sürüyor. Enflasyon ve hayat pahalılığı ile birlikte kırmızı et ihtiyacını tam olarak karşılanamadığı için kırmızı et piyasasında fiyat dengesizliği ise önüne bir türlü geçilemiyor. Yaklaşık iki haftalık süreçte İstanbul genelinde kuzu karkasın kilogram fiyatı yüzde 18 artarken İzmir’de ise bu oran yüzde 15 olarak gerçekleşti. Yaşanan bu artışların kasım-aralık aylarında kesimlik hayvanın azalmasından kaynaklandığını belirten İzmir Kasaplar Odası Başkanı Melih Şenkara, üreticinin zam istemesine rağmen önümüzdeki günlerde kırmızı ete, Et ve Süt Kurumu’nun ithal et baskısı sebebiyle bir zam yapılamayacağını belirtti. Öte yandan ithal etin perakende firmalara satılmasıyla iç piyasada haksız rekabet ortamının doğduğunu ifade eden Şenkara, “Perakende zincirleri olan firmalar ithal eti alıp piyasaya daha uygun fiyattan satarak bizleri de rekabette çok zor duruma düşürüyor. Şu anda kasapların en büyük sıkıntısı bu” şeklinde konuştu.

şenkaraet

BASKI SEBEBİYLE ZAM BEKLENMİYOR

Mevsim itibariyle küçükbaş hayvanın son dönemlerine girildiğini ve bu durumunda fiyatların yükselmesine sebep olduğunu belirten Şenkara, “Biz her yıl bu dönemlerde kuzu kıtlığı yaşarız. Hayvanlar yeni doğum yaptıkları veya doğuma yaklaşacakları için mart ayında süt kuzu dönemine gireriz. İzmir’de 2 haftalık sürece baktığımızda küçükbaş hayvanda yüzde 15’lik bir artış yaşandığını görüyoruz. Ocak ayından itibaren ülkenin çeşitli bölgelerinde yeni doğumlar başlayacak. Kasım-aralık ayları küçükbaş hayvan konusunda her yıl sıkıntı olur. Yaşanan fiyat artışlarını da buna bağlıyoruz. Büyükbaş için bakacak olursak kıyma, kuşbaşı gibi ürünlerde yaklaşık 7 aydır fiyatlar stabil. İthal et baskısı sebebiyle de önümüzdeki günlerde kırmızı et fiyatlarında bir artış yaşanacağını düşünmüyoruz” diye konuştu.

kırmızıet

İTHAL ET ALIMI BİZİ ZORA SOKUYOR

Et ve Süt Kurumu’nun fiyatlardaki baskısı sebebiyle kasapların ve üreticilerin sıkıntılı günlerden geçtiğini söyleyen Şenkara, “Piyasadaki iş potansiyeli günümüz itibariyle yüzde 35 azalmış durumda. Et ve Süt Kurumu ithal et sebebiyle iç piyasada fiyatları baskılıyor. Bu durum üretici açısından sıkıntılı bir süreç. Çünkü üretici arkadaşlarımız bu fiyat baskısıyla ürününü elden çıkartıyor. Her ürüne ciddi zamlar yapılırken yaklaşık 7 aydır da ete zam gelmediğini hesaplarsak burada üreticinin zarar ettiğini görebiliriz. Öte yandan, ithalatla gelen hayvanlar daha önce sadece sanayi firmalarına satılıyordu ama şu anda büyük perakende zincirleri olan firmalar başta olmak üzere bu ürünleri alıp piyasaya daha uygun fiyattan satıp bizleri de rekabette çok zor duruma düşürüyor. Şu anda kasapların en büyük sıkıntısı bu. Hem üretici açısından fiyat baskısı hem de iç piyasa açısından haksız bir rekabet ortamı doğuruyor” ifadelerini kullandı.

hayvanet

YÜZDE 10 DARALMA BEKLENİYOR

Kırmızı ete yaklaşıl 7 aydır zam yapılmadığını ve bu durumun üreticiyi sıkıntıya sokması sebebiyle sektörde daralma yaşandığını ifade eden Şenkara, “Fiyatların yükselmesini üreticilerimiz istiyor. Bende her konuşmamda üreticinin ezilmemesi için fiyatların yükselmesi konusunu dile getiriyorum. Çünkü üretici geçen yıl bir küçükbaş veya büyükbaş ürettiğinde ne kadar zeytinyağı veya farklı gıda maddesi alabiliyorsa bu yıl da o kadar alabilmeli. Bütün kalemlerde çok büyük yükselişler varken eti ithalatla baskılamak birazcık sıkıntı doğuruyor. Bu da üreticinin artık bu malı üretmemesine ve sektörden ayrılmasına sebep oluyor. Yaptığımız değerlendirmeler sonucunda da gelecek yıl için sektörde yüzde 10’luk bir daralma yaşanması bekleniyor. Hal böyle olunca her geçen gün daha fazla dışa bağımlı bir hale geliyoruz” dedi.

VATANDAŞIN ALIM GÜCÜ DÜŞTÜ

Et tüketiminin vatandaşın alım gücü sebebiyle her yıl gerilediğine dikkat çeken Şenkara, “Ortalama 7 aydır büyükbaş et fiyatları sabit olmasına rağmen emekli vatandaşlarımız başta olmak üzere çalışanlara enflasyon oranlarıyla doğru orantılı zam yapılmadığını görüyoruz. Dolayısıyla emeklilerimizin alım kriterleri düştü. Daha önce aylık et tüketimi 3 kilo olan bir emekli gelirinin azalmasıyla bunu 2 kiloya düşürmek zorunda kaldı. Bu da bizlerin satışını düşürdü haliyle. Bir tek et ürünlerinde değil tüm piyasada yüzde 35 oranında bir düşüş yaşandı. Sonuç itibariyle tüketicinin alamadığı ürünü eğer ben satamıyorsam benim de gelirim düşmüş durumda. Halk olarak maalesef hepimizin alım kriteri düştü” diye belirtti.

PARASAL DESTEK YERİNE YEM DESTEĞİ

Et fiyatlarının stabil kalmasının satılabilirliğini arttırdığını fakat bu durumda dahi vatandaşın çok fazla et tüketemediğini belirterek üreticinin desteklenmesi konusunda önerilerde bulunan Başkan Şenkara, konuşmasını şu ifadelerle sonlandırdı: “Satıcıların yüzünü güldürelim derken tüketicimizin ve üreticimizin yüzünü düşürmemek lazım. Devlet üreticimize güzel destekler veriyor ama mevcut piyasada yeterli gelmiyor. Daha aktif çözümler sunulmalı, üretime destek daha da artmalı. Sadece parasal destekler değil üreticiye yem ve mazot desteği sağlanmalı. Hükümetimiz hayvan başına para desteği yerine komple yem desteği vermeli. Çünkü 7 ayır et fiyatları stabil dururken yem fiyatının 400 TL’den 550 TL’ye yükselmesiyle oluşan yüzde 40’lık farkı kim karşılayacak. Bu yüzden tüm bunları bir bütün halinde değerlendirmemiz gerekiyor.”

BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Kasaplardan uyarı: Kurban etini poşete koymayın

Haber Merkezi