Kocaeli’ndeki depoda kimyasal faciası

TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Makine Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Başkanı Murat Kürekçi, Çayırova deposunda yaşanan kimyasal kaza ile ilgili açıklama yaptı


  • Oluşturulma Tarihi : 01.10.2020 09:06
  • Güncelleme Tarihi : 01.10.2020 09:06
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Kocaeli’ndeki depoda kimyasal faciası haberinin görseli

BURCU YANAR
Kocaeli’nde yaklaşık bir ay önce Reysaş firması Çayırova deposunda kimyasal depolama işleri yapan Alatlı Uluslararası Nakliye ve Dış Ticaret A.Ş. firmasının kullandığı 4. kattaki kimyasal depolama rafları çöktü ve tonlarca farklı kimyasal bütün depoya ve bina dışına yayıldı. Olayın yaşandığı günden bugüne kadar deponun farklı bölümlerinde çalışan işçilerde gözlerde kızarma, yaşarma, burun tıkanıklığı kuru öksürük, ciltte leke oluşması şikayetlerinin ortaya çıktığı iddia edeldi. TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Makine Mühendisleri Odası (MMO) Kocaeli Şube Başkanı Murat Kürekçi, aradan geçen bir aya rağmen depo genelinde özenli bir temizlik yapılmadığını iddia ederek “Diğer depolara sızan kimyasallar bu depolarda çalışan kişiler tarafından teknik tedbirler alınmadan temizlenmeye çalışılmış. Tüm bu süre boyunca Reysaş Depolarında çalışma sürdürülmüştür. Alanda çalışma yapan AFAD yetkilileri temizlik işlemleri yapılıncaya kadar depolara girilmemesi uyarısı firmalar tarafından dikkate alınmamıştır. Bu alanda faaliyet yürüten Tekzen Yapı Market firmasının lojistik faaliyetlerini yürüten Maksimum Lojistik Hizmetleri firması çalışanları yaptığımız görüşmede sorunlarını ALO 170’e bildirdiklerini ancak gerekli tedbirlerin bir aylık süre içinde alınmadığını dile getirdi” açıklamasını yaptı.



YÖNETMELİĞE UYULMUYOR
Rafların güvenli olarak taşıyabileceği yüklerin hesaplanarak üzerine etiketlenmesinin zorunlu bir uygulama olduğunu vurgulayan Kürekçi, “Rafların kullanıldığı süre boyunca periyodik olarak kontrol edilmeli ve hasarlı olan kısımları kullanımdan çıkarılarak onarımları uygun şekilde yapılmalıdır. Bu faaliyetler ‘TS EN 15635 Çelik statik saklama sistemleri- saklama ekipmanlarının uygulama ve bakımı’ standardı gerekliliklerine uygun yapılmalıdır. Kimyasalların depolanmasında kullanılan rafların kapasitesinin kullanıcılar tarafından bilinmediği, etiketleme, yapılmadığı bu nedenle kapasitenin aşıldığı ve rafların bu nedenle çöktüğü bize ulaşan bilgiler içinde yer almaktadır. Sıvı kimyasalların depolandığı alanın 4. katta olması da uygun bir uygulama değildir. Sıvı kimyasallar olası yayılma ihtimaline karşı sızdırmaz toplama çukuru olan ve etrafı yayılmayı engelleyen kanallar ile çevrilmiş alanlarda depolanmış olmalıdır. Sizinle paylaştığımız görüntülerden bu önlemin alınmadığı, kimyasalların deponun diğer bölümleri ve depo dışına yayıldığı, toprağa karıştığı, karayolunda tehlike arz edecek kadar yayıldığı anlaşılmaktadır. Yani yaşanan olay sadece çalışanların sağlığını olumsuz etkilememiş aynı zamanda çevre kirliliğine de sebep olmuştur” diye konuştu. Kürekçi, sözlerine şu şekilde devam etti: “Tarafımıza ulaşan bilgiler ‘Kimyasal Maddelerle Çalışmalarda Sağlık Ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik’ hükümlerine de uyulmadığını göstermektedir. Yönetmeliğin 8. maddesi olan Acil Durumlar başlığı altındaki tedbirlerden çalışanların bilgilendirilmesi, tehlikeli alana girişlerin engellenmesi, alana girişine izi verilen kişilere gerekli kişisel koruyucular temin edileceğine dair hükümlerin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Yaptığımız görüşmelerde çalışanların bu depolarda depolanan maddelerin tamamının isimlerine ve güvenlik bilgi formlarına ulaşamadıklarını öğrendik, oysaki en azından kaza sonrası tüm çalışanlara bu bilgiler ulaştırılmalı ve çalışanların muayenesini yapan hekimlere de bu bilgi formları iletilmeliydi.”
GÜNLÜK KIYAFETLERİ İLE TEMİZLEDİLER
Yayılan kimyasalların diğer depolara ve çevreye yayılan kısmının çalışanlarca günlük kıyafetleri ve paspas vb ile temizlenmeye çalışıldığı fotoğraflarda görüldüğünü de iddia eden Kürekçi, “Bu durum çalışanların kimyasal maddelerin zararlı etkilerin daha fazla maruz kalmaların neden olabilir. Çalışanların bilgi sahibi olmadıkları bir kimyasala müdahalesinin istenmesi hem akılcı değildir hem de mevzuata aykırıdır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu işverenlere, işyerlerinde çalışanların sağlık ve güvenliğinin korunması konusunda her türlü tedbirin alınması yükümlülüğünü yüklemiştir. Ancak bu olay, bir ay boyunca depo işvereninin bu konuda kanuna aykırı hareket ettiğini göstermektedir. Çalışanların başvurusuna rağmen ilgili kamu kurumlarının gerekli tedbirlerin uygulanmasını sağlamamaları ise işin diğer bir yanıdır. TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu olarak çalışanların sağlığı ile ilgili tedbirlerin alınması için bölge çalışma müdürlüğüne başvuru yapacağız ve devamında bu olayın takipçisi olacağız” dedi.
ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER
Söz konusu iddialar hakkında tedbirlerin bir an önce alınması gerektiğini söyleyen Kürekçi, “Depodaki faaliyetler derhal durdurulmalı. Çalışanlar maruziyet bilgisi hekimlere iletilerek sağlık kontrolünden geçirilmeli. Gerekli ise tedavileri karşılanmalıdır. Alan tedbirleri alınarak ve mevzuata uygun şekilde temizlenip onarılmalıdır. Depoda halen kullanılan tüm rafların kontrolleri ve statik hesapları yapılmalı, kapasiteleri üzerine işaretlenmelidir. Taşma kanalları ve toplama çukuru olmayan alanlarda kimyasal depolanmasına izin verilmemeli, böyle bir uygulama var ise o kimyasallar uygun depolara taşınmalı. Depo iş müfettişlerince mevzuat hükümlerine ve sağlık ve güvenlik gereklerine uygunluk açısından incelenmeli, eksiklikler giderilmeden çalışmasına izin verilmemelidir. Depo çevresinde toprak numuneleri alınarak kirliliğin durumu tespit edilmeli ve rehabilitasyon çalışmaları başlatılmalıdır” diye konuştu.