Mülteciler için çözüm gençlerde

Türkiye Ulusal Ajansı tarafından kabul edilen, Yaşar Üniversitesi AB Araştırma ve Uygulama Merkezi koordinatörlüğünde toplam 4 ülkeden kurumların ortaklığıyla hazırlanan, 'Genç Göçmen ve Mültecilere Ulaşmak için Gençlik Çalışanlarının Güçlendirilmesi' projesi başladı


  • Oluşturulma Tarihi : 02.03.2017 08:00
  • Güncelleme Tarihi : 02.03.2017 08:00
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Mülteciler için çözüm gençlerde

Yaşar Üniversitesi AB Araştırma ve Uygulama Merkezi koordinatörlüğünde, toplam 4 ülkeden kurumların ortaklığıyla hazırlanan, AB Uluslararası Stratejik Ortaklık Projesi çerçevesinde Genç Göçmen ve Mültecilere Ulaşmak için Gençlik Çalışanlarının Güçlendirilmesi projesi start aldı.

2 YIL SÜRECEK

Proje kapsamında, göçmen ve mülteci gençlere yönelik çalışan sivil toplum kuruluşları görevlileri için eğitim müfredatı oluşturacağı ifade edilirken, 4 ülkeden seçilen gençlik çalışanları, Türkiye’ye gelerek uluslararası eğitim programına dahil olacak. Ayrıca proje sonunda hazırlanacak eğitmen el kitabı Türkçe’nin yanı sıra İngilizce, Almanca, Yunanca ve İtalyanca olarak yayınlanacak. İki yıl sürecek projenin akademik koordinatörlüğünü ise Yaşar Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve AB Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd.Doç.Dr. Gökay Özerim idari koordinatörlüğünü de AB Merkezi Uzmanı Güldan Kalem'in yürüttüğü ifade edildi.

MÜLTECİLERLE DİYALOG

Gençlerin hem Türk toplumunda, hem de Türkiye’deki mevcut geçici koruma altındaki nüfus içerisinde en ağırlıklı grubu oluşturduğunu belirten Yrd.Doç.Dr. Gökay Özerim, “Bu nedenle Türkiye’de göçün ve göçmenlerin geleceğinin nasıl yönetileceği konusunda, gençlerin, en önemli ve aynı zamanda da en hassas grubu oluşturduğunu söyleyebiliriz. Ülkemizdeki mevcut Suriyelilerin neredeyse üçte ikisini genç nüfus oluştururken Türkiye’de 30 yaş altı geniş bir nüfusa sahip. Dolayısıyla iki farklı kültürün gençleri arasında diyaloğun kurulmaması, bu iki grubun birbirlerini özellikle istihdam ve eğitim alanlarında giderek daha fazla artan oranda birbirlerini tehdit ve rakip olarak algılamasına yol açabilir. Sivil toplum kuruluşlarıyla yaptığımız önceki çalışmalarımızda, gerekli diyaloğu yaratmak ya da diğer göçmen grupları ile ilgili aktif çalışmak isteyen, sivil toplum kuruluşlarına üye birçok genç olduğunu gözlemledik; ancak göç ve göçmenlerle çalışma konusunda yeterli bilgilerinin olmadığını bizimle paylaştılar” diyerek projenin çıkış noktasını anlattı.

Türkiye'de halihazırda konuya ilişkin değerli çalışmalar yapan gençlik ve göçmen odaklı sivil toplum kuruluşlarının olduğunu kaydeden Özerim, “Bu projeyle, mevcut iyi örneklerden oluşturulan bilgi ve deneyimi de uluslararası çapta hazırlanmış bir eğitim programıyla, konuya ilişkin çalışmak isteyen gençlik çalışanlarına aktarmayı hedefliyoruz” dedi. (İHA/İZMİR)

Haber Merkezi