Sayfa Yükleniyor...
Manisa'nın Köprübaşı İlçesinde yapılan radyasyon ölçümünde, dünya genelinde izin verilen yıllık radyasyon değerinin tam 140 katı radyasyon olduğu ortaya çıktı
CENGİZ ALDEMİR/ANKARA
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Manisa'nın Köprübaşı İlçesinde yüksek radyasyon tespit etmesine rağmen hiçbir önlem almadığı için vatandaşlar kanser riskiyle karşı karşıya. Kurum ve kuruluşların ilgisizliği yüzünden bölge halkının radyasyona maruz kalmasına tepki yağıyor.
140 KATI KÖPRÜBAŞI'NDA
Vatandaşların karşı karşıya bulunduğu kanser riskine dikkat çeken ve meclis gündemine taşıyan CHP Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu, konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, Bilindiği üzere, Köprübaşında uranyum maden yatağı olduğu bölgede 1974-1982 yılları arasında Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) tarafından cevherden uranyum ayrıştırma metodu geliştirmeye yönelik deneme amaçlı uranyum madenciliği faaliyetleri gerçekleştirilmiştir. Bu alanda dünya genelinde izin verilen yıllık radyasyon değerinin tam 140 katı radyasyon ölçümü yapılmıştır" dedi.
İÇME SULARINDA URANYUM KİRLİLİĞİ
Türkiye Atom Enerjisi Kurumundan (TAEK) yapılan açıklamadaki radyasyon değerlerini paylaşan Mazlum Nurlu, Yüzeyden 1 metre yükseklikte yapılan ölçümlerin sonucunda; Manisa İl Merkezinde Manisa İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü önünde 45 nSv/saat, Köprübaşı İlçe Merkezinde 45 nSv/saat, Köprübaşı Kasar Köyünde bulunan sektörde 70 nSv/saatten başlayarak uranyum cevherinin yüzeye çıktığı bazı bölgelerde 500 nSv/saat radyasyon seviyesi ölçüldüğü belirtilmiştir. Ayrıca daha önce bölgede inceleme yapan bilim insanlarının raporlarına göre; alanda Gama ışınları ölçtüklerini, Köprübaşı ilçemize su sağlayan kuyulardan birisinde uranyum kirliliği tespit edilmiştir diye konuştu.
KABUL EDİLEMEZ
Radyoaktif kirlilikle ilgili daha önce verilen diğer raporlara da dikkat çeken CHP'li Nurlu, Madenin çevresinde bulunan su kuyularından alınan numunelerde; suların sarı bir renkte olduğu, yöredeki uranyumun sulara karışarak bu rengi verdiği belirtilmektedir. Yer altı, yer üstü suları ile birlikte bu kirliliğin yıllarca Demirköprü barajına ve Gediz Nehrine karıştığı, sularla ve rüzgarla çevreye yayıldığı rapor edilmiştir. Durum böyle iken hiçbir önlem alınmaması ve bölgede yaşayan vatandaşlarımızın radyasyona dolayısıyla kanser hastalıklarıyla karşı karşıya bırakılması kabul edilemez bir durumdur. Bu nedenle Manisa Valiliği başta olmak üzer ilgili kamu kurum ve kuruluşları Köprübaşı ilçemizde vatandaşların sağlığını tehdit eden yüksek radyasyonla ilgili gerekli tedbirleri almalıdırlar diyerek konunu takipçisi olacağını ifade etti.
Konu ile ilgili bir de soru önergesi veren Nurlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ali Rıza Alaboyun'dan şu sorularına da yanıt istedi:
1- Köprübaşı ilçemiz sınırları içerisinde bulunan Uranyum cevher alanları çevresindeki su kaynaklarında ve toprak ve bitkilerde belirlenen uranyum kimyasal kirliliği var mıdır?
2- TAEK tarafından tespit edilen ve ortalama seviyeden yüksek çıkan bölgedeki radyasyon seviyesinin, insan, hayvan ve bitkiler için zararları nedir?
3- Köprübaşı ilçemizde yüksek radyasyonla ilgili bu güne kadar neden bir önlem alınmamıştır
4-Bu zararların etkilerini azaltmak için hangi tedbirler alınacaktır?
Haber Merkezi