Mülteciler pandemide Allah’a emanet!

Çeşitli sebeplerle ülkelerinden kopmak zorunda kalarak umudu Türkiye’de ya da Türkiye’den kaçak yollarla Avrupa’ya geçmekte bulan ülkemizdeki mülteciler, koronavirüs salgınının da en büyük mağduru oldu. Uzmanlar her gün maske, mesafe ve hijyen uyarıları yaparken, mülteciler bu kurallara riayet edecek koşullara sahip değil. Aynı maskeyi bile bazen günlerce kullanmak zorunda olduklarını belirten ve ismini vermek istemeyen bir mülteci, salgının getirdiği ekonomik kriz ortamının da temel gıda ihtiyaçlarını karşılayamamasına sebep olduğunu belirterek, “Allah’a emanet yaşıyoruz” dedi.

İHTİYAÇLARINI KARŞILAYAMIYORLAR!

Mültecilerle Dayanışma Derneği (MÜLTECİDER) Başkanı İrem Geçmez, mültecilerin pandemi döneminin başından beri çok zorlu koşullar altında yaşadığını ifade etti. Pandemi döneminde mültecilerin iş bulmakta daha da zorlandığını söyleyen Geçmez, iş bulanların da daha düşük ücretlerle çalıştığını ifade ederek, bu durumun birçok sorunun temeli olduğuna dikkat çekti. Geçmez, “Sağlıklı beslenemiyorlar, temel hijyen malzemelerine ulaşamıyorlar hatta barınma ihtiyacını bile tam olarak karşılayamıyorlar. Bu durum doğrudan ve dolaylı olarak çocukları da etkiliyor. Eğitim sürecine dahil olamıyorlar, kayıtsız bir şekilde çalıştırılmak zorunda kalıyorlar. Bir de bunun sağlık sistemine erişim boyutu var. Maalesef şu an mültecilerin tamamı rahat bir şekilde hastaneye gidip para ödemeden çıkıyor gibi bir algı var ancak sağlık sistemine erişebilenlerin oranı tahmin edilenin çok çok altında. Bunun sebeplerinden biri kayıtlanma sorunu. Bunların hastaneden ya da bir devlet kurumundan hizmet alması mümkün değil. Kurumdan içeri girememeleri bir yana bir de tespit halinde sınır dışı edilme riskleri var” açıklamasında bulundu.

PANDEMİDE DE GEÇİŞ DENENİYOR

Mültecilerin pandemi döneminde de Yunan adalarına geçip oradan Avrupa’ya gitme hayali ile çeşitli geçiş denemeler yaptığını söyleyen Geçmez, Türkiye’nin de taraf olduğu uluslararası anlaşmalarda, salgın koşullarından mültecileri korumaya yönelik yükümlülüklerin olduğunu belirtti. Hakkında sınır dışı kararı alınan kişilerle ilgili ciddi sıkıntıların olduğunu dile getiren Geçmez, “Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’na göre hakkında sınır dışı kararı alınan kişilerin sınır dışı işlemi gerçekleşene kadar idari gözetim altına alınması veya idari gözetime alternatif tedbirlerin uygulanması gerekiyor. Burada özellikle salgın hastalıklar sebebiyle öncelikle alternatif tedbirlerin uygulanması yönünde ilkeler yayınlandı uluslararası kuruluşlar tarafından da. Ancak hala öncelikle idari gözetim altına alma uygulaması devam ediyor. Geri gönderme merkezlerinin çoğu dolu. Bununla ilgili de bir değerlendirme yapılması gerekiyor” dedi.

NEGATİF BAKIŞA SEBEP OLUYOR

İzmir Sosyoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Sosyolog Sadık Aktaş ise toplumun koronavirüs döneminde mülteci sorunlarına karşı duyarsızlaştığını ve mültecilerin olası virüs bulaştırıcı kişiler olarak görüldüğünü söyledi. Aktaş, “Maske ve hijyen eksikliği zaten bu grup için temin edilmesi sıkıntılı oluşu bu kesime yönelik bakışı negatif yönde etkiliyor ama toplumun tamamında mesafeli yaşam, izole yaşam salgından dolayı kabul görmüş durumda” ifadelerini kullandı.

KADERLERİ İLE BAŞ BAŞALAR

Ülkemizde Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UHCR BM) verilerine göre 4 milyondan fazla mülteci olduğunu söyleyen Aktaş, “Toplumumuzda imece tarzı yardımlaşma kültürü bu kesime olan duyarlılığı pratikte göstermiştir ancak salgından kaynaklı sosyal mesafe kuralları bu yardımlaşmanın sekteye uğramasına neden olmuştur. Mültecilerin düzenli bir geliri olmadığı gibi tamamen devletin imkanları ile yaşamlarını sürdürüyor oluşlarından dolayı kaderleri ile baş başa kalmış gibiler” dedi.

“ACİL ÇÖZÜM ÜRETİLMELİDİR!”

Toplum olarak pandemi döneminin başından beri mültecilerin unutulduğunun da altını çizen Aktaş, mülteci sorunlarının salgın döneminde daha fazla dile getirilmesi gerektiğini ifade ederek “Ege kıyılarındaki iltica eylemlerinde boğularak ölen mültecilerin gündemde olduğu bir dönemde farkındalığı artırarak, sığınmacı hikayelerine daha fazla yer vererek bu kesime yönelik duyarlılığı artırabiliriz. Alınan önlemleri yeterli bulmak mümkün değil. Özellikle salgından dolayı mültecilerde eğitim durma noktasına gelmiştir. Bu konuya acil çözüm üretilmelidir. Düzenli gıda takviyesi ve hijyen yardımları yapılmalıdır” şeklinde konuştu.

Haber Merkezi