‘Kontrol Bende’

İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü sebebi ile Sağlık Bakanlığınca yürütülen ‘Türkiye Diyabet Programı’ kapsamında mavi balonlarla diyabetin simgesi mavi halka oluşturuldu


  • Oluşturulma Tarihi : 15.11.2016 09:15
  • Güncelleme Tarihi : 15.11.2016 09:15
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
‘Kontrol Bende’

EMİNE YALÇIN

Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de önemli bir halk sağlığı sorunu olan diyabetin önlenmesi ve kontrolünün sağlanması amacıyla Sağlık Bakanlığınca yürütülen ‘Türkiye Diyabet Programı’ kapsamında, İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından etkinlik düzenlendi.

Diyabetin farkındalığını artırmak için düzenlenen etkinlikte, Konak Meydanı’ndan Alsancak Limanı’na Alsancak Limanı’ndan Konak Meydanı’na bisiklet turu düzenlendi. Tur bitiminde Konak Saat Kulesi çevresinde mavi balonlarla diyabetin simgesi mavi halka oluşturuldu.

ÇOK YEMEK YEMENİZE RAĞMEN ZAYIFLIYORSANIZ DİKKAT!

İzmir Halk Sağlığı Müdürü Uzm.Dr. Bediha Salnur, 14 Kasım Diyabet Günü ile ilgili yaptığı açıklamada diyabetin, kan şekerini düşürmekle görevli hormon olan insülinin salgılanması ya da işlevindeki bozukluklar ya da hem salgı hem etki bozukluğunun birlikte olduğu kan şekeri yüksekliği ile seyreden bir hastalık olduğunu açıkladı. Salnur, “Hastalarda görülen şikayetler, çok su içme, çok idrara çıkma, çok yemek yemeye rağmen zayıflama ve halsizliktir. Diyabet Tip 1 ve Tip 2 ve diğer (ilaçlar ya da kimyasal maddeler, enfeksiyonlar, genetik bozukluklar ve sendromlara bağlı olarak gelişen) tipler olarak gruplara ayrılırlar. Çocukluk çağında ve ergenlikte görülenlerin yüzde 95’i Tip 1 diyabettir” dedi.

HER 10 YETİŞKİNDEN 1’İ DİYABETLİ OLABİLİR

Günümüzde hareketsiz yaşamın ve obezitenin başlı başına diyabet etkenleri olduğuna dikkat çeken Salnur, “Bu yüzden diyabet olduğunu bilmeyen kişi sayısında da artış olduğu tahmin edilmektedir. Uluslararası Diyabet Federasyonu, diyabette bu yılki temayı, ‘diyabetin erken tanısı için taramanın önemi ve erken tanı ile komplikasyon risklerini azaltmak’ olarak belirlerdi. Tip 2 diyabet taraması komplikasyon riskini önlemek açısından çok önemlidir. Bakanlığımız verilerine göre, 2015 yılında 415 milyon yetişkin diyabetli sayısının 2040 yılında 642 milyona çıkacağı tahmin edilmektedir. Buna göre 2040 yılında her 10 yetişkinden biri diyabetli olacağı tahmin edilmektedir. Tip 2 diyabetli bireylerin büyük çoğunluğu uzun süre hastalığın farkında olmadan yaşamaktadır. Bu nedenle diyabetliler tanı aldıklarında komplikasyonlar uzun süre önce ortaya çıkmış oluyor” diye konuştu.

DİYABETİ KONTROL ALTINDA TUTMAK MÜMKÜN

Salnur, diyabet komplikasyonları için tarama yapılmasının tüm diyabet tiplerinin yönetiminde önemli olduğuna da vurgu yaparak, kontrol altına alınamayan diyabetin başta böbrek yetmezliği olmak üzere birçok sağlık problemini beraberinde getirebileceğini söyledi. Salnur, sözlerini şu şekilde bitirdi: “Uluslararası Diyabet Federasyonunun verilerine göre dünyada 11 yetişkinden biri diyabetli. Günümüzde diyalize giren hastaların yüzde 30-40’ı diyabet hastalığından kaynaklanan böbrek yetmezliği hastaları. Birçok ülkede diyabet körlük, kalp damar hastalıkları, böbrek yetmezliği ve alt ekstremite (ayak-bacak) ampütasyonunun (kayıp) en önemli nedenidir. 2015 yılında 415 milyon diyabetlinin üçte birinde (93 milyondan fazla kişi) diyabetik retinopati (göz hastalığı) gelişmiştir. Optimal sağlığı sağlamak için diyabetin etkin yönetiminde en önemli nokta diyabet komplikasyonlarının taranmasıdır. Diyabet ve komplikasyonlarının tedavisi birinci basamak sağlık hizmetlerinde başlamalıdır ve bu hizmetler diyabetik göz hastalığı taramasını içermelidir. İyi diyabet yönetimi ve tarama ile diyabete bağlı görme bozukluğu ve körlük önlenebilir. Ayrıca diyabet tedavisinde hastaya büyük görevler düşüyor diyabeti kontrol altında tutmak mümkün.”

Haber Merkezi