Sayfa Yükleniyor...
Tarım ve Orman Bakanlığı Ürün Masası eylül ayı verilerine göre 2020’nin ilk 7 ayında mercimekte 17 milyon dolar ihracat geliri elde edildi
NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER
Tarım ve Orman Bakanlığının eylül ayı ürün masasında yeşil ve kırmızı mercimeğin yurt içi ve yurt dışı güncel verilerine yer verildi. Yapılan değerlendirmede pandemi döneminde alınan tedbirler sayesinde kırmızı mercimek üretiminde herhangi bir sıkıntının yaşanmadığı vurgulandı. Ürün masasında yer alan verilerde “2019/2020 üretim sezonunda yaşanılan pandemi sürecinde Bakanlığımızca alınan tedbirler sayesinde üretim aşamasında sorun yaşanmamıştır. TÜİK I. tahminine göre kırmızı mercimek üretiminin 350 bin ton, yeşil mercimek üretiminin ise 42 bin ton olması beklenmektedir. Ürün Masaları faaliyetleri kapsamında gerçekleştirilen saha ziyaretlerinde genel olarak yeşil mercimek ve kırmızı mercimek verimlerinin ortalamalar civarında olduğu, üreticimizin yüzde 75 hibe tohum dağıtımından memnuniyet duyduğu değerlendirilmektedir” denildi.
HİNDİSTAN BELİRLEYİCİ ÜLKE!
2018 yılı Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) rakamlarının da paylaşıldığı değerlendirmede şu ifadelere yer verildi: “FAO verilerine göre 6,1 milyon hektar alanda 6,4 milyon ton mercimek üretimi gerçekleşmiştir. 2017 yılına göre üretim alanlarında artış mevcut iken küresel ısınmaya bağlı olarak yaşanan iklimsel sorunlar önemli üreticilerden Kanada ve Hindistan’ın üretim miktarlarının azalmasına neden olmuştur. Dünya ortalama verimi 2017 yılında 109 Kg’da iken 2018 yılında 104 Kg’da olarak gerçekleşmiştir. Hindistan hükümeti tarafından uygulanan ve dünya mercimek piyasalarını hareketlendiren ithalatta vergi indirimi 31 Ağustos 2020 tarihi itibarı ile son bulmuştur. Vergi indiriminin 400 bin - 500 bin ton ithalatla (yüzde 80 Kanada, yüzde 20 Avusturalya menşeili) sonuçlandığı tahmin edilmektedir. Kanada 2020/2021 üretiminin beş yıllık ortalamanın üzerinde gerçekleşerek 2,5 milyon tona ulaşması beklenmektedir. Kanada hasatları Eylül ayı ilk haftası itibarı ile yüzde 90 oranında tamamlanmış, Avusturalya hasatlarının ise Ekim - Kasım aylarında gerçekleşmesi beklenmektedir. Bununla birlikte Hindistan piyasadaki belirleyici rolünü korumaktadır. Kharif sezonu (ekimin Haziran ayında, hasadın Kasım ayında başladığı sezon) bakliyat alanları geçen yıla göre yüzde 4,6 artmıştır. Muson yağmurları da ürünler için gerekli yağışı sağlamıştır.”
DESTEKLEMELERLE ÜRETİMİMİZ ARTMIŞTIR!
Tarım ve Orman Bakanlığının yaptığı desteklemeleriyle mercimek üretiminin artığının belirtildiği değerlendirmede “Ülkemizde diğer baklagil ürünleri gibi bir dönem düşüş yaşayan mercimek üretimi, yapılan destekleme ve proje uygulamaları ile artış göstermeye başlamıştır. Ancak henüz istenilen seviyelerde değil. TÜİK 2018/2019 pazarlama yılı verilerine göre yeterlilik oranı kırmızı mercimek için yüzde 75, yeşil mercimek için yüzde 87’dir. Türkiye kırmızı mercimek tüketimi 364 bin ton, kişi başı tüketim 4,4 kg/yıl iken yeşil mercimek Türkiye tüketimi 43 bin ton, kişi başı tüketim yıllık 0,5 Kg’dır. Kırmızı mercimekte gümrük vergisi oranı yüzde 19,3’tür. Ağustos ayı süresince yurt içi borsalarda kırmızı iç mercimeğin ton fiyatı 4 bin 850 TL. Kırmızı kabuklunun ton başı fiyatı 4 bin 300 TL. Yurt dışı borsalarda ise Kanada küçük kırmızı mercimek fiyatı 550 ton civarında seyretmiştir. Yeşil mercimek ise yurt içi piyasada ortalama 6 bin 050 TL, yurt dışı piyasada 620 dolar’dan işlem görmüştür” ifadeleri yer aldı.
33 MİLYON DOLARLIK GELİR!
İthalat ve ihracat farkının 2019 yılında 33 milyon dolar olduğu belirlenen değerlendirmede, şu bilgilere yer verildi: “2019 yılı ithalat - ihracat dengesine bakıldığında ise kırmızı mercimekte yaklaşık 33 milyon Dolar’lık ülkemiz lehine fark bulunmaktadır. 2019 yılı ilk yedi aylık ithalatı 173 bin ton, ihracatı ise 139 bin ton iken 2020 yılı aynı dönemdeki ithalat 331 bin ton, ihracat ise 219 bin ton olarak gerçekleşmiştir. Yılın ilk yedi ayında kırmızı mercimek ithalat ve ihracat arasındaki değer farkı ülkemiz lehine yaklaşık 17 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2019 ve 2020 yılları ilk yedi ayları karşılaştırıldığında pandemi kaynaklı olarak Orta Doğu pazarında meydana gelen baklagil talebindeki artışın Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kısıtlaması öncesi ithalattaki artışı tetiklediği düşünülmektedir.”
Haber Merkezi