Sayfa Yükleniyor...
Çocukluk yılları Tire’de geçen resim öğretmeni Seyhan Terzioğlu, Bursa Fashion Week Moda Tasarım Yarışması’nda el dokuması tasarımlarıyla birinciliğe uzandı. Koleksiyonunda yöreye özgü desenler, kilimler ve dokumalardan ilham alan Terzioğlu, “Kültürümü yansıtmayı seviyorum” dedi
ÇAĞLA GENİŞ
Tire’de dünyaya gelen İTÜ Geliştirme Vakfı İzmir Okulları Görsel Sanatlar Öğretmeni Seyhan Terzioğlu, geçen yıl İzmir Olgunlaşma Enstitüsü’nde ‘stilistlik’ eğitimi almaya başladı. Kursa başladıktan kısa bir süre sonra Bursa Fashion Week Haftası dolayısıyla düzenlenen ve teması ‘dönüşüm’ olan Moda Tasarım Yarışması’na katılmaya karar verdi. Çocukluğunun geçtiği Tire evlerindeki desenler, kilimler ve dokumalardan ilham alarak bir koleksiyon hazırladı. Motif olarak ise, formunu beğendiği ve ailesindeki güçlü kadınları temsil eden ‘eli belinde’yi kullandı. Jüri komite başkanlığını ünlü modacı Muzaffer Çağa’nın yaptığı ve 250 tasarımcının birbirinden etkileyici koleksiyonla katılım sağladığı yarışmada 15 tasarımcı finale kaldı. Terzioğlu, hazırladığı koleksiyonla tüm finalistleri geride bırakarak birinci olmayı başardı.
TASARIM YARIŞMASINA DAMGA VURDU
Seyhan Terzioğlu, özel bir kurumda resim öğretmeni olarak görev yaptığını belirterek, “Resim çalışmalarımda şimdiye kadar çok sayıda karma sergide yer aldım. Ama sadece bununla doymadığımı anlayınca farklı şeylere yönelmeye başladım. Çocukluğum Tire’de geçti, annem ve ablalarım evde hep dikiş dikerlerdi. Bu yüzden dikiş nakış işlerini hep çok severdim. 2018 yılı Ekim ayında İzmir Olgunlaşma Enstitüsü’nün stilistlik kursuna başladım. Eğitmenimiz yakın zamanda bir yarışma olduğunu söyleyip bizlere katılmamızı tavsiye etti. Bursa Fashion Week haftası dolayısıyla düzenlenen ve teması geri dönüşüm olan bir moda tasarım yarışmasıydı… Henüz yeni başlamış olmama rağmen eğitmenimiz Serkan Uysal da yarışmaya katılmam için cesaretlendirdi” dedi.
EL DOKUMALARINI KIYAFETE DÖNÜŞTÜRDÜ
Tire’de herkesin evinde kendine özgü desenleri ile kilimler ve dokumaların çok yaygın olduğunu, bu koleksiyonu oluştururken de Tire’den çok etkilendiğini söyleyen Terzioğlu, “Kendi kültürümü yansıtmayı seviyorum. Tasarımlarımda formunu çok beğendiğim bir Anadolu motifi olan ‘eli belinde’ kullandım. Ayrıca benim için ailemdeki güçlü kadınları temsil ediyor. Bundan sonra da tasarımlarımda kullanmayı düşünüyorum. Dokumalar Uşak’ta yapıldı. İzmir Olgunlaşma Enstitüsü’nün atölyesinde ise dikildi. Alt kısımları yama tekniğiyle yapıldı. Kısacası el dokumalarını kıyafete dönüştürdüm. Kıyafetlerde kullandığım maket ve dantelleri annemin sandığından kullandım. 4 ay gibi bir süre içerisinde koleksiyonu tamamladım. Yarışmaya ‘Sandık Lekesi’ ismini verdiğim bir koleksiyonla katıldım. Tasarım yarışması toplamda 3 gün devam etti ve 250 tasarımcı birbirinden güzel koleksiyonları ile yarışmaya katıldı. Finale kalan 15 tasarımcıdan biri oldum ve birinciliğe uzandım. Bu yarışmaya moda tasarımı mezunu olmayan biri olarak katıldım. Ben resim öğretmeniyim ve kısa süreli bir eğitimle bu başarıyı elde ettim” ifadelerini kullandı.
KÜLTÜRÜNÜ TASARIMLARINA YANSITIYOR
Şu sıralar İtalya’da düzenlenecek bir moda organizasyonu için tasarım hazırlığında olan Terzioğlu, şunları söyledi: “Kıyafetler henüz dikilmedi ama 10 adet tasarımın çizimleri hazır. Sponsor arayışındayım. Dikimler yine İzmir Olgunlaşma Enstitüsü’nde yapılacak. Bursa’daki yarışmada, jüri, bana şöyle bir soru sordu: ‘Bunları nerede giyecek kişi?’ ‘Modern bir iş kadını bunu iş yaşantısında da çok güzel taşıyabilir’ şeklinde bir yanıt verdim. Gerçekten de, kıyafet tasarlarken, ‘Ben bunu giyer miyim?’ diye kendime soruyorum. Bundan sonraki hedefim de giyilebilir şeyler tasarlamak. Modanın zamansız olduğunu düşünüyorum. Henüz yolun başındayım ama bu başarı benim için cesaret verici oldu. Kültürümüz o kadar zengin ki… Pek çok ünlü markanın koleksiyonunda bizim kültürümüzden izler var. Biz neden kullanmayalım… Kendi kültürümü tasarımlarıma yansıtmayı seviyorum. Tasarımlarımda aynı zamanda kendimi anlatıyorum. Mekanların dokusu da bana çok ilham veriyor. İlla görmem de lazım değil, soyut şeylerden de etkilenirim.”
Haber Merkezi