Sayfa Yükleniyor...
20 kişilik grup tarafından saldırıya uğrayan Suriyeli Muhammed yaşam mücadelesi verirken, ailesinin anlattıkları dehşetin boyutunu gözler önüne serdi: “Muhammed’i zevk alarak öldüresiye dövdüler!”
ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER
Mültecilere yönelik nefret söylemleri ve saldırılar her geçen gün artarken, bir dehşet de İzmir’de yaşandı. Bayraklı ilçesine bağlı Gümüşpala Mahallesi’nde yaşayan Suriyeli Savaş ailesi, geçen Cumartesi günü kendileri gibi mülteci olan bir çifti barıştırmak için evlerine gitti. Ancak kendilerini kısa sürede lince dönüşen bir saldırının içinde buldular. Evde yükselen sesleri bahane eden bir komşu, Muhammed Savaş ile annesi ve babasına saldırdı. Olaya başkalarının da dahil olmasıyla birlikte 20’ye yakın kişi, Savaş ailesini darp etti. Olay yerine gelen polis ekipleri saldırganlara sadece ‘Sakin olun’ demekle yetinirken, kafasına saksı atılmasının ardından beyin kanaması geçiren Muhammed, kaldırıldığı hastanede yoğun bakıma alındı. Kafatasında çatlaklar ve vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar bulunan Muhammed’in hayati tehlikesi devam ediyor. Yaşadıkları dehşet anlarını anlatan Savaş ailesi ise “Buraya gelirken beklentimiz bu değildi. Bir sokak hayvanına verilen değer Muhammed’e verilmedi. Zevk alarak öldüresiye dövdüler. Muhammed şu an yoğun bakımda ve hayati tehlikesi devam ediyor. Ama saldırganlar serbest bırakıldı” diyerek sorumluların yargılanmasını istiyor.
DAHA ÖNCE DE KAPIMIZA DAYANDILAR
Saldırının gerçekleştiği evde oturan Suriyeli Hişam, eşiyle aralarının açık olduğunu ve yakın dostu Muhammed ile ailesinin kendilerini barıştırmak için evlerine geldiklerini söyledi. Saldırı gerçekleştiği sırada evde olmadığını ancak sesleri duyar duymaz koşarak geldiğini anlatan Hişam, “Cuma gecesi eşimle biraz tartıştık. Üst kattaki komşumuz sesten rahatsız olup polis çağırdı. Gece 04.00’da evimize polis geldi ve uyarıda bulunup geri gitti. Cumartesi günü eşimle yeniden tartıştık. Bizi barıştırmak için yakın arkadaşım Muhammed ile anne ve babası geldi. O sırada yeniden tartışmaya başladık. Eşimle yalnız konuşmak için beni evden gönderdiler. Ben gittikten bir süre sonra saldırı gerçekleşmiş. Seslerini duyunca hemen eve koştum. Sokakta çok sayıda tanımadığım genç vardı. Bahçeye girdiğimde Muhammed’in ağzından burnundan kanlar akıyordu... Hemen saldırganları dışarıya çıkardım. Kapıyı kapattım. Muhammed’in babası ve annesi ile birlikte içeriye kimse giremesin diye kapıyı tuttuk. Muhammed de yaralı bir halde polisle telefonda konuşuyordu. Sonra da ambulansı aradı. Saldırganlar da evlerine gitti ve balkondan Muhammed’i hedef alarak sandalye, masa, saksı gibi eşyalar attılar. Muhammed’e ‘Kalk evin içine gir’ dedim. Biz o esnada kapıyı tutuyorduk kimse giremesin diye. Muhammed tam eve girecekken balkondan attıkları saksı kafasına isabet etti. Olduğu yerde yığıldı. Annesi ve ben, ‘Muhammed öldü...’ diye feryat edince toplanan kalabalık dağıldı. Muhammed’i salona taşıdık ve kapıyı kapattık. Önce polis ardından ambulans geldi. Polis video çekmemizi engelleyerek bizi içeri sokmaya çalışıyordu. Saldırganlara ise sadece ‘Sakin olun’ demekle yetindi. Muhammed’i ambulansa taşırken saldırganlar bize küfür etmeye ve tehditler savurmaya devam ediyordu. Ama polis onlara dönüp hiçbir şey demedi. Ambulans gittikten sonra polis de gitti zaten. Saldırganları gözaltına bile almadılar. Ben de çocuklarımı ve eşimi alıp hemen evden çıktım. O günden beri evimize giremedik. Korkuyorum çünkü çocuklarım var. Ben evde yokken ne olacak? Eşimi ve çocukları şimdilik bir akrabamızın yanına gönderdim. İki senedir bu mahallede oturuyoruz. Daha önce de gürültü bahanesiyle sürekli kapımıza dayanıyorlardı. Hatta bir keresinde ‘Akıllı durun yoksa hepinizi dışarıya atacağım’ dedi” diye konuştu.
KAFASINA SAKSI ATTILAR
Aldığı darbeler nedeniyle 5 gündür yoğun bakımda yatan 20 yaşındaki Muhammed’in annesi A., yaşadığı dehşet anlarını şöyle anlattı: “Hişam ve eşinin kavga ettiğini öğrenince oğlum Muhammed ve eşimle birlikte aralarını düzeltmek için evlerine gittik. O esnada üst katta oturan kadın, kocası ve iki oğluyla birlikte aşağıya indi. Bahçe kapısını açıp içeriye girdiler izinsiz bir şekilde. Muhammed, aralarının açık olduğunu ve barıştırmak için geldiğimizi söyledi. Komşunun oğullarından biri o esnada Muhammed’e yumruk attı. Muhammed o darbeyi alınca hemen yere düştü. 3 kişi birden oğluma saldırdılar. Dişleri kırıldı, burnundan kanlar aktı. Bahçenin dışında da yaklaşık 20 kişi bekliyordu. O kadar kişi nasıl bir anda toplandı anlamadık. Komşunun kızı da beni darp etti. Sonra evlerine gidip balkona çıktılar. Bahçeye yani Muhammed’in olduğu yere ellerine geçen eşyaları atmaya başladılar. O sırada sürekli küfürler ediyorlardı. Attıkları bir saksı Muhammed’in kafasına geldi. Kanlar içinde yere yığıldı. Oğlum günlerdir yoğun bakımda. Hayati tehlikesi devam ediyor. Sadece hastaneye gidip oğlumu görmek istiyorum ama göstermiyorlar. Onun için çok endişeleniyorum.”
SALDIRGANLAR SERBEST BIRAKILDI
Muhammed’in durumunun kritik olduğunu söyleyen ağabey Veli Savaş ise yaşanlardan ötürü çok üzgün olduklarını dile getirerek “Buraya gelirken beklentimiz bu değildi. Bir sokak hayvanına verilen değer benim kardeşime verilmedi. Benim kardeşim öldüresiye dövüldü. İşkence ede ede, zevk ala ala dövüldü. Aynı gün biz akşama kadar karakolun bahçesinde bekledik, ifadeler alındı. İfadeler alındıktan sonra saldırgan serbest bırakıldı. Bizimle birlikte karakoldan çıktılar. Hişam arkadaşımın ifadesini alırlarken türlü türlü laflar edildi. Sorguya çekilmiş gibi bir duruma düşürüldü. Polisler, ‘Urfa’da bir tane Türk öldürüldü burada da bir tane Suriyeli öldürülsün ne olacak’ bile demiş. Biz katil değiliz. Biz yerimizi yurdumuzu isteyerek terk etmedik. Zorunda kaldık! Bizim ülkemizde savaş değil katliam vardı. Kardeşimin kafatasında çatlak var. Eli, ayağı kırık... Gözü dudağı patlak, dişleri kırıldı. Şu an yoğun bakımda ve hayati tehlikesi devam ediyor. Sadece kardeşim için değil tüm insanlar için bu işin peşini bırakmayacağız. Kimse böyle bir şey yaşamasın. Biz bu durumla gündeme gelmek istemezdik. Yaşananlara gerçekten çok üzülüyoruz” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi