Kurslar doldu taştı!

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN - ÖZEL HABER

Modern hayatın getirdikleri ve yaşadığımız kötü olaylar insanları çeşitli kurslara yönlendirdi. Son zamanlarda seramik, cam, çini, resim, müzik kurslarına ilgi arttı. Bu tür kurslara oldukça yoğun bir ilgiden söz ediliyor.

Şehrin merkezinde ve özellikle Alsancak’ta bulunan kurslarda doluluk seviyesi üst noktalara çıktı. Özellikle psikologlar tarafından tedaviye yardımcı olması açısından önerilen kursların faydasını ve insanların neden bu tür kurslara ilgisinin arttığını Psikolog Aslı Şen’e sorduk.

STRES DÜZEYİ ARTTI

İçinden geçtiğimiz dönemde insanların çok fazla stres altında kaldığını ve maruz kaldıkları stresle baş edebilmek adına kendilerini bu tür kurslara yönlendirdiklerini ifade eden Şen, “Son zamanlarda insanların stres düzeyi arttı. Büyükşehirlerde boş vakit çok az, hayat çok hızlı ve hiçbir şeye vakit kalmıyor. Onun için insanların kendini rahatlatması ve bir şeyler yapması gerekiyor. Çalışan insanların kendilerine vakit ayırabildikleri çok az bir zaman kalıyor. Seramik, cam, çini, resim, müzik ve heykel ve adını sayabileceğimiz daha birçok kurslar insanların kendisini ve dikkatini farklı bir şeye yönlendirmesi açısından çok faydalı oluyor. Bu sebeplerden ötürü rağbetin artması çok doğal bir şeydir” dedi.

“KENDİMİZE ZAMAN AYIRMALIYIZ” 

İnsanlarla yakın ilişkiler kurmanın artık eskisi kadar kolay olmadığını dile getiren Şen, “Komşuluk ilişkileri, mahalle kültürü artık büyükşehirlerde çok farklılaştı. Ama köylerde de göçlerden dolayı şehirleşme arttı. Bu yüzden yakınımızdaki insanlarla görüşmek zor oluyor. İnsanın kendisi için bir şey yapması lazım sürekli çalışıp para kazanmak, çocuğuna bakmak hayatta hepimize verilen rollerdir. Bizim kendi kabul ettiğimiz bu rollerin dışında kendimiz ile ilgili yapmamız gereken bir şeyler var. Seramik yapmak, resim yapmak, şarkı söylemek, dans etmek, origami yapmak bunlar bizim kendimize ait yaptığımız faaliyetlerdir. Bunların hepsi bu kalabalık ve sıkışmışlıktan kurtulmak için çözüm yoludur. İnsanın kendine vakit ayırması psikolojik rahatlamayı sağlıyor” diye konuştu.

“KURSLAR İLETİŞİM ARACIDIR”

Şen,meslek grubu olarak bir genelleme yapmanın zor olduğunu ancak yönetici pozisyonunda çalışan kişilerin daha çok stres altında çalışmasından dolayı bu tür kurslara yöneldiğini belirterek, “Yönetim çok stresli ve sorumluluk yükünün çok fazla olduğu bir iş koludur. Onun için o kişiler daha çok kurslara gitmeyi tercih ediyor. Kendi gibi insanlarla ve benzer ilgi alanı olan insanlarla bir arada olmuş oluyorlar. Kurslar sonuçta iletişim aracıdır. Seramik yapmayı seviyorsanız kursta sizin gibi insanlarla tanışma ve sosyalleşme fırsatı buluyorsunuz. Bunlar güzel paylaşımlar oluyor. Bu açıdan kurslar çok faydalıdır. Psikolojik destek alanları da biz bu tür kurslara yönlendiriyoruz” şeklinde konuştu.

“ÇOCUKLAR BİRDEN FAZLA KURSA GİTMEMELİ”

Çocuklar için ayrı bir parantez açan Şen, çocukların birden fazla kursa gitmesinin çocuklara hiçbir faydasının olmadığını söyledi. Şen, “Çocuklar çok fazla kursa gidiyor. Çocuğun kendine ayırdığı çok fazla bir zaman kalmıyor. Çocuklar yetişkinler gibi değil. Onlar kendi başlarına birçok şeyi yapıp vakit geçirebiliyor. Kendi zamanını yaratabiliyor. Çocuğun bir şeylere çok fazla ilgisi yoksa kursa gidebilir ancak birden fazla kursa göndererek de çocukları yormamak gerekir. O yüzden ben çocuklara vakit geçirebilecekleri kursları önermiyorum. Drama ya da farklı oyunları öğreten kursları öneriyorum. Çocuklar illa spor öğrenecek illa piyano çalacak diye bir şey yok. Çocuğun boş kalması çocuk için daha çok yararlıdır. Çocuğun yaratıcılığı bu şekilde artar. Koleje giden ve tam gün okula giden çocukların çok fazla vakti olmuyor. Çocukları sürekli kursa götürmekte verimli olmuyor çünkü çocuklar zaten kendi gideceği kursu seçmiyor” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi