- Gündem
- 09.05.2025 21:35
Hükümetin planladığı yeni kıdem tazminatı fonu sistemine DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı tepki gösterdi. Sarı, kıdem tazminatının işçilerin hak ettiği bir ödül olduğunu, işverenlerin ve patronların yıllardır bu uygulamayı kaldırmaya çalıştıklarını ifade etti
EMİRCAN IŞILDAK
DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, hükümetin çalışanların kıdem tazminatları ile ilgili planladığı fon sistemini değerlendirdi. Fon sisteminin kıdem tazminatları konusunda fayda sağlamayacağını dile getiren Sarı, mevcut sistemin eksiklerinin düzeltilip iyileştirilmesi gerektiğini söyledi.
Sarı ayrıca uzun vadede kıdem tazminatının kaldırılmasının planlandığını ancak buna işçi sınıfı olarak asla izin vermeyeceklerini ifade etti.
KIDEM TAZMİNATLARI KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR
Kıdem tazminatının, işveren grupları tarafından bir yük olarak görüldüğünü ifade eden Sarı, Kıdem tazminatı yıllardır işverenler ve kapitalistler tarafından kaldırılmaya çalışılıyor. Belirli çevreler kıdem tazminatını bir yük olarak görmekteler. Ancak şunun bilinmesi gerekir ki bu tazminatlar işçiler için bir ödüldür. Yıllarca bu ülkenin değerleri için çalışan, emek harcayan emekçilerinin kazanımıdır. O toplu parayı işçiler çeşitli sebeplerle kullanıyorlar. Ama Türkiyedeki patron kulüpleri bunu bir yük olarak gösterip, tazminatları kaldırmaya çalışıyorlar yorumunda bulundu. Bu konunun kendileri için bir kırmızı çizgi özelliği taşıdığını hatırlatan Sarı, Bizler işçi sınıfı olarak kıdem tazminatlarımıza dokundurmayacağız. Bu doğrultuda mücadele ediyoruz. Bundan önce de diren işçi adıyla 41 ilde yaptığımız eylemlerle kıdem tazminatı hakkımıza dokundurmayacağımızı belirttik. Fon uygulamasına karşıyız. Hükümet 100 günlük çalışma süreci içerisinde bu konuyu da gündeme getirmeye başlamıştır. Asgari ücretteki artışı gündeme taşıyıp, bir anlamda da gözümüzü boyayıp, kıdem tazminatlarını da fona devretmeye çalışmaktadır. Avrupada da buna benzer fon uygulamaları vardır. Fakat orada kurulan komitelerde işçiler söz sahibidir. Ancak ülkemizde ise tam tersi bir durum söz konusu değerlendirmesini yaptı.
FONUN KULLANIMI AHLAKİ OLMAZ
Ülkemizde daha önce işçiler için kurulan çeşitli fonların sağlıklı işlemediğini söyleyen Sarı, Daha önce işsizlik fonu oluşturuldu. Bu fonda 91 milyar Türk Lirası biriktirildi. Ancak yetkililer bu fonun 42 milyarını işverenlere destek olarak, teşvik olarak verdiler. 9 milyar gibi küçük bir bölümünü işsizler için kullandılar. Buna benzer olarak önceki dönemlerde Fakir Fukara Fonu olarak bilinen bir fon kuruldu, Nema adı verilen bir uygulama yapıldı. Kısacası benzer şekilde yaratılan fonlar hiçbir zaman tam manasıyla işçilere fayda sağlamadı. Fonlardaki bu paraları merkezi hükümetler her dönemde kullanıldı. Biz de bu yüzden kıdem tazminatında uygulamaya sokulması planlanan bu fona karşı çıkıyoruz ifadelerini kullandı. Bu uygulama ile kıdem tazminatındaki kat sayının düşeceğini belirten Sarı, Bu sisteme göre işçiler emekli olduktan sonra kıdemlerini o fondan alacaklar. İşçilerin kat sayıları da düşmüş olacak. Ancak işverenler karlılıklarının düşeceğini bahane edip o fondan destek talep edecekler. Dolayısıyla fonun kullanımında aksaklıklar yaşanabilir. Eğer fonu kullanan yönetim sendikalar olacaksa ve karar veren mercii işçi kesimi olacaksa, biz ona razıyız. Ama ülkemizde böyle bir uygulama olur mu olmaz mı düşünmekteyiz yorumunu yaptı.
KAYIT DIŞI İŞÇİLİK ÖNLENMELİ
Sarı, kıdem tazminatı alabilme koşulunun işçilerin emekli olması olduğunu, ancak mevcut tablo ile kadrolu ve sigortalı işin bulunamadığını söyledi. Tablonun düzelmesi gerektiğini belirten Sarı, Ülkemizde her şeyden önce kadrolu ve güvenceli bir iş kalmadı. Bugün taşeronlar üç ay, beş ay çalıştırılıp işten çıkarılıyor. Bu şekilde kopuk bir vaziyette çalışma ile bir birey kaç yaşında emekli olabilir. Emeklilik için 7 bin iş gününden bahsediyorlar. Yılda 100 gün, 150 gün çalışarak bir insan 120 yaşında emekli olabiliyor. Dolayısıyla bu durumda kıdem tazminatı gibi bir şeyden de söz edemiyoruz. Aslında burada önemli olan hükümetin vergisini, maliyesini ve kayıt dışıları doğru şekilde denetlemesi. Bunlar sorunsuz ilerledikten sonra problemler de ortadan kalkar. Biz mevcut sistemin devamını istiyoruz. İşçiler olarak bu mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Eğer herkesin eşit ve adaletli bir şekilde kıdem tazminatlarından faydalanmaları isteniyorsa, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı çalışmalarını ve denetimlerini sıklaştırmalı, vergi kaçırmalardan ve haksız kazançlardan bu ülkeyi kurtarmalıdır. Bu sayede kayıt dışı işçiliği önlemelidir şeklinde konuştu.