Marketten aldığı lavabo açıcı yüzünde patladı

Eskişehir'de yaşayan 4 çocuk annesi Alev Akyol'un marketten aldığı lavabo açıcısı yüzünde patladı, yüzünde ve vücudunun çeşitli yerlerinde 2'nci ve 3'üncü derece yanıklar oluştu


  • Oluşturulma Tarihi : 29.11.2024 10:39
  • Güncelleme Tarihi : 29.11.2024 07:41
  • Kaynak : Arun Acumsal
Marketten aldığı lavabo açıcı yüzünde patladı

Eskişehir'de yaşayan 43 yaşındaki 4 çocuk annesi Alev Akyol, 15 Haziran'da bir marketten lavabo açıcı kimyasal satın aldı. Akyol'un iddiasına göre, kimyasalı mutfak lavabosuna döktükten sonra üzerine sıcak su ekledi. Ancak bir anda patlayan kimyasal, Akyol'un üzerine sıçradı. Patlamanın ardından Akyol'un kafasında, yüzünde ve vücudunun bazı bölgelerinde 2. ve 3. derece ciddi yanıklar meydana geldi. Akyol, üç ay boyunca dışarıya çıkamadığını belirtti ve doktorlarının “bu yanık izleri yıllar sonra bile geçmez” şeklinde uyarılarını aktardı. Yaşadığı mağduriyet nedeniyle, Akyol üretici firma ve ürünü satan markete başvuruda bulundu ancak olumlu bir cevap alamadı. Temizlik işini yapmakta zorlanan Akyol, aynı zamanda elindeki yaralar nedeniyle dört çocuğuna bakmak ve kira ödemek konusunda büyük zorluklarla karşılaşıyor. Şimdi ise çaresiz bir şekilde yardım bekliyor.

“3 ay insan içine çıkamadım”

Eşinden ayrı olarak kirada yaşayan 43 yaşındaki 4 çocuk annesi Alev Akyol yaşadıklarını şöyle anlattı;

"Kurban Bayramı'nın arife günü, 15 Haziran'da marketten bir toz lavabo açıcısı aldım. Sonrasında ürünün yarısını lavaboya döktüm, üzerine de sıcak su döktüm. Kullanma talimatına uygun bir şekilde davranırken benim yüzüme doğru patladı. Geriye çekilmeme rağmen tavana sıçrayan şeyler benim vücudumda 2'nci ve 3'üncü derece yanıklar oluşturdu. Bunun sonucunda biz yetkili yerlere başvurduk, zararımızın giderilmesini istedik. Fakat satıcı ve üretici firma bizi engelledi. Sürekli zararı gidereceklerini söyleyip bizi 3 ay oyaladılar. Bu ürünü BİM marketten aldım. Doktorlar bana yıllar geçse de bu izleri taşıyacağımı, psikolojik olarak yorulacağımı, artık eski işlerimi yapamayacağımı, deterjan korkum olabileceğimi ve temizlik bile yapamayacağımı söylediler. Gerçekten de öyle oldu. Ben 3 ay insan içine çıkamadım. İlk defa sizinle yayın yapmak için sokağa çıktım. Markete başvuru yaptık, 'Bizim zararımız giderilsin. Biz dava yolundan gitmek, uğraşmak istemiyoruz. Sadece hastane masraflarım ve işe gidemediğim günlerin bedeli ödensin' dedik. Olumlu bir şey alamadık. Biz oluruna gitmişken onlar bize olumsuz şeylerle döndüler. Üretici suçu satıcıya atıyor, satıcı da üreticiye. Satıcı firma, 'Gel beraber yarı yarıya karşılayalım' diyor. Ancak ne o kabul ediyor, ne de diğeri.

"Lavabo açıcısı hayatımı kararttı"

Biz kendilerinden çok büyük bir meblağ istemedik. Biz de konuyu kanuni yollara taşımak zorunda kaldık. Ben zaten zarar gördüm. Bu firma halen aynı ürünü satıyor. Benim başıma gelen ülkede yarın başka bir vatandaşın başına gelebilir. Niye? Kimse durduk yerde canının yanmasını ya da canından olmak da istemez. Bu belki beni ölümcül dereceye de getirebilirdi. Ben normalde temizlik işi yapıyorum, evlere gidiyorum. Olayın olduğundan bu yana işe gidemiyorum. Gitsem de çamaşır suyu gibi temizlik ürünlerine elimi süremez hale geldim. Bir korku oluştu. Sıcak suyu bile lavabonun veya bir kabın içerisine dökerken sanki yüzüme patlayacakmış gibi geliyor. Evim kira, bir gelirim de yok. Şu anda devletin yardımına yazılmak zorunda kaldım, benim kiramı devlet ödüyor. Çocuğum da var, okula gidiyor ama ihtiyaçlarını doğru düzgün karşılayamıyorum. Marketten bir lavabo açıcısı aldım, benim hayatımı kararttı. Başka diyecek bir şeyim yok."

Arun Acumsal

Arun Acumsal
Yazarımız Kim ?

Arun Acumsal