Mobilyacılar ‘itibar kaybı’ yaşıyor!

MODEKO Fuarı’na dair değerlendirmede bulunan imalatçı Seyfi Dağ, hem fuarlarda gün yüzüne çıkan ‘lojistik’ sorununu hem de üreticinin ‘ham madde’ sıkıntısını gündeme getirdi


  • Oluşturulma Tarihi : 08.04.2021 09:23
  • Güncelleme Tarihi : 08.04.2021 09:23
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Mobilyacılar ‘itibar kaybı’ yaşıyor!

İzmir Mobilyacılar Odası (İZMOD) eski Başkanvekili Seyfi Dağ, bu yıl Dubai Fuarı’nda yer alacakları için 32. Uluslararası İzmir Mobilya Fuarı’na (MODEKO) katılım gösteremediklerini söyledi. “Katılmadık ama fuar bizim fuarımız” diyen mobilya imalatçısı Dağ, pandemi döneminde gerçekleşen online fuarların aksine MODEKO’nun fiziki olarak açılan ilk fuar olduğunu hatırlattı, mobilya üreticisi için çıkış kapısı olabileceğini belirtti. Fakat Kovid-19 dolayısıyla ertelenmiş bir fuar olduğunu da akıllara getiren Dağ, hem diğer şehirlerde ardı ardına açılan fuarların hem de yaklaşan Ramazan ayının Orta Doğu’daki ziyaretçilerin İzmir’e gelmesini olumsuz etkileyebileceğini kaydetti. İzmir’in öncelikle lojistik sorununu çözmesi gerektiğini vurgulayan Dağ, “Fuarlarda bu konuda sıkıntılar zaten gün yüzüne çıkıyor. Trendi biraz daha yükseltmeleri lazım. İç ve dış pazar üzerine biraz daha yoğunlaşmaları gerekiyor. Dış pazar İzmir için çok önemli ve İzmir bu konuda üzerine düşeni yapmalı” dedi. Öte yandan, uzun bir süredir yaşadıkları ‘ham madde’ sorununu da gündeme getiren Dağ, üreticinin yaşadığı ‘itibar kaybını’ dile getirerek, sorunları çözülmezse Ankara’ya gideceklerini açıkladı.

RAMAZAN ORTADOĞU ZİYARETÇİSİNİ ETKİLEDİ

Öncelikle, MODEKO Fuarı’na ilişkin konuşan Dağ, “Haziran ayında Dubai Fuarı’na katılacağımız için bu sene MODEKO Fuarı’nda stant açamadık. Fakat açıldığından bu yana hep katılım gösteriyorduk. Sonuçta fuar bizim fuarımız. Orada şu an yer alan birden fazla arkadaşımız var, gidip görüştük, ziyaret ettik. Yurtdışından gelen birçok ziyaretçinin olduğunu söylediler. Şimdilik memnunlar, fakat gelip giden ziyaretçi sayısına ya da ilgiye dair konuşmak şu an için yanlış olur. Bunun değerlendirmesini tahmini hafta sonuna doğru yapabiliriz. Esnafın ne denli umutlu olduğunu, ne kadarlık bir satış yaptığını ancak hafta sonu anlayabiliriz” dedi. Her sene şubat ve mart aylarında düzenlenen fuarın, bu yıl Kovid-19 dolayısıyla nisan ayında gerçekleştiğini, bu nedenle ertelenmiş bir fuar olduğunu hatırlatan Dağ, “Pandemi sürecinde açılan ilk fuar, diğerleri genelde online oluyordu. Her şeye rağmen diyebilirim ki fuarlar üreticinin çıkış kapısıdır. Firmalar bütün sene çalışır, yeni modelleri geliştirir, ardından fuara gelip müşterilerine sunarlar. Fuarlar bu anlamda olumlu etki sağlayabilir. Ancak şöyle aksi bir durum yaşanıyor. Ramazan ayına yakın bir tarihte fuarın açılması ister istemez Ortadoğu’daki ziyaretçileri etkiledi. İnegöl Fuarı pazartesi açıldı, Kayseri Fuarı pazartesi günü açıldı, İstanbul Fuarı var 27’sinde açılacak. Hepsi arka arkaya geldi. Bu da ayrı bir olumsuzluk” yorumunda bulundu.

İÇ VE DIŞ PAZAR ÜZERİNE YOĞUNLAŞMALI

İzmir’in ciddi bir lojistik sorunu olduğunu ve bu problemin fuarlarda gün yüzüne çıktığını da söyleyen Dağ, “Bir Hakkari’ye, Van’a mal gönderemiyor. Doğu Karadeniz’e mal gönderemiyor. İç Anadolu’nun belli kesimlerine kadar ulaşabiliyor. İzmir bir kere lojistik sorununu çözmeli. İhracat anlamında sorunlar çözülmeli ve İzmir mobilyası dünyaya tanıtılmalı. Birazda bu şekilde çalışma yapılmalı. İzmir birazda havayollarında sıkıntı yaşıyor. İzmir-İstanbul aktarmalı olduğu sürece çok fazla gelişim sağlayamaz. Bütün ülkelere uçabilecek bir havaalanımız var ama Orta Doğu ülkelerine direk uçuşlarımız yok. En azından bu yapılmalı. İstanbul üzerinden yoğunlaşmamalı. Şu anda İstanbul belki Türkiye’nin yarı kapasitesine sahip bir havaalanına sahip ve tüm ülkelerden oraya firmalar geliyor. Ama diğer illerimize adaletli bir dağılım gerçekleşmiyor. İzmir’i, Adana’sı, Ankara’sı, Bursa’sı, Mersin’i de kalkınmalı. Örneğin Ankara da aynı sorunu yaşıyor. Bu anlamda ulaşım sorunu mutlaka çözülmeli. Trendi biraz daha yükseltmeleri lazım. İç ve dış pazar üzerine biraz daha yoğunlaşmaları gerekiyor. Dış pazar İzmir için çok önemli ve İzmir bu konuda üzerine düşeni yapmalı… İnegöl’de fuar küçük olmasına rağmen şuan İnegöl kedini dünyaya tanıtmış durumda. Gurur duyuyoruz, sonuçta Türkiye Cumhuriyeti’nin bir ilçesi. Dünyanın birçok ülkesinden gelip İnegöl’den alışveriş yapıyorlar ama neden İzmir’de de aynısı olmasın?” eleştirisini yaptı.

SÜREKLİ ZAM YAĞAN BİR ÜRÜN SKALASI

Bir önceki röportajımızda gündeme getirdiği ‘ham madde’ sorununu yeniden konuşan Dağ, “Mobilya sektörü dünyayla entegre. Karabağlar’da 5 bin imalatçı firma var. 60 bin vatandaşımız istihdam ediliyor. Geçim sağlıyor. Bu sorun tüm ülkenin sorunu. Olmayan hammaddenin zamları yansıyor. Şuan bu zamlar günü birlik kuyumcu dükkanları gibi fiyat aldığınızın yarım saat sonrası ‘yeni zam geldi’ deniyor. Bu zamların kaynağı belli değil. Pandemi belası başımızda. Ekonomik kriz ortada. Döviz dengesizliği ayrı bir dert. Hammaddeye gelen zam yüzde 200-300’lerde. Sürekli zam yağan bir ürün skalası var. Bu zamlı ürünü aldığımızda kime satacağız?” dedi “İzmir’de 27 milletvekilimiz var. Defalarca kendimizi anlattık. Bıçak kemiğe dayandı” sözlerini kullanan imalatçı Dağ, “Bu ülkenin çakıl taşlarıyız. Tüm siyasileri önemsiyoruz. Sorunumuz çözülmeli. Seçim dönemi ağzımıza bal çalınıyor. Seçimden sonra kimse bizleri görmüyor… Hammadde üreten arkadaşlar iç piyasa dengesini bozdu. İhracat yapmalarını destekliyoruz ama iç piyasa bağlantılarımız ne olacak? Hammadde temin edemedikleri için verdikleri sözleri tutamayan arkadaşlarımızın itibar kaybı oluyor. İç piyasaya mal vermiyorlar. Büyük bir zarara girdik. Sorunlarımız çözülmezse Ankara’ya gideceğiz” diye konuştu.

Haber Merkezi