KESK Başkanı Bozgeyik: 4688 sayılı yasanın değişmesi gerekiyor

KESK İzmir’de 4 gün boyunca devam edecek olan TİS çalışmalarına ilişkin düzenlenen basın toplantında konuşan Başkan Bozgeyik, TİS sürecinin daha sağlıklı bir ortamda gerçekleşmesi için öncelikle 4688 sayılı yasanın değişmesi gerektiğini söyledi


  • Oluşturulma Tarihi : 07.08.2023 10:35
  • Güncelleme Tarihi : 07.08.2023 10:46
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
KESK Başkanı Bozgeyik: 4688 sayılı yasanın değişmesi gerekiyor

KEMAL ÖZKURT

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 2024-2025 yıllarını kapsayacak olan 7. dönem Toplu İş Sözleşmesi (TİS)’ne ilişkin İzmir’de 4 gün boyunca devam edecek olan TİS Çalışmaları kapsamında kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Düzenlenen basın toplantısında ‘Grevli TİS’li Sendika Yasası’ başlığı altında KESK tarafından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na sunulan talepler açıklandı. Toplantıda KESK’in taleplerini açıklayarak TİS sürecinin daha sağlıklı bir ortamda gerçekleşmesi için öncelikle 4688 sayılı yasanın değişmesi gerektiğini belirten Başkan Bozgeyik, “Var olan yasada grev hakkının engellendiği, adil bir toplu sözleşme düzeneğinin olmadığı, söz ve karar yetkisini işverende olduğu yine bir uyuşmazlık halinde Cumhurbaşkanı’nın atamış olduğu 6 kişilik hakem kurulu heyetiyle bir anti demokratik düzenle karşı karşıyayız. Bu sebepten biz KESK olarak bu yasanın değiştirilmesini ve uluslararası normlara uyan bir yasanın hayata geçirilmesini talep ediyoruz” dedi.

ÖNCELİKLE YASA DEĞİŞMELİ

Milyonlarca emekçiyi ilgilendiren TİS görüşmelerinde KESK’in o masada emekçilerin ve emeklilerin taleplerini ileterek bir kazanıma ulaşma noktasında uzun süredir bir mücadele ettiklerini belirten Bozgeyik, “Mevcut 4688 sayılı yasanın bu haliyle gerçek anlamda TİS’in gerçekleşmesi mümkün değil. Çünkü var olan yasada grev hakkının engellendiği, adil bir toplu sözleşme düzeneğinin olmadığı, söz ve karar yetkisini işverende olduğu yine bir uyuşmazlık halinde Cumhurbaşkanı’nın atamış olduğu 6 kişilik hakem kurulu heyetiyle bir anti demokratik düzenle karşı karşıyayız. Bu sebepten biz KESK olarak bu yasanın değiştirilmesini ve uluslararası normlara uyan bir yasanın hayata geçirilmesini talep ediyoruz” dedi.

TÜM KURUMLARA ORTAK MÜCADELE ÇAĞRISI

Geçtiğimiz seçim döneminde Cumhur İttifakı’nın kamunun tüm olanaklarını kendi iktidarı için seferber ettiğini ve bütçede halkın emekçinin vergilerin de seçimleri kazanmak için kullanıldığını söyleyen Bozgeyik, “Bu seçim süreci bittikten sonra çok yoğun bir ekonomik saldırıyla karşı karşıya kaldı. Yeni atanan bakanların yapmış olduğu değerlendirmeler her ne kadar rasyonel politikalara döneceğiz deseler de o günden bu yana artan vergi yükü ve her sabah uyandığımızda uygulanan zamlarla birlikte var olan geçinememe sorunu her geçen gün artmıştır. Bu nedenle biz özellikle bu dönem açısından ekonomik krize, zamlara karşı emekçilere dönük saldırıların durdurulmasına ilişkin tüm emek örgütlerini ve emekçileri birlikte mücadele etme adına çağrıda bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.

ÜCRETLER YOKSULLUK SINIRI ÜZERİNDE OLMALI

KESK olarak TİS sürecine ilişkin 6 başlık altında bir rapor hazırlanarak 24 Temmuz’da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na sunduklarını dile getiren Bozgeyik, “Bu raporu hazırlarken yukarıdan aşağıya tüm emekçilerimizle görüşerek demokratik ve ekonomik taleplerimizi bir dosya halinde sunduk. 2024 – 2025 yıllarını kapsayacak TİS’e ilişkin yaklaşık bine yakın talepte bulunduk. Genel anlamda temel talebimiz özellikle var olan yeni ücret rejiminin ortadan kaldırılmasına yöneliktir. Türkiye’de çok yoğun bir yoksullaşma var. TÜİK’in sahte rakamları üzerinden yapılan işsizlik ve enflasyon açıklamaları, iktidarın da bu rakamları esas alarak yapmış oldukları ücret artışları hem emekçiyi hem de emekliyi giderek daha fazla yoksulluğa mahkûm ediyor. Öncelikli olarak bunun değiştirilmesini ve ücretlerimiz belirlenirken yoksulluk sınırı üzerinde bir artışın yapılmasını talep ediyoruz. Yoksulluk sınırı belirlenirken de sadece TÜİK verilerine göre değil BES’in TÜRK-İŞ’in ve İstanbul Ticaret Odası’nın da verilerinin kullanılmasını istiyoruz” diye konuştu.

GÜVENLİ VE KADROLU İSTİHDAM İSTİYORUZ

22 yıllı AK Parti döneminde çok yoğun bir güvencesiz istihdam politikasının hayata geçirildiğine dikkat çekerek, kamuda özelleştirilme politikalarının ve taşeron işçilerinin güvencesiz çalıştırılama politikaları nedeniyle çok yoğun bir kadro daralmasının oluştuğunu belirten Bozgeyik, “Bugün eğitimde, sağlıkta 100 bini aşan bir ihtiyaç olmasına rağmen az sayıda atama yaparak, eğitimin, sağlığın daha niteliksiz hale gelmesi ve halkın buraya ulaşımın engellenmeye çalışıldığı bir kamusal alanla mücadele ediyoruz. Bu nedenle TİS sürecinde önemli başlıklarımızdan biri de güvenceli kadrolu istihdamın hayata geçirilmesi konusudur” dedi.

MEMURLAR LİYAKATE DAYALI BİR SİSTEMLE ATANMALI

TİS sürecindeki bir diğer önemli konu başlığının demokratik ve adil çalışma koşulları yönünde olması gerektiğini ve liyakatin esas alınması gerektiğini söyleyen Bozgeyik, şu ifadeleri kullandı;

Kamuda kurumlarında ve üniversitelerde Cumhurbaşkanı’nın tek taraflı kararıyla Rektörler, Bakan yardımcıları gibi tüm personel açısından değerlendirdiğimizde bunların liyakatsiz, niteliksiz ve biat kültüre dayalı bir yöntemle atandığını ifade etmemiz gerekiyor. Yine uzun süredir kamuda uygulanan mülakat ve güvenlik soruşturmaları nedeniyle kendisinden olmayan kamu çalışanlarının ve gençlerin istihdamının engelleyecek çok yoğun anti demokratik uygulamalar var. Öte yandan, Türkiye’de çok yoğun hukuksuzlukla birlikte binlerce kamu çalışan hukuksuz şekilde işten çıkartıldı ve herhangi bir yardım yapılmadı. Bu yüzden de adil ve demokratik bir çalışma yaşamı oluşturulması TİS sürecindeki taleplerimizin arasında.”

KESK İzmir_ilkses (1) (Özel)

SOSYAL DEVLET ANLAYIŞI UYGULANMALI

Türkiye’de 10 milyona yakın geniş tanımlı bir işsizlik olduğunu ve TİS sürecinde devletin sosyal bir devlet anlayışıyla ilerleyip istihdam sağlaması gerektiğini belirten Bozgeyik, “Türkiye’nin Anayasa’da tanımlanan sosyal devlet anlayışına uyarak, üniversite mezunu gençlerin, kadınların yani tüm işsizlerin temel gelir güvencesi sağlaması gerekmektedir. Bunun yanı sıra KESK olarak adil bir vergi politikasının hayata geçirilmesini talep ediyor. Dolaylı ve dolaysız vergilerin emekçilere çiftçilere yüklendiği bir sistemin değişmesini istiyoruz. Artan oranlı bir servet vergisinin hayata geçirilmesini ve faiz gelirlerinin vergiye tabi tutulmasıyla ilgilide taleplerimiz var” diye belirtti.

KESK İzmir_ilkses (2) (Özel)

KESK’İN TİS’E İLİŞKİN MADDELERİ

Başkan Bozgeyik, konuşmasının sonunda TİS süreci öncesinde KESK tarafından sunulan maddeleri şu şekilde sıraladı;

“Brüt 8 bin 138,89 TL olarak verilen ilave seyyanen ödeneğinin taban aylık katsayısına dâhil edilmesini, emekli kamu görevlilerinin de bu artıştan yaralamalı.”

“Eş yardımının 3 bin 310 TL’ye, çocuk yardımının her çocuk için 2 bin 220 TL’ye çıkarılmalı.””

“Büyükşehirlerde 7 bin 500 TL, diğer şehirlerde 5 bin TL kira yardımı yapılmalı.”

“Kamuda en az maaşı alan kamu emekçisi maaşının, 2024 Ocak itibari ile 47 bin 500TL’ye, diğer şehirlerde görev yapıyorsa 45 bin TL’ye çıkarılmalı ve bu tutarların her üç ayda bir yoksulluk sınırındaki artış oranında güncellenmesini ve büyümeden pay eklenmeli.”

“Aylık 3 bin 325 TL yemek yardımı verilmeli ve tüm kamu emekçilerine yılda iki kez brüt asgari ücret tutarında ikramiye dağıtılmalıdır.”

Ücretsiz kamu kreşleri açılıncaya kadar 0-6 yaş arasındaki her çocuk için 5 bin TL tutarında kreş yardımı verilmelidir.

Seçim öncesi verilen 3 bin 600 ek gösterge sözünün tutulmasını, 1. Dereceye yükselen tüm kamu emekçilerine 3 bin 600 ek gösterge verilmesini ve mevcut emekli maaşlarının yoksulluk sınırı temel alınarak artırılmasını talep ediyoruz.”

Haber Merkezi