Sayfa Yükleniyor...
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yeşil alanların arttırılmadığı İzmir gibi kentlerde çözüm bulmanın son derece zor olduğunu belirterek, Kent rantı uğruna yapılaşmada çok büyük hoyratlıklar var. Kamu arazilerinin kullanımları bittikten sonra yeniden kamusal kullanıma veya yeşil alana dönüşmesi gerekir dedi
ÖZKAN PEKÇALIŞKAN
Ekonomi Gazetecileri Derneği, dünyayı ve ülkemizi tehdit eden Küresel Isınma (iklim değişikliği) tehlikesine karşı toplumsal sorumluluğunun bir gereği olarak VIII. Küresel Isınma Kurultayı'nı Tarihi Havagazı Fabrikasında gerçekleştirdi.
Kurultaya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyerin yanı sıra kurultaya gazeteciler, iş dünyası ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. Kurultay'ın açılışında konuşan EGD Başkanı Celal Toprak amaçlarının farkındalık yaratmak, medya, yerel yönetimler, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlarının ilgisini küresel ısınma ve sorunlarına çekmek olduğunu söyledi.
YEŞİL ALAN ARTMALI
Kurultayın ilk oturumundan önce konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir'in 2020'ye kadar karbon salınımını yüzde 20'ye indirme konusunda taahhütte bulunarak Avrupa Birliği Belediye Başkanları Sözleşmesi'ne taraf olduğunu söyledi. Raylı sistemi 2019'da 250 kilometreye çıkartacaklarını, denemeler başarılı olursa elektrikli otobüs filosu kuracaklarını belirten Kocaoğlu, kamu arazilerinin kent rantı uğruna satılmasıyla da mücadele ettiklerini, bu alanların kamusal kullanımda kalması veya yeşil alana dönüşmesi gerektiğinin altını çizdi.
FARKINDAYSAK EĞER NELER YAPIYORUZ?
Kocaoğlu en önemli konunun tehlikenin farkında olup olmamak olduğunun altını çizerek, Tehlikenin farkında mısınız tüm mesele bu. Farkındaysak eğer ne yapıyoruz? Bir şeyi bilmek, onu düzeltmeye çalışmak, o konuyla ilgili inancın yüksekliği ile ilgilidir. Ne kadar inanıyorsanız o kadar sahip çıkarsınız. Ne kadar inanıyorsanız o sorunu çözmek için o kadar çok mesai ve kaynak ayırırsınız. İzmir Büyükşehir Belediyesi 2014 yılında İZSU Genel Müdürlüğünce iklim değişikliklerinin kıyı kentlere etkileriyle ilgili uluslararası sempozyum gerçekleştirdi. İzmir gibi zor bir kentte yağışlarla ilgili önlemler alıyoruz. Eski Başkanımız rahmetli Ahmet Piriştina, 2009 seçim kampanyasında yağmur suyu kanallarının tak tak' ses çıkarmasını muhalefet eleştirince, Bir tek tak' kaldı yanıtı vermişti. Biz de yağmur suyu ve kanalizasyon kanallarını ayırmak için çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
YÜZDE 20 AZALTACAĞIZ
Kocaoğlu, 2020 yılına kadar İzmir'de karbondioksit salınımını en az yüzde 20 oranında azaltma sözü verdiklerini belirterek, Bu hedef doğrultusunda raylı sistem ağını genişlettiklerini belirten Kocaoğlu, 12 yıl önce 11 kilometre olan raylı sistemin bugün 130 kilometre olarak çalıştığını, 2019 yerel seçimlerinde hedefin bir kısmının inşaatı sürecek şekilde 250 kilometre raylı sistem olduğunu açıkladı. Karbon salınımıyla ilgili sözün içinde raylı sistemin de yer aldığını, ayrıca çevreye minimum zarar veren gemiler aldıklarını belirten Kocaoğlu, "Elektrikli otobüse geçiş programı var. 20 tanesini aldık. Deneyeceğiz. Eğer başarılı olursak ve teknolojide gelişmeler bizi tatmin ederse İzmir Büyükşehir Belediyesi hızlı şekilde tüm otobüslerini elektrikli otobüse çevirmek için önemli bir karar verecek. Bu aşamadayız. Ayrıca, BİSİM projesi ile bisiklet yolları ile bisiklet kullanımını sürekli arttırıyoruz" ifadelerini kullandı.
YEŞİL ALAN VE ÇÖZÜM VURGUSU
Kocaoğlu, küresel ısınmanın sadece bir belediye, bir ülkenin çalışmaları, önlemleriyle yok edilecek bir sorun olmadığına değinerek, Tüm dünyanın, hep birden mücadele etmesi gereklidir. En büyük üretici ülkeler karbon salınımıyla ilgili sözleşmelere imza atmadı. Önce İzmir'de, Türkiye'de ama sorunun çözümü için dünyada farkındalık yaratmak, bilgilendirmek ve direnmek gereklidir. İzmir Belediyesi olarak hem ağaçlandırma faaliyetleri hem de kentsel dönüşüm projeleri ile buna zemin yaratmaya çalıştık. Yeşil alanları arttırmaz, çoğaltmazsanız İzmir gibi kentte çözüm bulmanız son derece zordur. Ama 'kent rantı' uğruna yapılaşmada çok büyük hoyratlıklar var. Türkiye'nin özellikle büyük kentlerinde kent rantı için özellikle kamu arazileri satılıyor. Kamu arazilerinin kullanımları bittikten sonra yeniden kamusal kullanıma veya yeşil alana dönüşmesi gerekir. Ama bu gayrimenkullerin özellikle büyük kentlerde inşaat yapılmak üzere imar değişiklikleri yapılarak satıldığını görüyoruz. Bunun doğru olmadığını İzmir'den defalarca söylüyoruz. Yargıya başvuruyoruz. Davaları kazandıklarımızı korumuş oluyoruz. Kaybettiklerimiz elimizden kaçmış, ranta dönüşmüş oluyor. Tabii ki belediye başkanı olarak kentin kalkınmasını, zenginleşmesini istiyorum. Ama bunun bir sürdürülebilirliği olması gerekir. Ne yaparsanız yapın akıl ve bilim olmadığında, akıl ve bilimin karşısında maddi manevi çıkarlar üstün geldiğinde, çocuklarımıza gelecek kuşaklara sağlıklı bir doğa bırakmamız mümkün değil" diye konuştu.
Kurultayın ilk oturumunda Tarım Gıda Yazarları ve Gazetecileri Derneği Başkanı İsmail Uğural, Habertürk Gazetesi Yazarı Dilek Gappi, Hürriyet Gazetesi Yazarı Selim Türsen ve Anadolu Ajansı Ekonomi- Finans Yayın Yönetmeni Fırat Gazel sunumlarını gerçekleştirdi.
Gazeteci Pelin Cengiz'in moderatörlüğünü gerçekleştireceği ikinci oturumda ise Burak Karapınar, Mutlu Ocak, Dr. Kemal Gani Bayraktar, Doç.Dr. Koray Velibeyoğlu, Ali Avcı ekonomi ve çevre konusunda görüşlerini paylaştı.
Haber Merkezi