“Mevlana Haftası” bitiyor

Evrensel öğretileriyle tüm dünyada tanınan ve örnek alınan Mevlana Celaleddin-i Rumi haftası yarın sona eriyor


  • Oluşturulma Tarihi : 08.12.2015 09:06
  • Güncelleme Tarihi : 08.12.2015 09:06
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Mevlana Haftası” bitiyor

TANER UYANIKER

Her dilden, her dinden, her renkten insanı kucaklayan Anadolu’nun en önemli manevi mimarlarından olan, sevginin, barışın, kardeşliğin ve hoşgörünün temsili haline gelen Mevlâna Celâleddin Rûmî’nin haftası yarın itibariyle sona eriyor.

Her yıl 2-9 Aralık tarihleri arasında kutlanan Mevlana Haftasında çeşitli etkinlikler yapılarak Mevlâna Celâleddin Rûmî anılıyor.

“NE OLURSAN OL YİNE GEL"

Evrensel öğretileriyle tüm dünyada tanınan ve örnek alınan Mevlana Celaleddin-i Rumi , 13. yüzyılda insanlığa yaptığı çağrıyla, sevgi, barış, hoşgörü ve kardeşliğin hakim olduğu bir hayat felsefesini insanlara aktarmada önemli bir rol oynamış, “Ne olursan ol yine gel" söylemi ile de bunu en iyi şekilde aktarmıştır. Ayrıca İnsanlığa dürüstlüğü bir ilke olarak benimsetmeye çalışan Mevlana “Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol” söyleminde bulunarak bunun önemini dile getirmiştir. Mevlana, Konya’da yaşamıştır.  Mevlana’nın eserleri ise şunlardır: Mesnevî, Büyük Divan, Fihi Ma-Fih, Mecalis-i Seb'a, Mektubat. Mevlana’nın en önemli eseri ise Mesnevi’dir.

EN BÜYÜK ESER MESNEVİ

Mesnevî, klâsik doğu edebiyatında, bir şiir tarzının adıdır. Sözlük anlamıyla “İkişer, ikişerlik” demektir. Edebiyatta aynı vezinde ve her beyti kendi arasında ayrı ayrı kafiyeli nazım şekillerine Mesnevî adı verilmiştir. Her beytin aynı vezinde fakat ayrı ayrı kafiyeli olması nedeniyle Mesnevî’de büyük bir yazma kolaylığı vardır. Bu nedenle uzun sürecek konular veya hikâyeler şiir yoluyla söylenilecekse, kafiye kolaylığı nedeniyle mesnevî tarzı seçilir. Bu suretle şiir, beyit beyit sürüp gider.

Mesnevî her ne kadar klâsik doğu şiirinin bir şiir tarzı ise de “Mesnevî” denildiği zaman akla “Mevlâna’nın Mesnevî’si” gelir. Mevlâna Mesnevî’yi Çelebi Hüsameddin’in isteği üzerine yazmıştır. Kâtibi Hüsameddin Çelebi’nin söylediğine göre Mevlanâ, Mesnevî beyitlerini Meram’da gezerken,  otururken, yürürken hatta semâ ederken söylermiş, Çelebi Hüsameddin de yazarmış. Mesnevî’nin dili Farsça’dır. Halen Mevlâna Müzesi’nde teşhirde bulunan 1278 tarihli, elde bulunan en eski Mesnevî nüshasına göre, beyit sayısı 25618’dir. Mesnevî’nin vezni: Fâ i lâ tün- Fâ i lâ tün – Fâ i lün’dür. Mevlâna 6 büyük cilt olan Mesnevî’sinde, tasavvufî fikir ve düşüncelerini, birbirine ulanmış hikayeler halinde anlatmaktadır.

AFGANİSTAN’DAN KONYA’YA

Mevlâna, 30 Eylül 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içerisinde yer alan Horasan ülkesinin Belh şehrinde doğmuştur. Mevlâna'nın babası Belh Şehrinin ileri gelenlerinden olup, sağlığında “Bilginlerin Sultânı” ünvanını almış olan Hüseyin Hatibî oğlu Bahâeddin Veled'tir. Annesi ise Belh Emiri Rükneddin'in kızı Mümine Hatun'dur. 17 Aralık 1273'te de vefat etti.

Haber Merkezi