Sayfa Yükleniyor...
Halkların Köprüsü Derneğinin, mültecilerin çalışma ve barınma koşullarına yönelik hazırladığı raporda çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Rapora göre okul çağındaki her 5 çocuktan 1i çalışıyor
E. ÇAĞLA GENİŞ
Yaklaşık iki yıldır mültecilere yönelik çalışmalar yürüten Halkların Köprüsü Derneği, Suriyeli mültecilerin çalışma ve barınma koşullarına dair yüz yüze görüşmeler gerçekleştirerek bir rapor hazırladı.
Anketlerin uygulanmasında, derneğin iletişim içinde olduğu mahallelerden Agora, Kadifekale ve Kapılar bölgelerini seçildi. İki gün süren saha çalışmasında 99 haneden 112 kişi ile görüşüldü. Toplamda 143ü kadın, 130u erkek ve 295i çocuk olmak üzere 568 mülteciye ulaşıldı. Dernek gönüllüleri tarafından kamuoyu ile paylaşılan raporda, çocuk işçiliği oranının yüzde 20 olduğu ayrıca hane gelirlerinin yüzde 63ünün asgari ücretin altında olduğu saptandı.
ÇOCUK İŞÇİLİK ORANI YÜZDE 20
Hanelerde yaşayanların toplam kişi sayısı 568 iken bunlardan yalnızca 127si çalışıyor. Görüşülenlerin 19u işsiz ve 48i iş arıyor konumunda. Okula gitme yaşındaki çocuklar ise ailelerine bakmak için çalışmak zorunda kalıyor. Saha çalışmasında okul çağında 130 çocuk bulunduğu ve bunların 29unun çalıştığı tespit edildi. Ülkesindeyken okula gittiğini söyleyen 14 çocuktan 11i burada çalışmaya başlamışken 6sı okula gidemiyor. 8 kişi de hem okuyup hem çalışıyor. Çalışan 93 kişinin hiçbirinin iş sözleşmesi, iş güvencesi ve sigortası bulunmuyor. Anket yapılanların eğitim durumları ise şöyle: 34 kişi okuma yazma bilmiyor (yüzde 30,3), 10 kişi okur-yazar (yüzde 9), 23 kişi ilkokul mezunu (yüzde 20,5), 43 kişi ortaokul-lise mezunu (yüzde 38,4), 2 kişi üniversite mezunu (yüzde 1,8). Görüşülen 112 kişiden 13ü ülkesindeyken konfeksiyonda çalıştığını, 8i ayakkabıcı, 5i şoför, 4ü fayans ustası, 3ü kuaför, 3ü mobilyacı, 2si çantacı, 2si kameraman olduğunu belirtti. Ayrıca aşçı, balıkçı, elektrikçi, demirci, taş ustası, fotoğrafçı ve gıda teknisyeni gibi çok farklı mesleklerden insanlarla karşılaşıldı. 24 tanesi ülkesindeki işini burada da devam ettirebilmiş. Devam ettirdikleri mesleklerin büyük çoğunluğu terzilik, kuaförlük ve ayakkabıcılık gibi beceri gerektirebilen meslekler.
HANE GELİRİNİN YÜZDE 63Ü ASGARİ ÜCRETİN ALDINDA
Görüşülen kişilerin yüzde 37sinin hane geliri asgari ücret dolaylarında ve biraz üzerindeyken geri kalan yüzde 63ün toplam hane geliri ise asgari ücretin altında. 99 haneden 75 kişi gecekondu-apartmanda, 30 kişi de metruk binada yaşıyor. Kiraların ortalama 250-500 aralığında olduğu ve elektrik-su gibi diğer harcamaların da ortalama 250 lira tuttuğunu gözlemlendi. Kira dışı harcamaların yüksekliğinin sebebini araştırdığında, elektrik ve suya Suriyede para ödemeyen mültecilerin, buraya geldiklerinde alışkanlıklarından dolayı normalin çok üstünde faturalarla karşılaştıklarını ve aynı zamanda mültecilerin hepsinin geçim sıkıntısından ötürü borçlu olduklarını gözlemlendi.
HOR GÖRÜLME, AYRIMCILIK VE HAK İHLALLERİ YAŞANIYOR
Çalışmakta olan 93 kişiye çalışma hayatında yaşadıkları sıkıntılar sorulduğunda ise 37 kişinin aynı işi yaptığı diğer çalışanlardan daha az ücret aldığı, 35 kişinin iş güvencesi olmadığı ve her an atılabileceği, 26 kişinin dil ve iletişim sorunu yaşadığı, 17 kişinin hor görülme, ayrımcılık ve hak ihlalleri ile karşılaştığı, 12 kişinin ücretini düzenli alamadığı ve 10 kişinin de sağlıksız koşullarda çalıştığı belirtildi. Hor görülme, ayrımcılık ve hak ihlalleri ile karşılaşan bireylere bu davranışın kim tarafından gerçekleştirildiği sorulduğunda, 11 kişi üstlerim, 7 kişi aynı işi yaptığım diğer insanlar, 4 kişi müşteriler, 6 kişi işveren cevabını verdi.
MÜLTECİLERİN İŞ SAHALARI KISITLANMAMALI
Halkların Köprüsü Derneği Başkanı Prof.Dr. Cem Terzi, mültecilerin yeteneklerine uygun çalışma alanlarında istihdam edilmeleri, topluma ve hayata entegre olabilmeleri için dil öğretime destek olunması konusunda yetkililere çağrı yaptı. Hane halkının büyük çoğunluğunu oluşturan çocukların eğitim hakkından mahrum kaldığına ve erken yaşta emek piyasasına girmek zorunda bırakıldığına dikkat çeken Terzi, Çocuklar için bir an önce yaşam koşulları iyileştirilmeli ve okullaşmaları için destek verilmelidir. Suriyelilerin Türkiyedeki çalışma hayatlarındaki sıkıntılar ortadan kaldırılır ve meslek okulları açılarak gençlerin meslek sahibi olması sağlanır. Suriyeliler bahane edilerek iş güvencesiz ve sigortasız istihdam genel bir uygulama halini getirilmektedir. Her türden kayıt dışılık ve taşeronlaşma ortadan kaldırılmalı, herkese hak ettiği üretime katılma koşulları oluşturulmalıdır. Her halktan emekçiler arasında sendika, meslek odaları, dernek aracılığıyla ortak örgütlülük, dayanışma ve mücadele ağlarının örülmesi hak kayıplarının önlenmesinde büyük bir rol oynayacaktır. Devlet mültecilerin topluma ve çalışma hayata entegre olmasını kolaylaştırmak için dil öğrenimine destek olmalı. Mülteciler birbirinden farklı mesleki beceriler ve tercihlere sahiptir. Bu açıdan mültecilerin iş sahaları kısıtlanmamalı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tercih etmedikleri alanlara sıkıştırılmamalıdır. Umuyoruz ki bu ve bunun gibi araştırmaların ışığında meslek sahibi Suriyeli mültecilerin kendi mesleklerinde istihdam edilmesi sağlanır ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi