Sayfa Yükleniyor...
Diğer Suriyeli sığınmacılar gibi Mustafa ve ailesi de ülkelerindeki şiddetten kaçıp Türkiye’ye yerleşme kararı vermişti. Yıllarca süren bu zorlu yaşam mücadelesi ŞEY programı ile değişti
SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Sığınmacı ve göçmen çocuklar savaş nedeniyle ülkelerinden ayrılmak zorunda kaldıklarında başlarının üzerindeki bir çatıdan daha fazlasını yitirirler. Çoğu zaman eğitimden de yoksun kalırlar, bu da onları geleceklerini kaybetme riskiyle karşı karşıya bırakır. Halep’ten Türkiye’ye annesi, babası ve beş kardeşiyle birlikte dört yıl önce gelen 16 yaşındaki Mustafa da gelecek korkusu yaşayan binlerce çocuktan sadece biriydi. Sayıları 3,6 milyonu bulan diğer Suriyeli sığınmacılar gibi onlar da ülkelerindeki şiddetten kaçıp Türkiye’ye yerleşmeye karar vermişler. Yıllarca süren bu zorlu yaşam mücadelesinin ardından Mustafa, Şartlı Eğitim Yardımı (ŞEY) programı sayesinde eğitim ve öğretim desteği görmeye başladı, ailesi ise “Birinin size destek olduğunu bilmek büyük bir güven hissi sağlıyor” diyerek, bu yolculukta kendilerine omuz veren sivil toplum kuruluşlarının öneminden bahsetti. Mustafa’nın babası Neci Mahmud, Suriye’deyken ticaretle uğraşıyormuş, annesi Emine ise ev kadınıymış. Neci Mahmud şimdi oturdukları sitede apartman görevlisi olarak çalışıyor, ortalığı temizliyor ve bahçeye bakıyor. Bunun karşılığında evinin kirasını ödeyebiliyor.
OĞULLARIMI KAYBEDEMEZDİM…
“Suriye’de iyi bir yaşantım vardı. Küçük bir bakkal dükkânı işletiyor, mevsime göre çeşitli sebzeler satıyordum. Eşim de biber kuruturdu ben de satardım. Ülkemi bırakmayı hiçbir zaman istemedim. Ancak savaş başladı. Çocuklarımı Suriye’den başka bir yere götürmek zorundaydım. Ailemi korumam gerekiyordu. Oğullarımı kaybedemezdim. O yüzden onları da buraya getirdim” diyen baba Neci Mahmud, Türkiye’deki yaşayışlarına ilişkin de şunları söyledi: “Ben apartmanın üst katlarını, oğlum Mustafa ise alt katların temizliğine bakıyor. Mustafa hep okula gitmek istediğini söylerdi. Bense onun okula gitmesinde pek yarar görmüyordum, onun yerine bir meslek sahibi olsa daha iyi olur diye düşünüyordum. Sonra beni ikna etti. Dedi ki aileden en az bir kişi komşularla konuşabilecek durumda olmalı. Ben de onun üzerine kabul ettim.”
AİLENİN EK GELİRE İHTİYACI VARDI
Mustafa 12 yaşında bir çocuk olarak Türkiye’ye ilk geldiğinde, ağabeyleri Hasan ve Mahmut ile birlikte bir terlik imalathanesinde iş buldu. Ailenin ek gelire ihtiyacı vardı. “Günde 8-9 saat çalışıyorduk. Kimi günler eve çok geç geliyor, hemen uyuyakalıyordum” cümlelerini kullanan Mustafa, bir yıl sonra işten ayrılıp çalıştığı sitede babasına yardım etmeye karar vermiş. Mustafa babasının onayını aldıktan sonra hiç vakit kaybetmeden evlerinden 10 dakika uzaklıktaki bir devlet okuluna başlamış. Eğitim gördüğü yeri çok sevdiğini dile getiren Mustafa, “Şimdi bir sürü arkadaşım var, birlikte futbol oynuyoruz. Türkçe ya da Fizik öğretmeni olmak istiyorum. Mühendis olmak da isterim, henüz kararımı tam vermedim” diyor.
ŞEY PROGRAMI MUSTAFA’YI MOTİVE EDİYOR
Mustafa okula başlayıp derslere düzenli devam edince ailesi gerekli başvuru işlemlerini tamamladıktan sonra Şartlı Eğitim Yardımı (ŞEY) programından yararlanmaya başlamış. ŞEY programı, Suriyeli ve diğer sığınmacı çocukların okula kaydolmasını ve devamlılıklarını teşvik etmeyi amaçlıyor. 2003 yılından itibaren Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülen ulusal bir sosyal yardım programı olan ŞEY, 2017 yılında Suriyeli ve diğer sığınmacı ailelerini de kapsayacak şekilde genişletildi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Türk Kızılayı ve UNICEF arasındaki yakın işbirliği ile yürütülen programın genişletilmesi Avrupa Birliği’nin (AB) cömert desteği ile sağlanırken, programa Norveç ve Amerika Birleşik Devletleri’de katkı da bulunuyor. Mustafa’nın annesi Emine, şöyle diyor: “Mustafa şimdi her gün okula gittiği için ŞEY’den yararlanmaya başladık. Bugüne kadar iki ödeme aldık. Bu destek ders kitaplarını ve Mustafa’nın kıyafetlerini almamıza yardımcı oluyor. Yardım ayrıca Mustafa’yı da motive ediyor. Birinin size destek olduğunu bilmek büyük bir güven hissi sağlıyor...”
Haber Merkezi